Eczaneye değil, bilgisayara göre
SABAH erken saatte bir yakınım mesajında aynen şöyle diyordu:
“Ben grip açısından birinci öncelikli çok yüksek risk grubunda değilmişim iyi mi!..”
Devamında da durumunu esprili bir şekilde özetlemişti:
“Tanı: Akciğer kanseri... Durumu: Tek ciğer yok, kemoterapi alıyor… Yaş: göstermese de 75…”
Üzerinde de Aile Hekimliğinden gelen mesaj:
“Hasta influenza açısından 1. Öncelikli çok yüksek risk grubunda değildir. Hastanın durumu diğer öncelikli grubu açısından ileride yeniden değerlendirilecektir…”
Kendisi de tıp profesörü olduğu için, aile hekiminden gelen mesajı önemsemiş ve mesajı sorgulama yoluna gidince ikinci bir mesajla karşılaşmış:
“Cumhurbaşkanlığı Genelgesi (2020/8) kapsamında Bakanlığımızın belirlediği riskli kronik hastalığınız bulunmamaktadır…”
Bu mesaja da esprili bir ekleme yapmış:
“Bir tıp doktoru, profesörü olarak kendim dahil, onca doktor boşa çalışmışız; Genelge ve bilgisayar benim için sağlam diyorsa ben ona inanırım…”
HEPSİNİN DURUMUNU BİLİYORUZ
Mesajlar bununla kalmadı…
Yenileri de eklenmeye başladı.
Kimi, eczanesinin liste yaptığını, en ön sırada bulunduğunu belirtiyor, kimi ise risk grubunda olduğunun altını çizip, aile hekimine gelen “öncelikli risk grubunda değilsiniz” mesajını sorguluyordu.
Ağırlıklı bölümü tanıdığım kronik rahatsızlıklarını konusunda hiç şüphem olmayan isimler…
Böyle olunca Sağlık Bakanlığı’nın konuyla ilgili en etkin ve yetkin ismine sorma gereği duydum…
Dedi ki:
“Hepsinin de kaydı bizde mevcut ve hepsinin de kronik hastalık durumunu biliyoruz…”
Bunun üzerine şu soruyu yönelttim:
“Madem biliyorsunuz neden riskli kronik hasta değilsiniz diye ekranına mesaj gönderiyorsunuz…”
SİSTEM TANIMLIYOR
Bu sorum beni de ikna eden açıklamalarının gelmesine yetti.
Öncelikle bir noktanın altını çizerek başladılar:
“Bu mesaj onlara gitti diye influenza aşısı hiç verilmeyecek anlamına gelmiyor. Zaten ilk mesajda da ileride değerlendirileceği vurgulanıyor. Çok uzun sürmez en fazla iki hafta içinde onların da aşı olması için reçetesi hazır hale gelir…”
Aktardıklarına göre bir bilgisayar programı geliştirilmiş, sisteme bağlanmış.
Program grip virüsünü alması halinde, kimin daha çabuk ölme ihtimali olduğuna göre planlanma yapan özelliğe sahipmiş.
Yani e-nabız sistemi içinde kim varsa hepsinin sağlık durumunu göz önüne alarak risk sıralaması çıkarıyormuş.
ÖLÜM RİSKİNE GÖRE
Virüsü alması halinde ölüm riski en yüksek olanı en tepeye yerleştiren sistem, seviyenin düşüşüne göre de diğer insanları aşağı doğru sıralamış.
Aşı sınırlı üretildiği ve soğuk zincirle dağıtımı yapıldığı için, hemen herkesin ihtiyacının bir çırpıda sağlama olanağının olmadığını belirttiler.
Bundan dolayı ilk olarak 60 yaşın üzerindeki öncelikli çok yüksek risk grubunda olanlara yapılması, ardından diğerlerine geçilmesine karar verilmiş.
Bir iki hafta içinde risk grubu içinde bulunan ve kronik rahatsızlığı olan 60 yaş üstündekilere aşının ulaşabileceğine de dikkat çektiler.
Bu aşamada bazı aşı üreten şirketlerin, Türkiye’ye tedarik ettikleri ilaçların bedelinde indirim istenmesinden kaynaklı olarak tepki kısıtlamasına gittiklerine yönelik duyumları aktardım.
Bunların olabileceğini, ancak yapılan anlaşmaların geçerliliğinin sürdüğünü belirttiler.
Grip aşısının bütün dünyada sıkıntılı bir durumda olduğunu, bütün ülkelerin yüklenmesi nedeniyle de bazen tedarikte sıkıntılı dönemlerin yaşanabileceğinin de altını çizdiler.
Umarım kış biraz daha geç gelir, grip de o denli yaygın olmaz…