Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Spor Futbol Serdar Ali Çelikler yazdı: Uwe Seeler ve Philipp Lahm Nusret'e karşı kazandı... - Futbol Haberleri

        2024 Şampiyonası'nın ev sahipliği Almanya'ya gitti, kimse için sürpriz olmadı. Zaten adaylık süreci başladığından beri Almanya favoriydi. Ayrıca Almanya zaten organizasyon olduğunda Avrupa'daki her ülkeye karşı favoridir. Ha keza UEFA Süper Kupa 2019 Yılı finali Vodafone Park'a verildiğinde Alman basını açıkça "2024 bize verilecek, Türklere sus payı olarak bu süper kupa finali verildi" diye yazdı.

        Platini ve Blatter'i koltuklarından eden FBI operasyonu sonrası Avrupa futbolu, Alman etkisine geçti. Mevcut UEFA Başkanı Ceferin de Alman etkisi ile seçildi. Dolayısıyla Almanya'nın UEFA delegasyonu ve yönetim kurulu üzerindeki etkisi sürdüğü müddetçe bu tür oylamalarda kazanması sürpriz değil.

        Bu işin Alman tarafı. Türkiye ise gayet iyi çalıştı. Futbol yatırımlarında Avrupa birincisi olan ülkeyiz örneğin. Stat yapımı ve devlet desteği konusunda rakipsiziz. Özel sektör yatırımında da kıtaikincisiyiz. Türkiye futbolun geleceği..

        İki tane de harika fikrimiz vardı. Birincisi statlardan ve stat çalışanlarından kira istemeyeceğiz ki bu UEFA'nin cebinden 38-40 milyon Euro çıkmaması demek. UEFA bu büyüklükteki bir tasarrufu elinin tersi ile itti.

        İkincisi ise bir milyon fidan dikmeyi taahhüt etmiştik. Bu çok şık bir fikirdi. Ama 2016 Avrupa Şampiyonası'nı 7'ye 6 kaybeden; Platini ve Sarkozy efektine rağmen son anda değişen bir oyla turnuvayı yitiren Türkiye'den 12'ye 4 kaybeden Türkiye'ye gelinmesi ise sadece Almanya'nın gücü, politik etkisi ile açıklanamaz.

        Bize oy veren 4 delegenin oynalarının bizzat Başkan Demirören'in yakınlığı sayesinde olduğunu biliyoruz. Yani Demirören'in dışında lobide de eksiklikler yapmışız ya da başkan ile bir iki isim dışında çalışma yapılamamış. Biraz da kendimize bakmalıyız.Örneğin Almanya tanıtım filminde Uwe Seeler ile Philipp Lahm gibi iki futbol efsanesini oynatıp teknoloji ve futboldan bahsederken; biz Nusret'in tuzlamasını koymuştuk. Keşke Adriana Lima ile Metin Hara'yı da koysaydık!!!

        Olimpiyatlardan Dünya Kupası adaylığına kadar artık şu "Kıtaların buluştuğu yer.."; "Türk misafirperverliği.."; "Farklı kültürlerin dostça yaşadığı topraklar.." falan gibi mesajları vermekten ne olur vazgeçelim. Turizm tanıtım filmi mi adaylık filmi mi anlaşılmıyor.

        Havalimanı, su altından kıta birleştirme gibi inşaat işleri ile yerine basitçe turnuvada ne yapacağımızdan bahsetmeliyiz. Futbola ne katabileceğimizden söz edelim. Duygusal sözler, günbatımında İstanbul manzarası, tribünden güzel insan kesitleri, Nusret'in tuzlamasını izleyen bir uzaylı turizm filmi seyrettiğini sanır. Oysa aynı uzaylıya Almanya filmini izletirseniz bir oyundan (futbol) bahsedildiğini anlar.

        Gelişmeye, yatırımlara devam edeceğiz. Hız kesmeyelim. 2024 olmadı 2028'e adaylığa devam. Ülkemize ve futbolumuza güvenmeye devam. Ama daha kaliteli lobi, daha iyi tanıtım da şart.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ