Sıcak Bölge'den panik notları-96 (Eylülde okulların açılması)

Birçok uzmanın dediğine göre okula dönmeleri çocukların yararına olacakmış. Çünkü evde zorunlu geçirilen dönemleri çocuklar verimli geçiremiyorlarmış, Üstelik online eğitim ile verilen eğitim çocukların ihtiyacı olacak eğitim düzeyini tam karşılayamıyormuş. Ayrıca okula dönme çocukların psikolojisini de güzel etkileyecekmiş. Okulla birlikte gelen sosyalleşmeler ve arkadaşlıklar çocuğun sağlıklı gelişmesi için kesinlikle gerekiyormuş.

*

Bütün bu uzman görüşleri iyi hoş da ama benim kafamda birkaç soru işareti var bu ortamda okulların açıklaması konusunda.

Ben ilk önce kafama gelen bu soruları sıralayayım da sonra üzerinde biraz daha kafa yorarız bunların.

Okulların açılması olasılığı ortaya çıkınca ben elimde olmadan şu soruları ve olası sorunları düşünmeye başladım:

*

Sorunları sıralamadan önce "Acaba çözüm Güney Kore’de yapıldığı gibi olabilir mi?" diye sormak istiyorum. Konu ile ilgili haber anlatılırken Kore'den bir sınıfın görüntüsü geldi ve ben de üzerinde belki düşünebilir diye fotoğrafını çektim.

Fotoya baktıktan sonra sorularımı sıralamayı sürdürebilirim:

1- Salgının kontrol altına alınması açısından öne sürülen olmazsa olmaz şartlar maskeli dolaşmak, sosyal mesafeyi korumak ve ayıca kişisel hijyene dikkat etmek de var.

Şimdi bir ilkokul veya ortaokulda çocukların hepsine düzenli maske taktırmak mümkün mü veya çocuğun çok olduğu bir ortamda onların sosyal mesafeyi koruma kuralına uymalarını sağlamak imkanı var mı? Okul ortamı, eğitim veren kurumlar olmanın yanı sıra, çocukların sosyalleşmesi ve arkadaşlıklar yaşayacağı alandır da. Zaten birçok uzman okulların açılmasını savunurken meselenin bu yönünü vurguluyorlar.

Ama çocuklar sosyalleşirken, arkadaşlık yaparken oyun esnasında heyecanlanıp birbirlerine yaklaşmaları olmayacak mıdır? Hangi uzman çocukların birbirine sarılmayacağını veya güreş tutmayacağını garanti edebilir.

Yani ben işin uzmanı değilim ama oğlan çocuk babası olarak çocukların olduğu ortamda sosyal mesafeye dikkat edilmesinin mümkün olmadığını biliyor ve düşünüyorum. Benim oğlum bu yıl üniversiteye başlıyor birkaç hafta önce lise arkadaşlarının verdiği iki veda partisine katılmadı. Gerekçesi de arkadaşlarının onun üstüne topluca atayıp güreş tutmayı çok sevmeleriymiş. Düşünün bunlar üniversiteye başlayacak yaşta çocuklar, yani yaptıkları işin tehlikesini düşünüp anlayacak yaştalar ama buna rağmen heyecanlarına teslim olabiliyorlar işte. Onların dikkate almadığı tehdidi ilkokul çağındaki bir çocuğun dikkate almasını nasıl bekleyeceğiz!

2- Tamam 'genç yaştakilerde hastalığın seyri çok daha yumuşak olabiliyor' deniliyor ama galiba her durumda bunun da garantisi olmayabiliyor. Ama neyse hastalığı gençlerin bağışıklık sistemlerinin gücü nedeniyle kolay atlattıklarını farz edelim. Peki ama bu durumda da virüsü kaptığı halde bunu semptom vermeden geçirmekte olan veya basit nezle olarak geçiren çocuğun bunu eve geldiğinde büyüklerine veya okulda hocalarına bulaştırma riski hiç mi yoktur?

OKUL ÇOCUK İÇİN Mİ YOKSA AİLELERİ İÇİN Mİ?

3- Uzmanlar okula dönmenin çocuklar açısından iyi olacağını söylüyorlar ama acaba okulların tekrar açılması çocukların mı yoksa ailelerin iyiliği için mi istenmektedir. Şurası da bir gerçek okullar aynı zamanda çalışmakta olan anne ve babalar açısından çocuklarını iş saatleri sırasında güvenli olarak bırakılabileceği yerler, bir anlamda kreşler olarak da fonksiyon görüyorlar.

Yani okullar olmadığı takdirde anne ve babaların ilave masraf yapmadan, bakıcı tutmadan işe gidebilmeleri mümkün değildir. Ailede çocuk bakımını üstlenebilecek bir büyük olmadığı takdirde anne ve babanın okullar olmadığında işe düzenli gidebilmeleri mümkün olmayacaktır.

Ekonominin yeniden normale dönmesinin gerektiği ortamda okulların açılması Amerika’da olduğu gibi, sadece bu nedenle isteniyor olabilir mi? Eğer durum böyleyse ekonominin iyiliği için hızla normalleşen Amerika gibi okulları da hızla açma yanlışına biz de mi düşeceğiz, peki o zaman ekonominin ihtiyacı için çocukların ve büyüklerin sağlığının tehlikeye düşürülmesinin sorumluluğunu üstlenebilmek mümkün mü?

Aklıma ilk başta gelen sorular bunlar gayet tabii ki daha bir çok soru da var ama bu üçüne baştan sağma cevaplar verilmeden önce okulları açmayı bence biraz daha düşünmek gerekiyor.

*

New York Belediye Başkanı kendilerinin yaptığı ankete göre velilerin yüzde 75’inin eylülde okulların açılmasını istediğini ve onların bu istediğinin de olacağını söyledi.

Veliler benim üstte verdiğim gerekçeyle istiyorlar okulların açılmasını. New York Belediye Başkanı da bence hızla karar almaya başlamaya çalışıyor ama iyi de yapmıyor. Çünkü New York bugüne kadar salgına karşı bütün başarısını yavaş ve temkinli kararlar almasına borçlu. Üstelik okulları açma yetkisi belediye başkanında değil bunu sadece vali yapabiliyor. Daha önce belediye başkanı yine okulları erken açmaya çalıştığında vali onu neredeyse azarlayarak engellemişti.

Okulların açılması konusunda New York’taki tartışmayı dikkatle izlemek gerekiyor çünkü bizim de bu tartışmadan öğreneceğimiz çok şey olabilir.

*

Önceki gün Alabama eyaletinden bir haber geldi. Bazı üniversite öğrencileri 'ilk önce kimin virüs kapacağı yarışması' yapmak için partiler düzenliyorlarmış. Benim oğlum da üniversiteye gideceğinden bu haberi doktor arkadaşıma yolladım o da bana "Merak etme her okulda böyle tipler olabilir her gencin böyle olduğunu göstermez bu" diye cevap yazdı.

Biliyorum bunu, örneğin benim oğlum bunu yapmaz kesinlikle ama ya bir arkadaşı yapmaya kalkışırsa bunu nasıl önleyeceğiz. Sonuçta delikanlı, içleri heyecanla dolu gençlerden bahsediyoruz burada. Onların her an düşünceli olmalarını bekleyemeyiz. Dolasıyla her düzeydeki okulların açılması konusunda Türkiye çok temkinli olmak zorunda.