Bekir Coşkun
Yaşlanma kendi başına berbat bir şey ama onu daha da berbat yapan yönlerden bir tanesi gün geçtikçe aynı ve yakın yaşlarda olan tanıdıklarınızdan gelen ölüm haberleri olabiliyor.
Meslek yaşamımın çeşitli aşamalarında aynı kurumda çalıştığım ve bu yüzden tanışıklığım olan Bekir Abi'yle hiç bir zaman yakın arkadaş olma imkanını bulamadık.
Bu yüzden onun gidişinden duyduğum üzüntüyü tam aktarabileceğim derecede duygusal bir yazıyı çok istesem de yazmıyorum.
"Sen onunla bu kadar yakın değildin bu kadar üzüldüğünü yazman da artık abartı oluyor" demelerinden çekindim.
Onun yerine arkadaşlarımın paylaştığı bir yazısından alıntı yaparak Ona hüzünlü vedamı yapmak istiyorum:
*
"Ayrılık mevsimidir bu aylar.
Her sene bu aylarda ben ‘ayrılık’ yazımı yazarım.
Her cümle sonunda noktalar, artık iki damla..
Hüzün günleridir..
Yaş gözden ayrılır…
*
Yaz aşklarında bu günlerde tenler ayrılır
Ne çok giden olur..
Ne çok el sallanır bu mevsimde..
O ne çok vedadır..
Bu mevsimde ne çok ‘Beni unutma' vardır….
*
Ayrılık mevsimidir bu aylar..
Aklında bir hüzzam şarkı…
Bir de ayrılıkların sızısı kalır.."
*
Bekir Abi'nin bu yazısı 28 Eylül 2014 yılında yayınlanmış. Şiir gibi yazardı yazılarını üstat. Onu çok özleyeceğim…
- Seçim sonucu neden böyle oldu?1 yıl önce
- Kitabın ortasından konuşuyorum ve diğer lüzumsuz seçim notları1 yıl önce
- Alevi tartışması1 yıl önce
- Dün bu yazıyı yazarken...1 yıl önce
- Mea Culpa1 yıl önce
- Post-modern seçimin yankıları1 yıl önce
- 'Cool'un büyük kaybı1 yıl önce
- Z Kuşağına güvenilerek siyaset yapılır mı?1 yıl önce
- Muhalif yazarları bekleyen büyük kriz1 yıl önce
- Cumhuriyet Müzesi halk yüzünden kapanabilir1 yıl önce