Komite de toplandı, peki şimdi ne oluyor?
BELKİ biliyorsunuz, Washington’da geçen hafta 2 gün üst üste gerçekleştirilen komite toplantısından sonra yapılacağı söylenen yazılı açıklama yapılmadı.
İki ülke arasında geçen yoğun resmi temaslardan sonra hiçbir açıklama yapılmamasının olabilecek iki anlamı var:
1- Ya çok sürpriz bir karar alındı ve bu o kadar önemli ki daha üst düzeyde açıklanması için şimdilik gizli tutuluyor.
2- Ya da ABD tarafından 24, Türkiye tarafından da 23 kişinin katıldığı 2 günlük yoğun maraton sonucunda ele gelir hiçbir sonuç alınmadı.
Bunun üzerine çalışacak takımdan insanlara, “Bir yazılı açıklama yapılacak olsaydı, hangisi doğru olurdu?” diye sordum.
Hemen hepsi de “Birincisinin doğru olduğunu söylemek mümkün değil” dedi.
NEDEN BÖYLE OLDU?
Madem komite toplantısına “Teknik komite” deniliyordu, bu olan da diplomasi de “teknik bir skandal”dır.
Katılan uzman sayısına bakarsanız, iki ülke dışişlerinin de çok önem verdiğini söylememiz gereken bu toplantıda sonuç neden böyle oldu? Bunu ulusal güvenlik uzmanı dostlarımla konuştum; aldığım bilgiler şöyle:
A- ABD, her ne kadar Zeytin Dalı Harekâtı’nın sınırlandırılmasını istese de aslında Afrin hakkında konuşmak zaten istemiyordu. Rusya ile varılmış olan anlaşma gereği Afrin hakkında konuşma sorumluluğunun Rusya’da olduğunu düşünüyorlar. Toplantıda bu yüzden Afrin üzerine konuşmak için ısrarlı olmadılar.
B- Münbiç konusunda ise burası da teknik olarak Rusya’nın sorumluluğu altına verilen bölgede bulunmasına rağmen Amerika buradaki varlığını sürdürüyor. Burada birimlerin yaptığı çalışmada aslında bir aşamada Münbiç’teki YPG varlığını Fırat’ın doğusuna çekip bölgeyi Türkiye ile birlikte koruma altında tutmak opsiyonu kafalarında var.
Bugüne kadar Türkiye “Bu opsiyonda hep neden biz Amerika ile ortak hareket edelim, Münbiç’i gerçek sahiplerine bırakmak daha doğru olmaz mı?” cevabını veriyor.
RUSYA’NIN PLANI NE?
Benim gördüğüm kadarıyla, Amerika’yı Münbiç konusunda daha da zorlayan Türkiye’nin bu tavrı değil, asıl Rusya’nın tavrı.
Rusya, Suriye hakkında ABD ile sürdürdüğü gizli diplomasi sürecinde, Kürtlerin Münbiç’ten Fırat’ın doğusuna çekilmesine karşı olduğunu açıkça söyledi. Bu yapılırsa bunun iki ülkenin bölgede ilerideki işbirliğini tehlikeye atacağı da belirtildi.
Rusya, reforme edilecek bir Suriye devleti merkez yönetimi altında toprak bütünlüğü bozulmamış bir Suriye’de, adına ister konfederasyon, ister federasyon, isterseniz de otonomi deyin, bir Kürt özerk yönetimi düşünüyor.
Ruslar, Amerikan tarafına bunun ileride gündeme gelebilmesi için Suriyeli Kürtlerle merkez yönetimi uzlaştırmaları ve birlikte yaşamaya ikna etmeleri gerektiğini söylüyor.
Amerikan kaynaklarına göre, Ruslar bunun Afrin’de de olabileceğini düşünüyordu ancak son gelişmelerden sonra bunu esas olarak Münbiç’te denemeye karar verdi.
Son komite toplantısındaki konuşmaları bilen bir kaynak, Türkiye’nin Münbiç konusunu sadece ABD ile konuştuğunu ama asıl konuşulması gerekenlerin Ruslar olduğunu çünkü bölgede Amerika’nın olduğu kadar Rusya’nın da varlığı olduğunu ve onların da YPG üzerinde etki için çalışmakta olduklarını söyledi.
ÇAVUŞOĞLU’NUN MEKİK DİPLOMASİSİ
Bundan sonra nelerin olacağını anlamak için Washington’dakiler önümüzdeki günlerde Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun yapacağı temasları takibe aldı.
Çavuşoğlu’nun 12 ile 14 Mart arasında “Türkiye-Rusya stratejik planlama grubu toplantısı”na katılmak için Rusya’ya gideceğini, ondan sonra da “Astana garantör devletleri toplantısı”nda Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov ve İran Dışişleri Bakanı Zarif ile konuşmak için Kazakistan’a geçeceğini ifade eden buradaki kaynaklar, teknik komite toplantısında ortaya çıkan hava sonrasında bu temasların Washington’da yakından takip edildiğini ve bütün konuların 19 Mart’ta burada Çavuşoğlu ile konuşulacağını vurguluyor.
- Seçim sonucu neden böyle oldu?1 yıl önce
- Kitabın ortasından konuşuyorum ve diğer lüzumsuz seçim notları1 yıl önce
- Alevi tartışması1 yıl önce
- Dün bu yazıyı yazarken...1 yıl önce
- Mea Culpa1 yıl önce
- Post-modern seçimin yankıları1 yıl önce
- 'Cool'un büyük kaybı1 yıl önce
- Z Kuşağına güvenilerek siyaset yapılır mı?1 yıl önce
- Muhalif yazarları bekleyen büyük kriz1 yıl önce
- Cumhuriyet Müzesi halk yüzünden kapanabilir1 yıl önce