Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın yayınladığı bu kitap, kültürümüz bakımından yerli otomobil projesi kadar önemlidir!
Türkiye’de matbaayı 18. asırda İbrahim Müteferrika kurdu ve Müteferrika’nın 1729’da yayınladığı “Vankulu Lügati”, memleketimizde basılmış ilk kitap olarak bilindi.
Ama, Vankulu aslında Türkiye’de basılan “ilk” değil, “ilk Türkçe” kitap idi! Zira, Müteferrika’dan ikiyüz küsur sene önce İstanbul’da Yahudiler, sonra da Rumlar ile Ermeniler matbaa kurup kendi dillerinde kitaplar basmışlardı fakat İbrahim Müteferrika ilk Türkçe kitabın yayıncısı olduğu için Türk matbaacılığının da kurucusu kabul edildi.
Matbaacılık tarihimizin ne zaman bahsi geçse genellikle “Müteferrika Matbaası”, “Üsküdar Matbaası” yahut “Matbaa-i Âmire” gibi İstanbul’daki basımevlerinden sözedilir; arada bir de Kahire’deki Bulak Matbaası hatırlara gelir...
Geçmiş asırlarda sadece İstanbul’da değil, imparatorluğun değişik vilâyetlerinde de matbaalar kurulmuştu; Boğos Tatikyan’ın İzmir’de 1840’larda açtığı ve faaliyeti ailesi tarafından 1922’ye kadar devam ettirilen Tatikyan Matbaası da bunların en önemlilerinden idi.
Boğos Tatikyan, matbaacılığından ziyade sokak satıcılarının, değişik meslek erbâbının, cemaat tiplerinin ve padişah resimlerinin ressamı olarak bilinirdi. Kendi matbaasında yayınladığı büyük boy taşbaskısı resimlerdeki tipler oldukça canlı idi, giyim-kuşamdan çevrenin ayrıntılarına kadar herşey bir fotoğraf gibiydi, çizimlerde 19. yüzyıl İzmirinin gündelik hayatı ile şehrin güzelliği son derece canlı şekilde yansıtılıyordu ve bu resimler kolleksiyonların her zaman en nadir örneklerinden olmuştu.
Tatikyan resmin yanısıra hem Türkçe, hem de azınlık dillerinde hayli yayın yapmıştı ama kendisi, matbaası ve ailesi hakkında çok az bilgi vardı...
İKİ ASIR SONRA AYDINLANIYOR...
Ömer Durmaz ile İskender Dereli’nin yazıp Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın ve bakanlığın bünyesindeki İzmir Kalkınma Ajansı’nın geçtiğimiz günlerde büyük boyda, gayet şık şekilde yayınladıkları ama sadece 250 adet basılan “19. Yüzyıl İzmir’inde Ressam Boğos Tatikyan ve Tatikyan Matbaası” isimli eser, bu bilinmezliği neredeyse iki asır sonra geniş şekilde aydınlatıyor.
Kitapta çeşitli dillerdeki yayınlardan, özellikle de Ermenice kaynaklardan istifade edilerek Tatikyan ailesi hakkında bilgi veriliyor, ardından Tatikyan Matbaası’nda basılmış olan kitaplardan broşürlere ve faturalara kadar farklı yayınlardan örnekler ile özellikle de ciddî kolleksiyoncuların bulabilmeye can attıkları taşbaskısı resimlerden bir seçki ve eski İzmir’in nâdir fotoğrafları yeralıyor.
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın yayınında Tatikyan ailesi hakkında Osmanlı Arşivi’nde bulunan birkaç belge de kullanılmış...
Arşivde belge tasnifi sırasında “Karabet Tatikyan” isminin “Karaket Tanikyan” diye yanlış okunması sebebi ile kataloglara hatalı şekilde geçen ve dolayısı ile yazarların görme imkânını bulamadıkları iki belgenin görüntüsünü bu yazının sonunda yayınlıyorum. Belgeler 1888 Eylül’ünde zamanın İçişleri Bakanlığı ile Maarif Nazırı, yani Eğitim Bakanı Münif Paşa arasında yapılmış bir yazışma ve yazışmanın konusu da Karabet Tatikyan’ın İzmir’de açmak istediği matbaaya ruhsat verilmesi...
İzmir hakkında daha önce de gayet güzel yayınlar yapan, meselâ unutulmaz bestekâr Rakım Elkutlu’nun biyografisini neşreden İzmir Kalkınma Ajansı böyle çalışmalara imkân sağlamakla şehrin tarihine; Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank da bu kitapları yayınlamakla kültürümüze yerli otomobil projesi âyarında önemli hizmette bulunmaktadır.
Tatikyan hakkında Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın yayınladığı kitap. Boğos Tatikyan’ın “Ermeni saka” çizimi. Tatikyan’ın “çöpçü”sü. Tatikyan’ın yayınladığı padişah albümünden Yavuz Sultan Selim. Karabet Tatikyan’ın İzmir’de açmak istediği matbaanın ruhsatı hakkında İçişleri Bakanlığı’nın yazısı (Osmanlı Arşivi, DH. MKT.1546/69-1). Maarif Nazırı, yani Eğitim Bakanı Münif Paşa’nın Karabet Tatikyan’ın açmak istediği matbaa hakkında İçişleri Bakanlığı’na gönderdiği yazı (Osmanlı Arşivi, DH. MKT.1546/69-2).- Atatürk'ün Amerikalı bir kadın gazeteciye verdiği, 89 sene önce sansür edilen ve unutulan mülâkatı43 dakika önce
- Kurumaya başlayan Bafa Gölü'nü bu hâle getirenler Bülent Ecevit ve 1970'lerin CHP'sidir!1 gün önce
- PKK'ya 30 seneden buyana istediği herşeyin birkaç katını verdik ama terör bitmiyor, zira maksat artık başka!2 hafta önce
- Büyük devlet olmanın yolu kendi silâhını bizzat yapmaktan geçer ve kredi kartlarından alınacak 750 lira bu yolda sadece bir katredir!3 hafta önce
- Tarih boyunca hiç vârolmayan Lübnan'ı, Abdülhamid'in Washington Elçisi kurmuştu1 ay önce
- Mahzun prenses Fazile vefat etti1 ay önce
- Hortlayan bir dert: İttihadçılık1 ay önce
- Öküzün altında buzağı aramayın! Harbokulu'ndaki gösteri, disiplinsiz bir eylemden ibarettir, o kadar!2 ay önce
- Atatürk'ün meçhul nişanlısı Selma2 ay önce
- Hilâfet sevdalılarını uyarıyorum: İngiltere'de üç gün önce yayınlanan bu belge sahtedir, bundan size ekmek çıkmaz!2 ay önce