Zeliha Sunal ile Yücel Karakuş, 'Karaağaç'ı yeniden yorumladı
Zeliha Sunal ile Yücel Karakuş, Sezen Aksu'nun 'Karaağaç' adlı şarkısını yeniden yorumlamak için bir araya geldi
Sözü ve müziği Sezen Aksu'ya ait 1990'lı yılların özgün şarkılarından 'Karaağaç', Zeliha Sunal ile Yücel Karakuş yorumuyla yayınlandı.
Şarkıcı kimliğinin yanı sıra uzun yıllardır gönüllü atık savaşçısı, çevre aktivisti Zeliha Sunal ile yine şarkıcı kimliğinin yanında, akademisyen ve iş güvenliği uzmanı Yücel Karakuş'u bir araya getiren çalışmanın düzenlemesi Karakuş'a ait. İkilinin ilk çalışması 'Karaağaç'ın klibi, Yücel Karakuş yönetmenliğinde, Zeliha Sunal'ın evinin otoparkında çekildi.
Sezen Aksu'nun 'Karaağaç' şarkısını tekli olarak yayınladınız. Bir araya nasıl geldiniz? Yeni teklide kimlerle çalıştınız?
Zeliha Sunal: Yücel Karakuş ile 'Sıfır Atık' için projeler yaptığım Akademi Çevre CEO'su Uğur Işık vasıtasıyla tanıştık. Çevreyle ilgili çalışmaları olan bir müzisyen olduğu ve anlatacak çok şeyimiz olduğu için bir araya gelmeye karar verdik. Pandemi şartlarında ön çalışması çevrim içi yapıldı. İki farklı şarkı yapma kararı aldık. İlkinde Sezen Aksu'nun şarkılarından birini farklı seslendirmek istiyordum. Upuzun listeden 'Karaağaç' şarkısı Yücel'in seçimiydi. İleriki dönemde yayınlanacak yeni şarkı ise günümüzün en önemli konusu iklim değişikliği üzerine, bestesi Yücel Karakuş'a, sözleri bana ait olan 'Üzgünüm Çocuk' olacak. En yoğun salgın döneminde beraber çalışma kararı aldığımız için 'Karaağaç'ta düzenlemeyi Yücel kendi stüdyosunda yaptı. Enstrüman çalan arkadaşlarımız bile evlerinden kayıt yaparak katıldılar. Ben de Yücel'in benim için sterilize ettiği stüdyoda kısa bir sürede okumak zorunda kaldım. İşin kalanını Yücel'in yetenekli ellerine bıraktım.
Yücel Karakuş: 'Karaağaç' bir pandemi şarkısı ve kaydı oldu. Enstrüman çalan arkadaşlarımız konusunda çok hakim ve önemli müzisyenler. Basgitar ve elektrik piyanoda Birkan Şener, elektrogitarda Doğukan Aydın yer aldı. Parçanın mix ve mastering'i Tarık Ceran'a, fotoğraflar Can Acuner ve Ali Eşitmez'e ait.
Zeliha Hanım, siz uzun yıllardır gönüllü atık savaşçısı, çevre aktivistsiniz, projeler gerçekleştiriyorsunuz. Pandemi döneminde insanlar evlerine kapandıklarından, bu durumun çevre adına söylendiği kadar olumlu gelişmeleri oldu mu?
2013'ten bu yana 'Ambalaj Atıkları Çöp Değildir' mottosuyla başlayan yolculuğum son hızla devam ediyor. Pandemi dönemi hijyen adına tek kullanımlık plastiklerin, maske ve eldivenlerin kullanımının arttığı bir dönem. Geri dönüştürülemeyen milyonlarca maske, ıslak mendil, kağıt peçete, pet şişe su, kolonyalı tek kullanımlık mendil, paketli kürdan, karton ve plastik bardaklar, sipariş verdiğimiz yüzlerce koli ve içinden çıkan paketleme malzemeleri yüzünden bir çöp deryasına düştük. Evde bunları ayırmaya üşendiğimiz için de gittikçe artan bir atık yükü de oluştu. Hem ekonomiye zarar verdi hem de plastik ham madde kullanımını arttırdı. Ayrıca toplu araç kullanımları azaldı. Trafikte araç sayısı arttı. En güzel tarafı ise doğa kendi kendine kaldı ve yenilenme sürecine girdi. Daha az kirli hava, daha yeşil alanlar oluşsa da fazlaca tükettiğimiz su bizim 2040 yılında yaşayacağımızı öngördüğümüz 'Temiz Su Krizi"ne daha çabuk yaklaştırdı. Yazın bunu daha fazla hissedeceğiz.
Pandemi döneminde sahnelerden oldukça uzak kaldınız. Süreç sizin açışınızdan nasıl geçiyor? Önümüzdeki dönemle ilgili öngörüleriniz neler?
Son sahne çalışmamı 10 Mart 2019'da yapmıştım. 11 Mart 2020'de kapanmalar başladı. O tarihten bu yana yeni normale nasıl adapte olabiliriz diye farklı çalışmalar yapıyorum. Sevgili Mine Mucur ile beraber evden konser verebileceğimiz minik bir trio oluşturduk ve çevrim içi kongrelerde sohbetli konserler verdik. YouTube kanalım Handcraft TV çekimleri yaparak evden çıkan atıkları değerlendirme videoları yaptım. POPSAV Yönetim Kurulu'nda görev aldığım için onlarla ihtiyaç sahibi müzisyenler için, Nisan ayında 70 sanatçının katıldığı 3 günlük bir konser serisi yaptık ve sonrasında hükümetin yaptığı müzisyen yardımları için de çalıştık. Çeşitli çevrim içi konferanslar, webinarlara katıldım. Türkiye Sigarayla Savaş Derneği'nin bağımlılıkla mücadele kapsamındaki çalışmalarına moderatörlük yapmaya devam ediyorum. Önümüzü göremiyorum şimdilik. Yurt dışındaki meslektaşlarımız müzikte normalleşmeyi 2022 sonu olarak tarih belirlemişler. Ben de aynı fikirdeyim. Hayatımızı nasıl kazanacağız bilemiyorum.
Bundan sonra yine ikili olarak çalışmalarınızın devamı gelecek mi?
Zeliha Sunal: Önümüzdeki günlerde bestesini Yücel Karakuş‘un yaptığı ve sözlerini benim yazdığım iklim değişikliği ve küresel ısınma dikkat çeken 'Üzgünüm Çocuk' şarkısı ÇEVKO (Çevre Koruma ve Ambalaj Atıklarını Değerlendirme Vakfı) tarafından yapılacak tüm etkinliklerde kullanılmak üzere tamamlandı. Çok özel bir çalışma oldu. Doğru sözleri ve melodileri bulabilmek için aylarca uğraştık. İki şarkılık projemizi tamamlamış oluyoruz ama bizim çalışmalarımızı beğenirlerse neden olmasın? Ben Yücel Karakuş ile çalışmaktan çok keyif aldım.
Yücel Karakuş: İki şarkılık projemizde ben kendi adıma çok keyif aldım, çok eğlendim. Zeliha Sunal ile çalışmak çok keyifli. İkimiz de çok üretkeniz. Başka projeler için bir araya gelmeyi ben çok isterim.
Bugünlerde siz neler dinliyorsunuz?
Zeliha Sunal: Yaklaşık 4 bin şarkıdan oluşan repertuvarımı tekrar tekrar dinliyorum unutmamak için. Müzik nankördür, tekrarlamazsan unutursun.
Yücel Karakuş: Müziğin çok farklı kollarında çalışmalar yapıyorum. Beste yapmak, şarkı sözü yazmak, gitar ve bağlama çalıyorum. İlerleyen dönemde yayına girecek 8 eserimin aranjeleri bitti. Bolca şarkıları dinleyip aranjelerinde son aşamaya getiriyorum. Başka müzisyen arkadaşlarımın bestelerinin kaydı, aranjesi ile çok yoğun ilgileniyorum. Bu aralar en çok İkilem, Sakiler, Pinhani dinliyorum. Ayrıca rap müzik türünde Gazapizm, Türk halk müziği türünde Erdal Erzincan en çok dinlediklerimden.