Altılı masanın "Liyakat Komisyonu…"
SP lideri Karamollaoğlu, ev sahipliği yapacağı ilk turun son toplantısı için liderlere önemli bir teklifle gidiyor…
Teklifini önceki akşam görüştüğü CHP lideri Kılıçdaroğlu’na da aktarmış.
Hedefleri ilk turun son toplantısında kamuoyu karşısına, altılı masanın son dönem zayıflayan algısını da yükseltecek düzeyde bir bildiri ile çıkmak…
Bazı nedenlerle bu toplantıyı üç hafta kadar erteleyen Karamollaoğlu bu süre içinde altılı masanın seçim sonrasındaki işlerine yönelik de işbirliğinin sürmesini sağlayacak bir model üzerinde çalışmış.
Modelin ana aksını bürokrasi oluşturuyor…
ÜÇ BİNE YAKIN BÜROKRATIN GÖREV SÜRESİ BİTECEK…
Daha önce de bu sütunda dile getirdiğim gibi, Cumhurbaşkanlığı seçimi ile birlikte Üç Numaralı Kararname gereği 3 bine yakın üst kademe kamu yöneticisinin görevi de son buluyor.
Cumhurbaşkanlığı seçiminin hemen ardından bu makamlara yeniden üst kademe yöneticisi ataması yapılması gerekiyor.
Eğer ortak bir aday üzerinde uzlaşır ve belirledikleri kişi de seçimi kazanırsa, Altılı Masa’nın önünde arayıp da bulamayacağı, “bürokrasi kıyımı yapılıyor” eleştirilerinden kurtulacağı önemli bir avantaj duruyor.
Kılıçdaroğlu ile önceki günkü toplantıda da bu konu ele alınmış.
Seçim sonrası yapılacak işlerin ilk sırasında yer alan bürokratik kadrolara zorunlu yapılacak atamalarda hangi kıstasların geçerli olacağı, hatta hangi kadroya kimin gelmesi gerektiğine kadar bugünden her bir konunun karara bağlanması gerektiği üzerinde durulmuş.
HANGİ ATAMA KİMİN İMZASIYLA OLSUN?
Saadet Partisi’nin konuyla ilgili ismi ile dün sohbet ederken bu konuyu açtığımda, “Evet bu yönde bir çalışmamız söz konusu” dedi ve üzerinde durdukları modeli şöyle özetledi:
“Devlette çarkın durmaması için bürokratik atamaların süratle yapılması gerekiyor. Atamaların bir şablona bağlanmasının faydalı olacağını düşündük. Örneğin atamalarda hangi makamlar için tek başına Cumhurbaşkanı imzası yeterli olsun? Örneğin MİT, Savunma Sanayi, Özelleştirme İdaresi başkanlıkları ve valiler atamasında Cumhurbaşkanı ile birlikte liderlerin onayının alınacağı da kendi aramızda bir kurala bağlansın mı? Veya Merkez Bankası Başkanlığına yapılacak atamada Bakanlar Kurulu’nun onayının alınması yeterli mi olur? Bunları konuşup bugünden karara bağlamanın faydalı olduğu kanaatine vardık…”
BÜROKRAT İSİMLERİNİ BELİRLEYECEK
CHP’nin konuyla ilgili ismi de Karamollaoğlu’nun önerisinin kendilerine daha önce de iletildiğini, önceki gün iki liderin görüşmesinde konunun ele alındığını bildirdi.
Konuyu bir adım ileriye taşıyıp, “Hatta bir Liyakat Komisyonu oluşturma planı da yapıldı” dedi.
Komisyonun işlevinin, bürokrasiye atanacak isimlerin kesinlikle liyakat sahibi kişiler arasından belirlenmesini kolaylaştıracak bir havuz oluşturmayı hedeflediğini belirtti.
Bunu söylerken endişeliydi; nedeni de seçim günü üst yöneticilerin görevlerinin kararname gereği sona ereceği bilgisine sahip olmayanların meseleyi farklı yöne çekecek olmaları.
Bunun zorunluluk olarak belirlenmesi gerektiğine vurgu yaptı, “Eğer diğer liderler de oluşumuna onay verirse Liyakat Komisyonu’nda bizden parti sözcümüz Faik Öztrak görev alacak” dedi.
Anlaşılan o ki liderlerin onayı söz konusu olması durumunda gelecek hafta sonu yapılacak zirveden seçim sonrasına ilişkin önemli bir yol haritası çıkacak.
Aday konusu da geçmişte de kararlaştırdıkları gibi seçim takviminin açıklandığı toplantıya kalacak…