Takipde Kalın!
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
Gündem Ekonomi Dünya Spor Magazin Kadın Sağlık Yazılar Teknoloji Gastro Video Stil Resmi İlanlar

Ya ben başka bir ülkede yaşıyorum…

Ya da iki lafından biri; "Karantina olmazsa virüs yayılımı hız kesmez. En az 2 hafta eve kapanalım. 2 haftayla da kimse batmaz!" diyenler başka bir ülkede…

Geçen gün ancak paketleme şartı ile hizmet vermesi istenilen restoran, lokanta, kafeteryalarda çalışanların yani yiyecek/içecek sektörünün isyanını dile getirmeye çalıştığım yazıyı anımsarsınız herhalde.

Değerli okurlarım…

O yazıdan sonra gelen e-mailleri, Twitter başta olmak üzere Facebook, İnstagram’da sahip olduğum sosyal medya hesaplarımda yazımın altına yapılan yorumları paylaşsam…

Herhalde birkaç aylık yazı dizisi çıkar.

Böylesi bir kısıtlamada dahi bir sektör adeta can çekişiyor ve o sektörün emektarlarından; "Korona morona umurumda değil! Çocuklarım aç kalacağına bıraksınlar Korona’dan geberelim!" sesleri yükseliyorsa…

Tasavvur bile edemiyorum 2 haftalık tam bir karantina kararının nasıl bir reaksiyona neden olacağını!

O nedenle de anlayamıyorum ısrarla "Kapanalım da… Kapanalım" şeklinde feveran eden insanları.

Kapanalım eyvallah.

Virüsün yayılımının düşmesi için en az 2 hafta bir kez daha evlere hapsolalım tamam.

Tuzu kuru bizler için hiç sorun yok!

Kapanırız evlere ve otururuz televizyon karşısına…

Gündüz laptoplar önümüzde varsa işimizi yaparız.

Akşama da patlatırız mısırları…

Açarız Netflix’i…

Ohh…

Ne güzel dünya!

"Vız gelirsin bize, tırıs gidersin Koronaaa" kahkahaları ile keyfimize bakarız.

Peki kardeşim…

Gündelik temizliğe gittiği evden aldığı parayla akşam çocuklarına sofra hazırlayanlar ne yapacak?

"Günde 10 araba yıkarsam akşam eve boş gitmem" derdinde olan gariban emekçi ne olacak?

Ya da hayatını ayakkabı, pantolon, etek, gömlek tamir ederek idame ettirmeye çalışanlar…

Çoğu SGK’sız çalışan kuaför salonlarındaki çıraklar…

Günlük sattığı simitle hayat mücadelesi verenler ?

Daha sayamadığım milyonlarcası…

Ne olacak bu insanlar söyler misiniz?

Sizin tuzunuz kuru da bas bas bağırıyorsunuz kapanalım diye.

Bu tuzu kuru olmayan ve hatta tuzu bile olmayan gariban ne yapacak?

Yetkililere; "Kapanalım derhal!" diyorsunuz madem.

Zahmet olmazsa aynı yetkililere; "Ama tabii bir Almanya, Kanada, Fransa gibi sosyal devlet olma sorumluluğunuzu da yerine getirmeniz şart! Vatandaşı koronadan koruyalım derken hayatını geçindirmek için sokağa çıkmaktan başka şansı olmayan milyonlarca insanı da yokluğa, açlığa mahkum etmeyeceksiniz! O insanların kapanma döneminde sorumluluğunu almak da sizin birincil göreviniz!" der misiniz lütfen!

Şurada Paylaş!
Yazı Boyutua
Yazı Boyutua
Diğer Yazılar