İran'daki son suikast CIA'nın 'Cenazecisi'nin işi gibi
Amerikan ulusal güvenlik camiasının eskiden çok önemli bir parçası olmakla kalmayıp daha sonra bu camiayı çok da yakından izleyen Amerikalı kaynağım İran’ın nükleer programının kilit isimlerinden Muhsin Fahrizade’nin suikast sonucu öldürülmesinin ilk bakışta klasik bir Mossad operasyonu gibi görülmesinin doğal olacağını ancak bu işin CIA’nin Black Ops (Karartılmış Operasyonlar) bölümünün başında olan ve CIA içinde bile adından korkularak bahsedilen Michael D’Andrea’nın da emretmiş olduğu bir operasyon olabileceğine dikkat çekti.
Ben bunu duyunca "Trump’ın iptal etmiş olduğu nükleer anlaşmayı Biden’ın canlandırmak istediği bir dönemde CIA neden öyle bir işe girişsin ki" diye sorduğumda şu cevabı aldım:
"Yönetim içinde İran ile ilişkileri daha yumuşatmak yanlısı olanlar ile sertlik politikalarının tavizsiz sürdürülmesinden yana olanlar arasında ciddi anlaşmazlık ve tartışma sürüyor. Yönetim içinde tekrar hakimiyet kurmak isteyen neokonların da İran’a sertlik yanlısı olduğu ve İsrail devleti le bağlantılı çalıştıkları biliniyor."
İLK BAKIŞTA MOSSAD İŞİ GİBİ AMA
Son suikast incelendiğinde bunun klasik bir Mossad operasyonu işretleri taşıdığı görülüyor. Mossad’ın suikastlarında o ülkenin kendi vatandaşlarını kullanarak özelikle arabayla seyahat etmekte olan hedeflerinin yanına motosikletli suikastçılarla yaklaşmayı ve suikastı yapmayı tercih ettiği biliniyor. Bu son olayda da bunun böyle olduğu bilgileri geliyor. (İlk gelen bilgi böyleydi ama daha sonra suikastçıların bir SUV ile yaklaştıkları bilgisi geldi) CIA ise özellikle Obama döneminden itibaren suikastlarını insansız hava araçları ile gerçekleştirmeyi tercih ediyor. Kasım Süleymani’yi de böyle öldürmüşlerdi. Ancak bu son suikast İran sınırları içinde olduğundan bu işi CIA yapmış olsaydı bile insansız hava araçları kullanamayacaktı çünkü İran sınırı içinde bunun kullanılması bir savaş nedeni olabilirdi. Şimdi ulusal güvenlik camiasında bu suikastın İran’ın sertlik politikası yanlılarının bastırmasıyla CIA tarafından sanki Mossad’ın işiymiş izlenimi verilerek yapıldığı konuşuluyor.
CIA’NIN 'CENAZECİ'Sİ
Amerikan devleti içinde İran’la ilgili sert tartışma sürerken eğer sertlik yanlıları gerçekten de deveye girip son suikastı düzenlettilerse bu işin yapılmasında hakkında kullanılan lakaplar arasında ‘cenazeci’ lakabı da olan kişinin hatırlanmasının doğru olacağı söyleniyor.
CIA içindeki en hassas işleri bile bilenlerin adını yüksek sesle söylemekten çekindikleri Michael D’Andrea adlı bir bölüm yöneticisi var.
CIA’nin Black Ops (Karartılmış Operasyonlar) adlı bir bölümü var. Bu bölümün yabancı ülkelerde düzenlediği suikast ve diğer illegal işleri CIA gibi gizlilik içinde çalışmakta olan bir örgütte bile gizli tutuluyor. Bunlardan Amerikan başkanları bile bazen ancak iş olup bittikten sonra haberdar edilebiliyor. Kaynağım bunun ABD başkanını yasal sorumluktan korumak için böyle olduğunu söyledi.
İşte bu bölümün başında bulunan Michael D’Andrea çalışanlarının 'Şirket' diye adlandırdıkları CIA içinde ‘Ayetullah Mike, Karanlık Prens veya Cenazeci' diye biliniyor.
Bölgemizden bir ülkeden olan karısıyla evlendikten sonra kendisi de Müslüman olan Michael D’Andrea’nın CIA’deki odasında sıkça namaz kılarken görüldüğü söyleniyor. Ne bu adamla ne de ailesiyle ilgili açık bilgi bulmak mümkün olamadığından büyük ihtimalle İran kökenli olan karısı nedeniyle İran takıntısı bulunan Michael D’Andrea’ya 'Ayetullah Mike’ denilmesinin nedeni de bu.
Bu son gerçekleşen suikastın onun bölümü tarafından yapılıp yapılmadığı büyük ihtimalle hiçbir zaman ortaya çıkmayacak.
Ama şu anda kesin olan sadece şu; Biden daha Beyaz Saray’a yerleşmeden bile önce yönetim içinde İran’a yönelik politika konusunda sertlik yanlıları ile yumuşama yanlıları arasındaki tartışma şiddetlenmiş durumda.
Yönetim içinde son günlerde hareketlenmiş olan neokonların da İsrail ile işbirliği içinde sertlik yanlılarından yana tavır aldıkları biliniyor. Ve bu ortam nedeniyle yeni başkanın İran yüzünden hayli başının ağrıyacağı söylenebilir.
- Seçim sonucu neden böyle oldu?1 yıl önce
- Kitabın ortasından konuşuyorum ve diğer lüzumsuz seçim notları1 yıl önce
- Alevi tartışması1 yıl önce
- Dün bu yazıyı yazarken...1 yıl önce
- Mea Culpa1 yıl önce
- Post-modern seçimin yankıları1 yıl önce
- 'Cool'un büyük kaybı1 yıl önce
- Z Kuşağına güvenilerek siyaset yapılır mı?1 yıl önce
- Muhalif yazarları bekleyen büyük kriz1 yıl önce
- Cumhuriyet Müzesi halk yüzünden kapanabilir1 yıl önce