Kime teslim olalım?
ÖZELLİKLE cep telefonunu çok sık kullananlar için sevindirici bir bilgi ile başlayayım.
Bundan böyle cep telefonundan durduk yerde sizi aramalarına kesinlikle izin vermeyeceğiniz uygulama başladı.
Buna göre e-devlet uygulamasından Ticari Elektronik İleti Yönetim Sistemi’ne (İYS) sistemine girdiğinizde bugüne kadar bilerek veya bilmeyerek kaç yere izin verdiğiniz olduğu gibi karşınıza çıkıyor.
Sisteme girdiğimde ne kadar çok yere bilmeden izin verdiğimi gördüm.
Anımsamadığım veya bilmeden 38 yere, sesli arama veya SMS sistemi üzerinden mesaj gönderme izni vermişim…
Ağırlıklı bölümünden haberdar olmadığımı söyleyebilirim…
Uygulamaya e-Devlet üzerinden girip ehemmiyeti olanları tuttum, gerisini kapattım.
Bundan böyle izin vermediklerimden bir arama gelirse, Kişisel Verileri Koruma Kanunu ve Tüketiciyi Koruma Kanunu kapsamında kendileri düşünsün…
MADEM DEĞİŞMEYECEK SÖZLEŞME ŞARTI NİYE?
Hele ki WhatsApp tartışmasının bu denli yüksek seyrettiği bir süreçte…
Her ne kadar WhatsApp dün yaptığı açıklamada değişen bir şey olmayacağını, kişisel verileri kimse ile paylaşmayacağını, geçmişten farklı bir uygulamasının olmayacağını söylemiş olsa da değişim yapacağını baştan kabul etti.
Farz edelim ki değişimde farklı bir durum olmayacak, o zaman neden sözleşme dayatıyor?
Geçmişten farkı olmayacaksa, 8 Şubat itibarıyla yeni sözleşmeye onay vermeyenlere kullanımı niçin kapatacak?
Açıklaması bu sorulara karşılık verebilmiş değil.
Ayrıca WhatsApp’ın bağlı olduğu Facebook’un Cambridge Analytica olayının izleri çok tazeyken, yeni gelen sözleşme de ister istemez şüpheyi yükseltiyor…
NEDEN BU YOLA GİTTİ
Bu yola gitme nedeni de aslında biliniyor.
Ne zaman WhatsApp’dan bir mesaj veya beğeniyi paylaşsanız, instegram veya facebook hesabınızı açtığınızda ona ilişkin çok sayıda mesajı karşınızda buluyorsunuz.
Bu da durumu özetlemeye yeter.
WhatsApp içeriğini paylaşmıyorum, herhangi bir şekilde konuşmaları dinlemiyorum sözü doğru olabilir.
Ama yazışmalarda geçen kelimelerden yola çıkıp reklam aracı olarak kullandığı da açık.
Geçmiş sözleşmelerde yer vermeden bunu yaptığı için şimdi çıkış yolu arıyor.
YASALARA UYGUNLAŞTIRMA
Sosyal medya platformlarına hakim bilim insanlarının hangisiyle konuşsam dün aynı yaklaşımı sergiledi.
Konuyu en iyi bilenlerden biri olan Prof. Dr. Yaman Akdeniz de dünkü sohbetimizde benzer bir yaklaşım gösterdi.
“Geçmişte yaptıklarını şimdi yasalara uygun hale getirmek istiyor” diyen Prof. Dr. Akdeniz, instagram ve facebook üzerinden yaptığı paylaşımları veya veri eşitlemelerini yasal hale getirecek gerekçe aradığını belirtti.
Özellikle cep telefonu üzerinden gelecek mesajlara kapı aralama çabasında olabileceğine de vurgu yapan Prof. Dr. Akdeniz sözlerini şöyle sürdürdü:
“Siz facebook veya instagram'a cep telefonunuzu vermediyseniz, WhatsApp üzerinden onları eşitlemek istiyor. Tabii ki içeriğine bakmayacak. Ama paylaştığınız ürünün adından yola çıkarak size bir başka yerde alternatif reklam sunabilecek.”
HEPSİNİN BİR SAHİBİ VAR
AB ülkelerinde böyle bir uygulamaya gidemediği, Türkiye’de bunu gerçekleştirdiği için de elini rahat hissediyor.
Ancak son gelen tepkilerin yüksek olması ve çok sayıda kişinin facebook ve instagram'ı terk etme çabası üzerine de bu açıklamaları yapmış bulunuyor.
Peki, insanların terk edip gitmeye çalıştığı Telegram, Signal, BİP, Biadu, Wiber çok güvenli yerler mi?
Prof. Dr. Akdeniz’in buna yanıtı net oldu:
“Birinin Rusya ilişkisi açıktan biliniyor, diğerleri de Çin ile ilişkili. BİP’in sözleşmesini okudum, o da benzer şeyleri şart koşuyor. Hangisinin daha güvenli olduğu konusunda bir verim yok. Ama Signal şu an belli bir ülkeye bağlı gözükmüyor.”
Sonradan gelen cümlesi de önemliydi:
“Burada verilmesi gereken cevap kime teslim olalım sorusudur…”
NEREYE GİDECEĞİZ?
Haksız değil, çünkü WhatsApp ile kurduğumuz bağ o denli güçlü hale geldi ki toplu sanal göç etmeye takat bırakmadı.
Apartmanın yöneticisinin gönderilerinden tutun da arkadaşlarınız veya iş çevreniz ile oluşturduğumuz birçok grup mesajlaşmamızı bu platform üzerinden yürütüyoruz.
Platformdan çıkıldığında veya 18 Ocak itibarıyla sona erdirildiğinde bu gruplar üzerinden yapılan yazışmaların nasıl olacağı birçok kişide soru işaretine yol açtı?
Çaresiz sözleşmeye onayı çakıp, yoluna devam etmeyi daha kolay çözüm gördü.
Gideceği yerde de aynı sorunla karşılaşacağını bildiği için, kime teslim olalım sorusuna yanıt aradı.
Dilerim, bir Ticaret Bakanlığı izinsiz mesaj sistemine getirdiği sınırlamayı platformlar için de düzenler.
Yoksa bununla yaşamayı öğreneceğiz…
Hem de kaçarı olmadan…