Maymun öğretileni yapar…

UZAK doğudaki bazı ülkelerde turistlerin karşılaştığı durumdur.

Sempatik tavırlarla yanına yakınlaşan bir maymun, çantanızdan veya arka cebinizden cüzdanınızı kaptığı gibi kaçar…

Ağaç dalları arasında zıplayarak kaybolur.

Maymunun gittiği nokta ise ona bu hırsızlığı öğretenlerin yanından başka yer değildir.

Zaten öğreticileri de cüzdan karşılığı muz vermek için biraz ilerde hırsız maymunu bekler…

ÇALMAYI ÖĞRETİRSEN…

Bu hikâyeye gelmeme robot süpürgeler, pil teknolojisi alanında Türkiye’de önemli işlere imza atan, Mehmet Türker gerekçe oldu...

Robot akıllı süpürgeler ve yapay zekâ (Artifical Intelligence-AI) uygulamalarının, topladığı verileri başkalarına aktardığına yönelik haberler üzerinde sohbet ederken maymun hikâyesine vurgu yaptı:

“Maymuna ne öğretirseniz onu yapar; ona turistin cüzdanını veya elektronik eşyasını çalmasını öğreten de insandır… Tıpkı maymunlar gibi, robot akıllı süpürgelerin de suçu yoktur. Çünkü süpürge veya GTP ile ilgili değildir. Onların bağlı olduğu servislerde sorun vardır…”

SORUN SÜRÜCÜ VE BULUTLARDA

Bu aşamada dikkat çeken bazı bilgiler de aktardı.

Robot süpürgelerin de internete bağlandığını, bir sunucusunun olduğunu, bulut özelliklerini kullandığını anımsatıp ekledi:

“E-ticaret sitelerinden birinde ucuza satılan, herkesin rahatlıkla girip çıktığı buluttan veri kullanımı yapan robot süpürge alıp kullanıyorsanız, burada suç süpürgede değil, size o hizmeti veren sunucu ve bulutlardadır…”

Aktardıklarından anladım ki, süpürge alırken geçmişte dikkat ettiğimiz özelliklerinin çok ötesindeki noktalara da bakmak, hatta sorgulamak gerekiyor.

Yani emiş gücü, süpürme aparatlarının özellikleri dışında AI şirketinin güvenirliği, yazılım şirketinin kim olduğu, bulutu nereden kullandığı gibi yan unsurlara kesinlikle bakılması lazım...

Dolayısıyla sohbetinizi dinleyip analiz ettikten sonra, size alışveriş hizmeti sunan cep telefonlarının davranışına benzer tutumları internete bağlanan her cihaz gösterebiliyor.

O nedenle üreten firmanın kullandığı sunucu ve bulutun güvenilirliğinin de sorgulanması gerekiyor.

ŞİFRELERİN % 80’İ AİLE FERTLERİNİN ADIDAN…

Aslında bu alanda devletlerin de kanunlarla denetim sistemini bugünden oluşturması kaçınılmaz hale gelmiş bulunmuyor.

Çünkü evinizde sürekli tekrarlanan isimleri alıp bunların aile bireyleriniz olduğu sonucuna varıp, yaş günlerini de belirledikten sonra banka şifrenizi tahmin etmesi muhtemel...

Hele ki Türk insanının %80’inin çocuklarının, ebeveynlerinin isimlerinden şifre ürettiği gerçeği ortada dururken…

Bir yapay zekânın, en zor ihtimalleri değerlendirip sonuçlandırma süresi ise dakikalarla ölçülüyor; üstelik bir makine diğerinden de yardım alırken elde ettiğini diğeri ile de paylaşıyor.

ChatGTP’nin iki gün önce karşılaştığı sorunun gerisinde yatan neden tam da yukarıda sıralanan gerekçeler…

Sahibi OpenAI’nin de açıklamasında vurguladığı gibi ChatGPT Plus üyeliği bulunan ve belirli bir saat diliminde sistemi kullanan kişilerin %1,2’sinin bilgileri ifşa olmuş.

İfşadan kasıt da bu kişilerin ayrıcalıklı üyelik aidatlarının ödeme yöntemine dönük; nitekim bir süre önce benzer bir sorunla Türkiye’de de bir e-ticaret şirketi de karşılaşmış, kimse zarar görmeden tedbirini almıştı.

MUSK’IN ŞOFÖRSÜZ OTOMOBİL ŞOVU…

Buradan bakınca, aynen maymun örneğinde olduğu gibi bütün bir sistemi sorgulamak olanaksız...

AI şirketi ile Cereai isimli GTP sisteminin sahibi olan Dr. Erdem Erkul da internet üzerinden ödeme yapılan her yer için bu riskin bulunduğunu, ancak bunun yapay zeka sistemine mal edilemeyeceğini vurguladı.

İnsanoğlunu bilmediği şeylerin korkuttuğunun altını çizen Dr. Erkul, yeni nesil projelerin kaçınılmaz olarak internet üzerine kurulu olacağını, ancak alınacak daha iyi önlemlerle bu sorunların bir daha yaşanmayacağını belirtti.

Dünyada yeni bir aşamaya geçildiğinin de altını çizerek önceki gün Elon Musk’ın sahibi olduğu Tesla otomobili ile otonom, yani hiç direksiyona elini dokunmadan gerçekleştirip, X’de yayınladığı seyahate dikkat çekti...

Musk burada yeni geliştirdiği FSD Beta-12 yazılım ile otomobildeki otonom sürüşte dördüncü seviyeye ulaştığını gösteriyor.

SONDAN BİR ÖNCESİ

Günümüzde otonom araç endüstrisinin en üst seviyesi olarak da kabul edilen bu seviye sondan bir önceki aşama olarak da kabul ediliyor.

Buna göre, aşağıdaki linkten de izleyebileceğiniz gibi sadece gideceğiniz yeri işaretliyorsunuz, trafik ışıkları, çevrenizdeki engeller, araçlar, insan, hangi yöne döneceğine kadar tüm müdahaleler yapay araçtaki zeka tarafından gerçekleştiriliyor…

En dikkat çeken yönleri ise önünde duran iki trafik lambasından hangisini esas alması gerektiğini bilebilmesi, konulan bir engelin farkına varıp ona göre pozisyon alması ve en yakın mesafede boş otopark bulup park edebilmesi…

Musk, sergilediğine göre, şoförü tamamen yok eden 4. otonom seviyenin kısa sürede tüm otomobillerde uygulanacağı açık…

Bunun bir sonrası ise otomobilin otomobil ile konuştuğu 5. seviye…

Musk’ın hedefi de dünyanın etrafına 40 bine yakın iletişim uydusunu yerleştirdiğinde bu seviyeye geçmek…

Böyle bir çağa girildiğinde, hala “evdeki robot bizim incir çekirdeğini doldurmayan sohbetimizi dinliyor olabilir mi?” triplerine kapılıp şüphelere düşmenin de anlamı kalmıyor...

Musk’ın aşağıdaki Tesla FSD-12 otonom otomobilinin neler yaptığını gördüğünüzde, yapay zeka konusunda dünyanın nereye gitmekte olduğunu anlamak da kolaylaşıyor.