Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Sağlık Akciğer kanserinin sık görülen türlerine yakalanan kadınların yaklaşık yüzde 16’sı hiç sigara içmemiş | Sağlık Haberleri
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Uzmanlar tütün ve tütün ürünlerinin yaygın kullanımı ile çevresel faktörlerin akciğer kanseri vakalarında artışa neden olduğunu söylüyor. Bu kanser türü erkeklerde ve kadınlarda kansere bağlı ölümlerde ikinci sırada yer alıyor. Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Özkan Demirhan, akciğer kanserinde kadın ve erkekler arasında bazı değişiklikler görüldüğüne dikkat çekerek “Akciğer kanserli kadın hastalar, akciğer kanserli erkek hastalara göre farklı özelliklere sahiptir. Yaşam tarzı seçimleri, çevre ve/veya biyolojik nedenlerden dolayı kadınların sigarayla ilişkili olmayan akciğer kanserine yakalanma olasılığı daha yüksektir. Dikkat çekici bir başka nokta da kadın akciğer kanserli hastaların tedaviye daha iyi yanıt vermeleridir” diyor.

        REKLAM

        KADINLARDA ARTIŞ VAR

        Son yıllarda yapılan araştırmalar kadınlarda akciğer kanseri oranının arttığını, erkeklerde ise az da olsa düşüş olduğunu gösteriyor. Aynı araştırmalar akciğer kanserli kadınların bazılarının hiç sigara içmediğine işaret ediyor. Hiç sigara içmemiş kadınların akciğer kanserine yakalanma olasılığının, hiç sigara içmeyen erkeklere göre iki kat fazla olmasına karşın genel vaka sayılarında bir değişiklik olmaması dikkat çekici bulunuyor.

        ERKEK HASTALIĞI OLMAKTAN ÇIKTI

        Uzun süredir akciğer kanserini “erkek hastalığı” olarak değerlendiren veriler, günümüzde durumun böyle olmadığını kanıtlıyor. Son yıllarda kadın akciğer kanseri vakalarında artış olması da bu gerçeğe işaret ediyor. Erkeklerde akciğer kanseri oranları minimal düzeyde düşüp sabit kalsa da genel akciğer kanseri vakalarında bu durumun aksine artış görüldüğü belirtiliyor.

        ABD’DEKİ YENİ TEŞHİSLERİN YÜZDE 50’Sİ KADIN

        Günümüzde Amerika Birleşik Devletleri'ndeki yeni teşhislerin yaklaşık yüzde 50’sinin kadın olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Özkan Demirhan, “Kadınlarda en sık görülen kanser türü meme kanseri olmasına rağmen en sık ölüm nedeni olan kanser türü akciğer kanseri” diyor ve devam ediyor; Sigara içmek akciğer kanserinin bir numaralı nedeni olsa da en sık görülen akciğer kanseri türlerine yakalanan kadınların yaklaşık yüzde16' sının hiç sigara içmemesi dikkat çekici. Bunun yanında daha önce sigara içen kadınlarda akciğer kanserinin ortaya çıkma olasılığının daha yüksek olduğunu biliyoruz.”

        REKLAM

        KADINLARDA DAHA GENÇ YAŞTA GÖRÜLÜYOR

        Akciğer kanseri kadınlarda erkeklere göre daha genç yaşta ortaya çıkıyor ve genç erişkinlerdeki akciğer kanserlerinin neredeyse yarısı kadınlarda görülüyor. Araştırmalar 30 - 54 yaş arası yetişkinler arasında kadınların akciğer kanserine yakalanma olasılığının erkeklerden daha yüksek olduğunu ve insidans oranındaki bu değişikliğin sigara içme davranışlarındaki farklılıklarla açıklanamadığını gösteriyor.

        AKCİĞER KANSERİNİN TİPLERİ

        Akciğer kanseri hücre tipi olarak küçük hücreli dışı akciğer kanseri (%85) ve küçük hücreli akciğer kanseri (%15) olmak üzere 2 gruba ayrılıyor. Küçük hücreli akciğer kanserine çoğunlukla erkeklerde rastlanıyor ve kadınlarda daha az görülüyor. KHDAK alt hücre tiplerinde de kadın erkek arasında hücre tipi farklılığı bulunuyor. “Adenokarsinom” kadınlarda en sık görülen hücre tipi olarak belirtiliyor ve genellikle akciğerlerin “perifer” denilen dış kısımlarındaki dokuda görülüyor. Diğer hücre tipleriyle ise daha nadir karşılaşılıyor.

        HASTALIKTA KADIN ERKEK FARKI

        Akciğer kanseri genelde her iki cinste ortak belirtiler verse de iki cinsiyet arasında farklılık gösterebiliyor. Bunun nedeninin, erkeklerin ve kadınların, her birinin kendi semptomlarına neden olan farklı KHDAK türlerine karşı duyarlı olmaları olduğu belirtiliyor. Nedenlerden biri de vücudun farklı tepki vermesine neden olan biyolojik farklılıklarla ilişkili görünüyor.

        REKLAM

        Erkeklere skuamöz hücreli karsinom tanısı konma olasılığı daha yüksek olduğu için kanserin en erken belirtileri genellikle kronik öksürük, balgam çıkarma ve kanlı balgam çıkarma gibi ana hava yollarındaki problemlerle ilişkili oluyor. Kadınlarda akciğer kanserinin ilk belirtileri, sıklıkla akciğer adenokarsinomunun belirtileri olarak görülüyor. Bu tümörler genellikle akciğerlerin çevresinde, ana hava yollarından uzakta oluştuğu için öksürük daha geç görülüyor. Diğer belirtiler standart akciğer kanseri belirtileri olarak sıralanıyor. Eforla gelen nefes darlığı, halsizlik, sırt veya omuz ağrısı, hastalık ilerledikçe ek semptomlar olan balgam çıkarma, kanlı balgam çıkarma veya kronik öksürük, hırıltılı solunum, yutma güçlüğü, göğüs ağrısı, ateş, ses kısıklığı, açıklanamayan kilo kaybı, iştahsızlık ve metastatik şikayetler meydana geliyor.

        KADINLAR SİGARADAKİ MADDELERE DAHA DUYARLI

        Akciğer kanseri nedenleri söz konusu olduğunda fazla cinsiyet ayırımı yapılmasa da tütün ve tütün ürünleri, kadınlarda akciğer kanseri için en büyük risk faktörü olmaya devam ediyor. Kadınlarda kansere bağlı ölümlerin yüzde 80 -90' ından tütün ürünleri sorumlu görülüyor. Kadınların sigaradaki kanserojen maddelere karşı daha duyarlı olduğunu ve erkeklere kıyasla daha az yıl sigara içmelerine rağmen akciğer kanserine yakalanma olasılıklarının daha yüksek olduğunu söyleyen Prof. Dr. Özkan Demirhan, “Akciğer kanserinden ölüm oranı en yüksek grup 60 yaş üstü kadınlardır. Bunun nedeni sigara içme oranının yüksek olması veya pasif içici olarak tütüne erken ve sık maruz kalmaları olabilir.

        Kadın sigara içenlerin, sigaranın neden olduğu hasarlı DNA'larını erkek sigara içenlerle karşılaştırıldığında daha az onarabildiklerine dair kanıtlar vardır. Bu kanıtlar, sigara içmenin kadınları belirli akciğer kanseri türleri için daha büyük risk altına soktuğunun göstergesi olabilir” diyor.

        REKLAM

        ÖSTROJEN RİSKİ ARTIRIR MI?

        Kadınlar ve akciğer kanseri arasındaki en önemli araştırma alanlarından birinin östrojenin tümör üzerindeki etkisi olduğunu söyleyen Prof. Dr. Özkan Demirhan, “Östrojenin kanser hücrelerini büyüttüğüne ya da kadınları kanserojenlere karşı daha duyarlı hale getirdiğine dair kanıtlar var. Erken menopoz (östrojen düzeyinde düşme) durumunda akciğer kanseri riskinde azalma olması gözlemi de bunu doğrular nitelikte” diyor. Tütün ve tütün ürünleri dışında akciğer kanserine yakalanma olasılığını artırabilecek diğer faktörler arasında; ailesel yatkınlık, evde radon gazına maruz kalma, pasif içicilik ile çevresel ve mesleki maruziyet yer alıyor.

        HASTALIĞIN EVRESİNE GÖRE TEDAVİ PLANI

        Tedavi planları genellikle hastalığın evresine göre belirleniyor ve kişinin cinsiyetine bakılmaksızın gerçekleştiriliyor. Araştırmalar kadınların bu tedavilere daha iyi yanıt verdiğini gösteriyor. Nedeni belli olmasa da bu durumun hormonal farklılıklardan kaynaklanabileceği belirtiliyor. Cerrahi veya onkolojik olarak tedavi edilen kadınlarda tedavi yanıtının erkeklere göre daha başarılı olduğunu söyleyen Prof. Dr. Özkan Demirhan, “Gen mutasyonları hedefe yönelik ilaçlarda kadınların erkeklere göre daha avantajlı olduğu görülüyor” diyor ve devam ediyor; “Kadınların akciğer kanserinde hayatta kalma oranı, hastalığın tüm aşamalarında erkeklere göre daha yüksek olmasına rağmen, genel 5 yıllık hayatta kalma oranının (kadınlar için) hâlâ çok düşük olduğu söylenebilir”diyor.

        REKLAM

        HASTALIĞI ERKEN EVREDE YAKALAMANIN YOLU

        Akciğer kanserini erken evrede yakalamak için bilinçli yaklaşım ve kişiye uygun check-up yapılması gerekiyor ve bunun da akciğer filmi ve düşük doz akciğer tomografisi ile gerçekleştirilmesi gerektiğine dikkat çekiliyor. Uzun süredir tütün ve tütün ürünü kullanan 40 yaş üstü kişiler ile ailesinde akciğer kanseri hikâyesi olanların düzenli hekim kontrolünde olmaları gerekiyor. Risk altında olan bu kişilere düşük doz akciğer tomografisi öneriliyor. Eğer çok küçük boyutta bir lezyon tespit edilirse (genellikle akciğerde nodül olarak tanımlanıyor) akciğer 3 veya 6 ayda bir düşük doz tomografi ile takip ediliyor. Bu noktada hastaların radyasyona maruz kalmamaları için tomografi dozunun düşük olması büyük önem taşıyor. İlaçsız çekilen tomografide bile hastanın radyasyon aldığının unutulmaması gerekiyor.

        ERKEN TANIDA YOL GÖSTEREN FORMÜL

        “Erken tanıda bize yol gösteren uluslararası bir formül var” diyen Prof. Dr. Özkan Demirhan, “Bu yöntem yüzde 100 olmasa da hastanın durumuyla ilgili bir fikir vermektedir. Filmde patoloji saptandığı zaman sigara içimi ve yaş durumu da göz önünde bulundurulur. Sıkıntılı durumları erken tespit etmek için PET CT’ de önerilebilir. Lezyon tanısı için biyopsiye kadar giden bir sürece girilebilir. Eğer hasta ameliyata uygunsa mutlaka cerrahi tedavi tercih edilmelidir” diyor.

        KİŞİYE ÖZEL TEDAVİ

        Akciğer kanseri tedavisinin her zaman kişiye özel olması gerekiyor. Bu nedenle günümüzde hem cerrahi tedavi hem de cerrahi sonrası onkolojik tedaviler kişiye özel planlanıyor. Standart gibi görünen bu tedavilerde bazı faktörler bulunuyor; Akciğer kanserinin evresi, kanserin hücre tipi (Küçük hücreli akciğer kanserinin cerrahi tedavisi çok sınırlı oluyor.) moleküler genetik testlerin durumu, kişinin performansı (beslenme şekli, hayat şartları, psikolojisi vb.) bunların en önemlileri olarak sıralanıyor.

        Prof. Dr. Özkan Demirhan
        Prof. Dr. Özkan Demirhan

        VATS VE ROBOTİK CERRAHİ

        Son yıllarda tüm cerrahi branşlarda olduğu gibi göğüs cerrahisinde de minimal invaziv (küçük kesi ile yapılan ameliyatlar) yöntemler tercih ediliyor. Bunların videotorakoskopik (VATS) ve robotik (RATS) ameliyatlar olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Özkan Demirhan; “Hasta hangi yöntemle ameliyat edilirse edilsin, kanser tedavisinin başarısının kanseri tamamen temizlemek olduğu gerçeği unutulmamalıdır. Minimal invaziv ameliyatların en büyük avantajı komplikasyonları minimuma indirgemesidir. Bu ameliyatlar sonrasında hasta daha az ağrı hisseder ve hastanede kalış süresi azalır. Sonrasında onkolojik tedavi gerekse bile hastaların tedaviye yanıtının daha başarılı olduğu gözlemlenir” diyor.

        ÖNERİLEN VİDEO
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ