Uçakta bebek emzirme
Birçok yönüyle şu ana kadar hayli kötü gitmekte olan 21’inci yüzyılın bence en ve belki de tek güzel yanı kadınların güçlerini göstererek hayatın her alanına damgalarını vurmalarıdır. Kadınlar bunu yaparken ayrıca kendilerini, ilişkilerimizi, arkadaşlıklarımızı düşünürken kullanmaya alışık olduğumuz dilleri de değiştiriyorlar çünkü kullanılan diller yanlış olduğunda bunun da bir sömürü, baskı aracı olduğunu çok iyi biliyorlar. Bu yüzyıl ileride iyi anılacaksa ve eğer bundan sonra iyi bir şeyler olacaksa bunun kadınlar sayesinde olacağına eminim ben.
***
Aslında bütün bu yaşananlar kapsamlı bir devrim. Ekonomik temelleri bulunan, kültürel boyutu çok güçlü olan ve bizlere hayatın her alanını iyice sorgulatan bir devrim kadınların bu yapmakta oldukları iş. Eşimize, sevgilimize davranışlarımızdan tutun iş yerlerinde kadın arkadaşlarla konuşma biçimimize kadar özellikle biz erkeklere hayatı sorgulatıyor ve kendimiz üzerinde düşünmeye zorluyorlar kadınlar.
İyi de yapıyorlar. Çünkü özellikle erkeklerin bu terbiyeye ihtiyacı vardı. Zorlanmadığı takdirde bu sorgulamayı yapmayacak olan erkeği de zorluyor kadınlar. Amaçladıkları her şeyi yapabilecekler mi bilmiyorum ama şurası da kesin sonuçta dünyamız kadınlar sayesinde daha güzel olacak buna eminim.
***
Her devrim süreci olduğu gibi bu da sancılı bir süreç oluyor.
Örneğin iş yerinde cinselliğe dayanan konuşmalardan kaçınma ve tavırlarımıza dikkat etmek güzel şeyler ama bunun da sonunda flörtü tamamen öldürmesine varacak sert bir ortam yaratma ihtimali de var.
Devrimlerde böyle sancılar çekilebilir ama sonunda süreç bir doğru kanal bulup oradan akmayı sürdürür.
***
Bilinçli kadınlar hayatı her alanıyla bizlere sorgulatmak amacındalar.
Örneğin geçenlerde yaz aylarında olduğumuzdan özellikle dikkatle incelediğim bir havuz başı davranış normları üzerine ve bunun filmlerde kullanışı üzerine bir harika yazı okudum.
Yazar konuyu havuz başında erkeklerin kadınlara bakışları açısından almış ve bu bakışın film kamerasına yansımasının kadın vücudunu sömürücü olabileceğini söylemiş ve bunun nasıl değişmesi gerektiğini, havuz başı davranış normları değişirken kamera harekelerine de bunun nasıl yansımasının lazım olduğunu anlatmış.
Bu yazı hayatımızın ve kamera hareketlerinin alışıldık yapısını bozan yapı bozucu (Deconstructive) bir yazıydı.
***
Ben bu tür yazıları okumaya ve tartışmalardan öğrenmeye özellikle dikkat ediyorum. Çünkü kadın devrimine uygun kendimi değiştireceksem -ki buna ihtiyaç olduğuna eminim- bunu bilinçli yapmanın başka çaresi de yok.
Bu yüzden yeni tartışmaları yakalamaya beynim daima açık. Tartışma bana gelmezse ben arayıp onu özellikle buluyorum bu da öğrenme çabamın bir doğal parçası.
***
Şu anda özellikle kadınların başlattığı bir uçakta bebek emzirme tartışması yaşanıyor. Bence süregiden devrim hakkında bilgilenme aşçısından bu tartışma da özellikle ilginç.
Kadınlar kamuya açık alanlarda bebeklerini istedikleri gibi kapanmaya gerek duymadan emzirmeyi istiyorlar.
Bu tabi ki bir hak, bir annenin en doğal hakkı bu.
***
Kadınların kendi vücutlarına ve bununla ilgili söylemlere sahip çıkıp bazı yaklaşımları değiştirmeye giriştiklerinden çağımızda olması gereken bir tartışmaydı bu.
Fakat bunun da makulün kontrolünden geçirilmesi gerektiğine inanıyorum.
Bunun için adım adım ilerlemek lazım bence:
1- Bir kadın tabii ki istediği yerde gerektiği her zaman bebeğini istediği gibi hiç bir kısıtsa tabi olmadan, emzirebilir.üstelik bunu yaparken hiç bir şekilde rahatsız edilmemeyi beklemek de hakkıdır kadının.
2- Makulü düşünmeye çalışmak bazen rahatsız edici olabilir. Ben bunu göze alarak yine de makul olanı bulabilmek amacıyla bunu yapmaya girişeceğim. Birinci madde de söylediğim benim genel tavrımı belirleyici olsa da şu da var ne yazık ki: Benim için değil ama birçok erkek için kadın memesi bir cinsel haz objesidir. Kadınlar bu vücut organlarını bir cinsel haz objesi haline getirilmesini de getiren kültürel ortamı da değiştirmek istiyor olabilirler ama henüz bu değişim olmamıştır.
3- Bir erkek uçak seferinde bebeğini açık biçimde emzirmeye başlayan bir kadından rahatsız olabilir. Bu rahatsızlık kadına veya emzirmeye karşı olduğundan değil o kadına istemeden de olsa göz ucuyla baktığında aklına cinsel bir şeyler gelme ihtimaline duyduğu tepkiden olabilir. Ve o durum onu için kaldırabileceğinden daha fazla yük yüklemiş de olabilir üstüne.
4- Kadının istediği gibi davranmak ne kadar hakkıysa erkeğin de böyle bir duruma düşürülmemeyi isteme hakkı da vardır.
***
Yanlışsa lütfen birisi söylesin bana bebek emzirme çok özel, çok derin yakınlık içeren bir ilişki değil midir anne ile bebek arasında. Ben öyle sanıyorum eşime sordum o da öyle dedi. Dediğim gibi eğer yanlışsam fikrimi değiştirmeye son derece açığım. Ama eğer öyleyse kamuya açık yerlerde örneğin bir uçakta bunun açık biçimde herkesin gözü önünde yapılası, o çok özel ilişkinin doğasına aykırı değil midir?
Eğer böyleyse kadının memesini açmadan önce bebek ile kendisini olası gözlerden koruyacak ve bebeği serin de tutacak bir tül altında bunu yapması daha doğru olmaz mı acaba?
Bu yapılırsa hem kadının özgürlüğü korunur hem de erkek üzerinde baskı ortadan kaldırılır gibi geliyor bana.
***
Gelelim memenin bir cinsel haz objesi olması konusuna.
Dedim ya bu bende yoktur ama böyle olduğun inananlar da var bu bir gerçek.
Erkek beyni maalesef sadece memeyi değil kadının vücudunun hemen her organını çeşitli fetişlerle bir cinsel haz objesi yapmayı başarmıştır.
Kadınlar haklı bunu değişmesi gerekiyor. Ama bu değişim cinsel haz verebilecek organı daha fazla teşhir ederek yapılamaz. Bunun için beyinlerin terbiye edilmesi ve değişmesi gerekiyor.
Bu olurken bir süre bazı ara çözümlere ihtiyaç olacaktır.
Benim bu yazıda önerdiğim de bu tür bir ara çözümden ibarettir.
Özelikle kadın okuyuculardan gelebilecek öneri ve eleştirileri bekliyorum.
- Seçim sonucu neden böyle oldu?1 yıl önce
- Kitabın ortasından konuşuyorum ve diğer lüzumsuz seçim notları1 yıl önce
- Alevi tartışması1 yıl önce
- Dün bu yazıyı yazarken...1 yıl önce
- Mea Culpa1 yıl önce
- Post-modern seçimin yankıları1 yıl önce
- 'Cool'un büyük kaybı1 yıl önce
- Z Kuşağına güvenilerek siyaset yapılır mı?1 yıl önce
- Muhalif yazarları bekleyen büyük kriz1 yıl önce
- Cumhuriyet Müzesi halk yüzünden kapanabilir1 yıl önce