(Soylu-Özdağ olayından sonra tekrar düşünmek gerekti) Mülteciler konusunda beynimizi eğitmeliyiz-2
22 Nisan tarihinde yazmış olduğum ‘Mülteciler Konusunda Beynimizi Eğitmeliyiz’ başlıklı yazımda "Bu konuda anlamlı bir tavır alabilmemiz ve insani değer yargılarını da dikkate alan tavırlar oluşturabilmemiz için mülteci meselesi hakkında kendi beynimizi eğitmeliyiz. İnsanın beynini eğitebilmesi için benim bildiğim tek yol edebiyattır. Çağımız mülteciler ve göçler çağı olduğundan her konuda olduğu gibi bu konuda da hayat kendi edebiyatını yarattı ve yaratmayı sürdürüyor" dedikten sonra, göçmenlerin yaşadıklarını edebiyatın ana konusu yapan örnekleri de verip, bunları okumanın bizim beynimizi eğiteceğini ve onlar hakkında daha insani, daha duyarlı davranmaya başlayabileceğimizi yazmıştım.
Bu yazının çıkmasından sonra toplumuzda göçmen meselesi daha da sert tartışılmaya başlandı. Hatta İçişleri Bakanlığı önüne giden Ümit Özdağ onu "Erkeksen aşağıya in" söylemi içinde kavgaya bile çağırdı.
Bu konunun neden bu kadar duygusal tartışıldığını gayet tabii ki anlıyorum. Ancak konu hakkında tarafların birbirine karşı sertliği arttıkça ilk yazımı tekrardan okumak ihtiyacı hissettim.
İlk yazının konusu edebiyat olduğundan edebiyat ise doğası gereği insana dair olaylara daha yumuşak, düşünceli daha sakin yaklaşmak durumunda olduğu için adını verdiğim kitaplarda göçmenlerin hayatı da o şekilde yazılmıştı. Beynimizi edebiyatla eğitirsek o ilk yazıdaki sonucum bizim yaklaşımımız da bu şekilde olmalıydı şeklindeydi.
Ama konuya yaklaşımımda bir tarafın eksik kaldığı duygusu içimi rahatsız etmekteydi. Bunun ne olabileceğini sorgulamak için de konuyu tekrar ele almam gerektiğini düşünerek bu konuyu tekrar yazdım.
- Seçim sonucu neden böyle oldu?1 yıl önce
- Kitabın ortasından konuşuyorum ve diğer lüzumsuz seçim notları1 yıl önce
- Alevi tartışması1 yıl önce
- Dün bu yazıyı yazarken...1 yıl önce
- Mea Culpa1 yıl önce
- Post-modern seçimin yankıları1 yıl önce
- 'Cool'un büyük kaybı1 yıl önce
- Z Kuşağına güvenilerek siyaset yapılır mı?1 yıl önce
- Muhalif yazarları bekleyen büyük kriz1 yıl önce
- Cumhuriyet Müzesi halk yüzünden kapanabilir1 yıl önce