Cumhur İttifakı neden Kılıçdaroğlu'nun aday olmasını istiyor?
CHP’nin Balıkesir mitinginin yankıları devam ediyor.
Mitingi bizzat yerinde izleyen gazeteci arkadaşlarımıza göre bayağı coşkulu geçmiş halkla buluşma.
Ekranlardan da yansıyan öyleydi zaten.
CHP’ye gönül verenler gerçekten bu seçimin kazanılmasını arzu ediyor.
Ve ciddi ciddi 20 yıllık AK Parti iktidarının artık sonuna geldiğini düşünüyor.
Bana göre de AK Parti iktidara geldiği günden bu yana ilk kez kaybetmeye bu kadar yakın.
Ancak asla; "Kesin kaybettiler, gidiyorlar!” da diyemem.
Çünkü evet çekirdek seçmeni dahil AK Parti’ye oy verenler ekonomik daralmadan ötürü çok öfkeliler iktidara ama bu, önümüzdeki seçimde kesin kaybedecekler manasına da gelmiyor.
Yani muhalefetin sandığı gibi çantada keklik filan değil hiç bir şey.
Hala kazanma ihtimali var AK Parti’nin.
Çünkü kısmen dahi olsa işleri yoluna koyması durumunda seçmeninin geri dönme olasılığı kuvvetli.
Kesin olarak iktidarı kaybettiğini iddia eden araştırma şirketleri neye dayanarak böyle bir iddiada bulunuyorlar bilmiyorum ama ben bizzat yaptığım vatandaşla sohbetlerimde böyle bir durum göremiyorum.
Geçen hafta Çanakkale idim mesela.
Bayramiç ilçesinde vatandaşın nabzını yoklamak için epeyce bir gezindim.
(Ve o yoklamalarımda da özellikle geçmişte AK Parti’ye oy vermiş seçmeni yakalamaya çalıştım.)
Yukarıda dediğim gibi…
Başta enflasyon ve ona bağlı olarak had safhaya varan hayat pahalılığına karşı aşırı bir tepki var.
Sohbete kızgınlıkla; “Vermeyeceğim bu seçimde” diyerek başlayan seçmene; “Peki ekonomide düzelme olursa… Seçime doğru işler yoluna girerse ne yaparsın?” sualini yönelttiğim anda hemen bir yumuşama oluyor ve tabii cevap; “O zaman tabii veririm yine” oluyor.
Bu bir boyutu işin.
İkinci boyutu ise muhalefetin adayının kim olacağı konusu.
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun aday olmayı kafaya koyduğunu zaten biliyorduk.
Bu Balıkesir mitingiyle daha da netleşti.
Ancak üzülerek söylüyorum ki…
Kemal Bey adı geçen adaylar arasında kazanma şansı en az olan isim.
Niye bilmiyorum. Bir zamanlar solun kalesi olarak bilinen Çanakkale gibi bir ilde bile çeşitli sebeplerden ötürü ismine bir alerji var.
Ha… Aday olması durumunda CHP seçmeni yüzde 100 kendisini baş tacı edecektir.
Ondan hiç şüphem yok ama sorun şu ki, Cumhurbaşkanlığını kazanması için gerekli olan yüzde 51 için sadece CHP seçmeninin oyu yetmiyor.
Üzerine en az yüzde 26’lık bir oran lazım.
Nasıl olacak peki bu?
Diyecek ki bazıları; “Ee zaten 6’lı masa ne için? Bu 26’lık oranı tamamlamak için değil mi? Sorun ne?”
Sorun şu değerli okurlarım…
Edindiğim bilgiler, kulisler, aldığım havaya göre 6’lı masadakilerin bir kısmı Kılıçdaroğlu’nun adaylığına sıcak değil.
Yani Kemal Bey adayım dediğinde… Ki, diyor gibi de zaten…
6’lı masa diye bir şey olmayacak.
Bakmayın şimdi renklerini belli etmediklerine.
Nihayetinde siyaset yapıyor hepsi de.
Son ana kadar herhangi bir yorumda bulunmazlar, herhangi bir tavır almazlar ama son anda o masadan birileri; “Biz hiçbirimiz aday olmayalım. Bu masanın dışında bir aday gösterelim” diyecektir.
Ne olacak peki o zaman?
Kılıçdaroğlu ısrar ederse o masa dağılacak.
Ve bir değil, birkaç aday çıkacak.
Ve düne kadar aynı masada oturup karanlıkta olduğunu düşündükleri memleketi aydınlığa çıkartmaya çalışan liderlerin rakip olup, sahada birbirlerine salvo yapmaya başlaması durumunda da seçmenin psikolojisi darmadağın olacak.
Çünkü büyük bir hayal kırıklığına yol açacak o tablo.
Lütfen kendiniz tahlil edin bu durumu…
Bu arada önemli bir noktaya daha dikkat çekeceğim.
Bilindiği üzere 6’lı masadan nasıl bir profilde aday gösterilmesi gerektiğini yazmış ve CHP’nin elinde İlhan Kesici ve Hurşit Güneş gibi iki bomba isim olduğunu ve bu isimlerin masaya götürülmesi durumunda kesinlikle karşılık bulacağını bir tez olarak öne sürmüştüm.
O yazım epeyce ses getirdi.
Ancak şöyle de enteresan bir şey oldu.
Hem CHP’den hem de AK Parti’den tepki geldi.
Tabii ki CHP’liler, artık yola çıkmayı kafaya koymuş Kılıçdaroğlu’na rağmen hala birilerini alternatif olarak düşünüp, kamuoyuyla paylaşmama sinirlenmişti.
Ona eyvallah da…
AK Partililerin derdi ne peki?
“Kesici’den önce Temel Bey ve Ahmet Bey’i masadan atalım!” yorumumdan sonra arayanlardan biri…
Ki, hala partide etkin bir isim.
Aynen şu yorumu yaptı değerli okurlarım…
”Bence haksızlık yapıyorsun. Adaylık Kılıçdaroğlu’nun anasının ak sütü gibi helal çünkü.Tam iktidara bu kadar yaklaşmışken neden altın tepside sunsun adaylığı başkasına? Aday olmak zorunda artık. Kaldı ki Millet İttifakı’nı o kurdu. 6’lı masa onun fikri. Birbirine benzemez partileri bir masaya oturtarak çok tarihi bir siyasi projeye imza attı. Bu kadar çaba veren bir lider neden aday olmasın? Siyaseten bunu yapmazsa kendini bitirir Kemal Bey. Bir daha ne zaman aday olacak? Şu an 73 yaşında. Bir 4 yıl daha mı bekleyecek! Bu son şansı.”
İktidara yakın bir meslektaşım ise espriyle karışık; “Mikserlik yapma Sevilay! Karıştırma ortalığı. Bırak aday Kemal Kılıçdaroğlu olsun işte. Bulandırma suları!” diyerek aklınca ayar çekmeye kalktı.
Özetle…
İktidar sahada rakip olarak kesinlikle Kemal Kılıçdaroğlu’nu aday görmek istiyor.
Ve bence bunun olabilmesi için de ellerinden geleni yapıyorlar.
O nedenle Kılıçdaroğlu’nun aday olması halinde yüzde 100 kazanabileceğini gösteren bazı anketlerin…
Ya da bizzat Kemal Bey’e gidip; “Lütfen aday olun! Sizden başka ümidimiz kalmadı. Bizi aydınlığa ancak siz çıkarabilirsiniz” diyerek gaz verdiği iddia edilen bazı üst düzey bürokratların, iş adamlarının ve akademisyenlerin filan…
Samimi işler olduğunu düşünmüyorum.
- Hoşçakalın…1 yıl önce
- Depremzede seçmenle ilgili tuhaf bir durum var1 yıl önce
- İnce'nin cevaplamasını istediğim soru şu!1 yıl önce
- Seccade…1 yıl önce
- Akşener ne yapsaydı?1 yıl önce
- Bu seçim ertelenmeliydi!!!1 yıl önce
- Hatay ve gerçekler…1 yıl önce
- Salgın tehdidi1 yıl önce
- Hayat devam ediyor rezilliği!1 yıl önce
- Size bir maliyet hesabı çıkardım1 yıl önce