'Rusya ana' ve Putin
Putin’in neden bu kadar öfkeli ve saldırgan olduğunu anlayabilmek için siyasi analiz yapmak yetmez. Sosyo-kültürel süreçleri de iyi okumak gerekir.
Birazdan göreceğiniz gibi bunları iyi okuduğunuzda şu anda Putin’in saldırgan ve öfkeli olmaktan başka çaresi yoktur.
*
Rusya’da çok güçlü bir “Rusya ana” ideolojisi vardır.
Bunun ne kadar güçlü ve kapsayıcı olduğunu biz Türkler anlayabiliriz.
Çünkü Kemal Tahir’in “Devlet Ana” kitabından sonra da gayet ciddi ve kapsayıcı bir ideolojik akım başlamıştı.
İki “ana” kavramı arasında çarpıcı benzerlikler vardır.
*
Sovyetler Birliği yıkıldıktan sonra Rus halkı dışarıya karşı koruyucu ve son derece güçlü bir devlet yapısından mahrum kalmış, bireyler bir anda kendilerini korumasız, adeta ailesiz kalmış gibi hissetmişlerdir.
Sovyetler Birliği sonrasındaki dönemde belirsizliklerin, düzensizliklerin yaşanması ve ülkenin dünyadaki gücünün zayıflaması nedeniyle Rus halkındaki bu güvensizlik ve endişe durumu yaygınlaşmıştır.
Bu psikolojik ortam, son derece güçlü bir toplumsal arzu doğurmuş ve halk yıkılanın yerine koyabileceği güçlü bir merkez yapı arayışı içine girmiştir.
*
Eski dönemi çok iyi bilen, o yapıları derinden tanıyan Putin, işte bu noktada devreye girmiş ve “Rusya ana” ideolojisini işlemeye başlamıştır.
Yani Rusya’nın yeni merkez yapısı, tüm vatandaşlarını (çocuklarını) koruyup kollayacak bir ana gibi davranacaktır.
Bu tanım, merkezi devlete ve onun adına yapılan her şeye meşruiyet sağlarken, Putin de bu yapıda gücünü sağlamlaştırmak, kurumlaştırmak için arayışlara girmiştir.
Rusya, ana ise Putin de babasıdır.
Putin, ideolojik olarak böyle konumlanmıştır.
Baba, hem ananın hem de çocuklarının güvenliğini, özellikle dış tehlikelere karşı koruyacaktır.
*
İdeolojik konumlandırmanın böyle olduğunu anladığınızda, Putin’in uçaklarının düşürülmesine neden bu kadar ölçüsüz öfkelendiğini de anlarsınız.
Çünkü “Rusya ana”yı ve çocuklarını dıştan gelecek tehditlere karşı korumak için konumlanmış, kendisine böyle bir görev tanımlamış olan koruyucu baba figürü görevini yapamamış ve onları korumasız, ortada bırakmış oldu.
“Kültür düzeyi bu kadar yüksek, onlarca klasik romanın yazarını yaratmış olan bir ülkede bu kadar basit bir ideoloji nasıl egemen olur?” diye de hiç sormayın.
O romanlara, Dostoyevski’ye, Tolstoy’a, Turgenyev’e ve Pasternak’a bakarsanız, temelinde bugünkü ruh halini destekleyen güçlü ideolojik unsurları görürsünüz.
Dahası, bugünkü ideolojik durum, ülkenin imparatorluk geçmişiyle de doğrudan bağlantılıdır.
*
“Rusya ana” ideolojisini çok iyi anlatan ve bugünkü Rusya’yı bu ideoloji bağlamında çözümleyen çok güzel bir kitap da var.
Kitabın adı “Mother Russia”, yazarı da Maurice Hindus.
Rusya’yı bugün daha derin bir şekilde anlamak isteyen herkese bu kitabı tavsiye ediyorum.
- Seçim sonucu neden böyle oldu?1 yıl önce
- Kitabın ortasından konuşuyorum ve diğer lüzumsuz seçim notları1 yıl önce
- Alevi tartışması1 yıl önce
- Dün bu yazıyı yazarken...1 yıl önce
- Mea Culpa1 yıl önce
- Post-modern seçimin yankıları1 yıl önce
- 'Cool'un büyük kaybı1 yıl önce
- Z Kuşağına güvenilerek siyaset yapılır mı?1 yıl önce
- Muhalif yazarları bekleyen büyük kriz1 yıl önce
- Cumhuriyet Müzesi halk yüzünden kapanabilir1 yıl önce