3600 ek göstergede kapsam genişletilecek

Konu önceki gün TBMM Genel Kurulu’ndaki Çalışma Bakanlığı bütçe görüşmelerinde de gündeme geldi. İYİ Parti Milletvekili İsmail Koncuk, 3600 ek göstergeden dört meslek grubunun yararlandırılıp diğerlerinin yararlandırılmadığını, kamuda hiyerarşik dengenin bozulduğunu, imama verilirken onun üzerinde görev yapan şefe, müdürlerin üzerinde olan uzman personele verilmediğini söyledi. Koncuk, çözüm yolunun dört yıllık fakülte mezunu, üniversite okumuş herkesin 3600 ek gösterge kapsamına alınması olduğunu belirtti.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin eleştirileri yanıtlarken, ek gösterge düzenlemesinin başlangıçta 4 meslek grubunu kapsadığını, genişleterek yaklaşık 6 milyon kişiyi kapsama aldıklarını söyledi. Bunun Türkiye’nin son yıllarda yaptığı en köklü sosyal düzenleme olduğunu belirten Bilgin, Koncuk’un dile getirdiği eleştirilerin kendilerine de iletildiğini, kamu çalışanlarının AK Parti Grup Başkanı İsmet Yılmaz ile görüştüklerini kaydetti. Bilgin, “O konu da bizim gündemimizde, onunla ilgili de bir çalışma yapıyoruz, ümit ediyorum onu da Meclisimize takdim edeceğiz” dedi.

TAŞERONDAN KADROYA GEÇEN İŞÇİLERE KADRO HAKKI VERİLECEK Mİ?

Taşerondan kadroya geçen işçilerden biriyim. Üzerinden dört yıldan fazla zaman geçmiş olmasına rağmen taşeron kadroya geçenlere tayin hakkı verilmediği için evli olmama rağmen eşimle ayrı yaşamaktayım. Yıllardır çocuklarımdan ayrı hafta sonları eşimin yanına giderek hayatımızı sürdürüyoruz. Eş durumu tayini hakkı verilmesini istiyoruz. (Levent E.)

Taşerona bağlı işçilerin sorunları maalesef taksit taksit çözülüyor. Yıllar süren mücadelenin ardından kadroya alınan taşeron işçilerin tayin ve terfi hakları bulunmuyor, eş durumundan dahi tayin yaptıramıyorlar. Asgari emeklilik koşullarını yerine getirenler re’sen emekli ediliyorlar. Konuyu defalarca gündeme getirdik. Zorunlu emeklilikten kurtulmaları konusunda ilk olumlu sinyal geldi. Çalışma Bakanı Bilgin, 696 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile taşerondan kadroya geçirilen işçilere uygulanan zorunlu emeklilik şartını ortadan kaldıracaklarını, isteğe bağlı olarak yasal sınırda çalışabilecekleri süre kadar çalışabileceklerini söyledi. Şimdi sıra bu işçilerin eş durumu, sağlık gibi haklı sebeplerle tayin ve terfi hakkının verilmesine geldi. Umarız bu konudaki haklı taleplere de kulak verilir.

STAJ SİGORTASI EYT YASASI İLE SİGORTA BAŞLANGICI SAYILACAK MI?

1980 doğumluyum. 2003 yılında askere gittim, yedek subay okulunun ardından Şubat 2004’te asteğmen olarak görev yapmaya başladım. Mart 2005 tarihinde de 4A’lı olarak sigorta girişim yapıldı. Mevcut şartlarda emeklilikte 60 yaşa tabiyim. EYT yasası kapsamında öğrenmek istediğim hususlar var. Lisede iki yaz döneminde kurumsal bir işletmede staj yaptım. EYT yasası ile bu staj döneminin sigorta başlangıcı sayılması konusunda bir düzenleme olacak mı?

Ayrıca 1999 Haziran ayından itibaren iki ay, götürü kaynak işi yapan bir işletmede çalıştım. Bu çalışma için sigorta kaydım olmadı ve ücretleri elden aldım. Bu çalışmam Eylül 1999 tarihinden önce olduğu için önemli. Bunu sigorta başlangıcı olarak saydırabilir miyim? Asteğmenlik süremi birleştirmek için bir şey yapmalı mıyım? (Özgür B.)

Emeklilikte yaşa takılanlar düzenlemesi ile ilgili çalışmaların pazartesi günü yapılacak kabine toplantısında büyük ölçüde netleşmesini bekliyoruz. Ancak, şu ana kadarki açıklamalarda, staj sigortasının sigorta başlangıcı sayılacağına ilişkin hiçbir ışık yanmadı.

Götürü iş yapan işletmede 23 sene önceki sigortasız çalışmalarınız ile ilgili hizmet tespiti davası açabilmek için 5 yıllık hak düşürücü süre dolmuş bulunuyor. O tarihte işverence size ilişkin SSK’ya işe giriş belgesi, prim hizmet belgesi gibi bir evrak sunulmuş veya sigortasız çalışmanın hemen ardından sigortalı çalışmış olsaydınız hak düşürücü süre uygulanmadan hizmet tespiti davası açabilirdiniz.

Asteğmenlik süreniz için hizmet birleştirmesi yaptırmanıza gerek bulunmuyor. Sosyal Güvenlik Kurumu otomatik olarak birleştirme işlemini yapıyor. Emeklilik dilekçesi vereceğiniz tarihe kadar birleştirme yapılmaz ise o zaman başvuruda bulunabilirsiniz.

SİGORTALI ÇALIŞMA ÖNCESİ ASKERLİK BORÇLANMASI HER ZAMAN FAYDALI MI?

Askere 1998 Kasım ayında gittim. 23 Mayıs 2001 tarihinde sigorta girişim yapıldı. Askerlik borçlanması yapmamın bana bir faydası olur mu? (Ahmet Y.)

Vatani görevini askere gitmeden önce yapanların sigorta başlangıç tarihi, askerlik borçlanması yaptıkları gün kadar geri çekilir. Askerliğini sigortalı çalışmaya başlamadan sonra yapanların borçlanma süreleri ise sadece prim günlerine eklenir.

Sigorta başlangıç tarihinin öne çekilmesi her zaman erken emeklilik anlamına gelmez. 23 Mayıs 2001 tarihinde değil de 8 Mart 2001 tarihinde sigortalı çalışmaya başlamış olsaydınız askerlik borçlanması ile EYT kapsamına girerdiniz ve erken emekli olabilirdiniz. 8 Mart 2001 tarihinden sonra çalışmaya başlayanlar askerlik borçlanması ile emeklilik yaşını öne çekemiyorlar. Dolayısıyla bu tarihten sonra sigorta girişi olanların prim günleri eksik değil ise askerlik borçlanması yapmaları gerekmez. Yapacağınız askerlik borçlanmasının size hiçbir faydası olmaz.

EMEKLİ AYLIĞINI ARTIRMAK İÇİN TAVANDAN BORÇLANMA YAPMAK FAYDA SAĞLAR MI?

Sigorta girişim 02.01.1999. Askerliğimi sigortadan önce 8 ay kısa dönem yaptım. Şu an emekli olsam 8000 TL civarı maaş alacağım. Sekiz aylık askerlik dönemimi tavandan borçlansam maaşım ne kadar olur? Çünkü bana maliyeti 120.000 TL civarında. Buna değer mi değmez mi? (Yıldırım E.)

Askerlik borçlanmasını asgari ücret üzerinden yapanlar günlük 69 TL, 8 ay için de 16 bin 565 TL öderken, tavandan prim yatıranlar günlük 517,68 TL, 8 ay için de 124 bin 242 TL öderler. Tavandan ödeme yaptığınız takdirde emekli aylığınız bin lira artarsa yatırdığınız parayı 10 yılda geri alabilirsiniz. Yatırdığınız paranın alternatif getiri maliyetini de dikkate almalısınız. Prim günü eksik değil ve emeklilik yaşını öne çekmeyi sağlamıyor ise sadece emekli aylığını artırmak için borçlanma yapmak avantajlı değil. Bu tür borçlanmaların bazı durumlarda emekli aylığını azaltıcı etki yarattığı da olabiliyor.