Karadeniz'deki depremin ardından dikkat çeken açıklama: Bölge 7 büyüklüğünde deprem üretme potansiyeline sahip
Zonguldak açıklarında geçtiğimiz akşam meydana gelen 4.4 büyüklüğündeki depremin ardından, Karadeniz'deki deprem potansiyeli de soru işaretlerine yol açtı. İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi'nin (DAUM) Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, depremin Batı Karadeniz kıyılarına paralel uzanan deniz altındaki kuzeydoğu ve güneybatı doğrultulu bindirme fayından kaynaklandığını söyledi. Sözbilir, "Şu anki bilgiler ışığında bu fayların 7'ye varan deprem üretme potansiyeli de var" dedi.
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı Deprem Dairesi verilerine göre, 11 Nisan'da saat 20.38'de, merkez üssü Ereğli açıklarında Richter ölçeğine göre, 4.4 büyüklüğünde deprem kaydedildi.
DHA'nın haberine göre, depremin en yakın kara parçası Ereğli'ye 89,23 kilometre uzaklıkta meydana geldiği belirtildi.
Zeminden 37,72 kilometre derinliği olan deprem, Zonguldak'ın yanı sıra İstanbul, Kocaeli, Sakarya, Bartın, Bolu ve Düzce'den de hissedildi.
'1968 YILINDA 6.8 BÜYÜKLÜĞÜNDE DEPREM MEYDANA GELDİ'
DAUM Müdürü ve Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Sözbilir, depremle ilgili değerlendirme yaparak, şunları kaydetti:
"Batı Karadeniz'de meydana gelen 4.4 büyüklüğündeki depremin odak mekanizma çözümü, bu depremin Batı Karadeniz kıyılarına paralel uzanan deniz altındaki kuzeydoğu-güneybatı doğrultulu bindirme fayından kaynaklandığını göstermektedir. Bu bölgede karada uzanan Kuzey Anadolu fayı dışında, Karadeniz suları altında da diri fayların olduğunu düşündürmektedir. 1968 yılında meydana gelen 6.8 büyüklüğündeki Bartın depremi de Karadeniz'de diri fayların varlığını kanıtlamaktadır. Bu nedenle Karadeniz kıyıları boyunca uzanan denizaltı faylarının haritalanması ve bu fayların Türkiye diri fay haritasına aktarılması, bu fayların yıkıcı deprem üretme potansiyellerinin araştırılması ve Karadeniz'e kıyısı olan kentlerimize tsunami açısından ne tür tehlike ve risklere neden olacağının ortaya konması hayati derecede önem taşımaktadır."
