Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Tubitak Ansiklopedi Kıymetli Evrak Nedir?

        Türk Ticaret Kanununa göre kıymetli evrak bunların içerdikleri hak, senetten ayrı olarak ileri sürülemediği gibi başkalarına da devredilemeyen senetlerdir. Keza kıymetli evrakın borçlusu da, ancak senedin ibrazı karşılığında ödeme ile yükümlüdür. 

        Kıymetli evrak, daha çok devredilmek (tedavüle çıkarılmak) suretiyle işlevlerini yerine getirmekte ve nama, hamile (hamiline) veya emre yazılı düzenlenmektedir.

        Kıymetli evrak hakkındaki temel kurallar, Ticaret Kanunu'nda yer almaktadır. Kanunun üçüncü kitabında yer alan maddelerin dörtte üçü kambiyo senetlerine ayrılmıştır. Kambiyo senetleri ile kastedilen poliçe, bono ve çektir. Uluslararası nitelik taşıyan bu hükümlerin kaynağı poliçe ve bono bakımından İsviçre Borçlar Kanunu olmakla birlikte o hükümlerin de kaynağı, 1930 ve 1931 yıllarında Cenevre'de akdedilen uluslararası antlaşmaların eki niteliğindeki yeknesak kurallardır.

        Ticaret Kanunu'nda belli bir kişinin adına yazılı olup da onun emrine kaydını içermeyen ve kanunen de emre yazılı senetlerden sayılmayan kıymetli evrak nama yazılı senet sayılır. Nama yazılı kıymetli evrakın devri için senedin veya ayrı bir kağıdın üzerine yazılacak devir beyanı ile senet üzerindeki zilyetliğin devri şarttır. Bu devir alacağın devrinin hukuki sonuçlarını doğurur. 

        Senedin metninden veya şeklinden, hamili kim ise o kişinin hak sahibi sayılacağı anlaşılan her kıymetli evrak ise hamile veya hamiline yazılı senet sayılır. Hamile yazılı kıymetli evrakın devri için senet üzerindeki zilyetliğin devri gerekli ve yeterlidir. Hamile yazılı kıymetli evrakın iyi niyetle iktisabı mümkündür. Nihayet hile veya ağır kusuru bulunmadıkça borçlu, vade geldiğinde, senedin hamiline ödemede bulunmakla borcundan kurtulur.

        Emre yazılı olan veya kanunen böyle sayılan kıymetli evrak ise emre yazılı senetlerdendir. Emre yazılı kıymetli evrakın devri için ciro edilmiş senet üzerindeki zilyetliğin devri şarttır. Cironun kıymetli evrak veya kıymetli evraka bağlı olan ve "alonj" denilen bir kağıt üzerine yazılması ve ciro eden (ciranta) tarafından imzalanması gerekir. Lehine ciro yapılan kişinin ciroda gösterilmesine gerek olmadığı gibi, ciro, cirantanın sadece imzasından ibaret olabilir; bu şekildeki cirolara "beyaz ciro" denir. Emre yazılı bir kıymetli evrakı elinde bulunduran kişi, son ciro beyaz ciro olsa da kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde, yetkili hamil sayılır. Emre yazılı kıymetli evrakın iyi niyetle iktisabı mümkündür.

        Ticaret Kanunu ve Borçlar Kanunu dikkate alındığında kıymetli evrakın borçlusunun alacaklıya karşı sahip olduğu savunmalar da (def'i ve itirazlar) senedin türüne göre değişiklik gösterir. Nama yazılı kıymetli evrakın devri alacağın devrinin hukuki sonuçlarını doğurduğu için borçlu, devri öğrendiği sırada devredene karşı sahip olduğu savunmaları, devralana karşı da ileri sürebilir. Emre ve hamile yazılı senetlerde ise borçlu senetten doğan alacağa karşı, ancak senetteki taahhüdün geçersizliğine ilişkin veya senetten anlaşılan savunmalarla, alacaklı her kim ise ona karşı şahsen sahip olduğu savunmaları ileri sürebilir. Borçlu ile önceki hamillerden biri arasında doğrudan doğruya var olan ilişkilere dayanan savunmaların ileri sürülmesi, ancak senedi iktisap ederken hamilin bilerek borçlunun zararına hareket etmiş olması halinde caizdir.

        Kıymetli evrağın içerdiği hak ile senet arasındaki sıkı bağ sebebiyle senedin zayi olması halinde senedin içerdiği hakkın senetsiz ileri sürülebilmesi için kıymetli evrağın iptali kurumu öngörülmüştür. 

        YAZAR

        İsmail Kırca