Galatasaray Başkan Yardımcısı Av. Dr. Reza Epözdemir: Eski sistem hukuk garabetiydi
Galatasaray Başkan Yardımcısı Av. Dr. Reza Epözdemir, sarı-kırmızılı kulübün kanalında katıldığı canlı yayında geçen günlerde TFF Genel Kurulunda alınan tarihi kararın etkisini ve perde arkasını anlattı. Hukuk kurul üyelerinin Federasyon'un ataması sonrasında oluşmasını 'hukuk garabeti' olarak nitelendiren Epözdemir, Galatasaray ve Kulüpler Birliği Vakfı'nın bu sistem karşısında çok dik bir duruş sergilediğinin altını çizdi
Galatasaray Spor Kulübü Başkan Yardımcısı Av. Dr. Rezan Epözdemir, TFF olağan genel kurul toplantısında alınan tarihi kararı sarı-kırmızılı kulübün kanalında yorumladı. Epözdemir'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"Talihsiz ve çok üzücü bir süreç yaşanıyor. Sosyal sorumluluk projesi çalışmamız var yakın zamanda hayata geçireceğiz. Allah rahmet eylesin diyorum, umarım bu talihsiz süreç ve olay bir an önce kontrol altına alır. Biz Galatasaray olarak birçok sosyal sorumluluk projesi hazırlığındayız. Kayıplarımıza Allah'tan rahmet geride kalanlara sabır diliyorum"
TFF GENEL KURUL TOPLANTISINDA ALINAN KARARLAR
Türk futbolunun çok sorunları var. Sayın başkanımız da bunları dile getirmişti. Limit problemi var, yabancı sayısıyla ilgili bir problem var, yayın haklarıyla ilgili ciddi bir travma var. Kulüplerin özellikle de Dört Büyük kulübün ve Galatasaray'ın tabii ki hukuk kurullarının bağımsızlığı, adalet dağıtması ve tarafsızlığıyla ilgili endişeler var. Kulüpler Birliği Vakfı olarak Federasyon'a bu sorunların çözümü için yazı göndermiştik. Özellikle yayın haklarıyla ilgili olarak "Süper Lig AŞ"nin kurulması ve bir kanun değişikliği, Kulüpler Birliği Vakfı ve TFF'nin bunu parlamentodan geçirmek suretiyle bundan sonraki yayın hakları sözleşmesinin bu meselenin aktörü olan aslında hukuken de tarafı olan kulüplere devredilmesi birinci talepti. Çünkü yayıncı kuruluş ödemeleri yapmayınca temerrüde düşüyor ve ekonomik travma yönetiyor. Kulüpler bununla ilgili hukuki başvuruda bulunamıyor çünkü sözleşmenin tarafı değil. Bununla ilgili de TFF Başkanının bu talebin kabul edileceğine dair bir açıklaması oldu. Bunu Gençlik ve Spor Bakanımıza yaptığımız ziyarette sayın bakanımıza da ifade etmiştik. O da müspet karşılayabileceğini söylüyordu."
"ESKİ SİSTEM BİR HUKUK GARABETİYDİ"
"İkinci talep hukuk kurullarının tarafsız ve bağımsızlığı... Geçmiş sezonlarda bu konudan en fazla mustarip olan kulüp bizizdir. Hocamıza, yöneticilerimize, oyuncularımıza çok ağır cezalar verildi ve bu cezalara itiraz edildi. Bu cezaların bazıları hukuki dayanaktan yoksun ve mesnetsizdi. Bu itirazların tamamı anlamakta güçlük çektiğimiz şekilde reddedildi. Hukukçu ve akademisyen olarak bunları yazıyorduk. Kararlarda standardizasyon yoktu, çifte standart vardı. Galatasaray'ın çok ciddi endişeleri vardı. Ne için? Bunlar TFF yönetim kurulu tarafından atanıyordu. Maaşları TFF tarafından veriliyordu. Federasyon bir karar veriyor, bu karara nerede itiraz edeceksiniz? Tahkim Kurulu'nda. Tahkim Kurulu'nu belirleyen irade ne? Federasyon. Kendi atadığı kişiler, kendi kararlarını denetleyecekti. Bu bir hukuk garabetidir. Hayatın olağan akışına, mantık ve fizik kurallarına aykırıdır.
"FEDERASYON'UN ATADIĞI VE MAAŞINI VERDİĞİ YEDİ ÜYE, FEDERASYON'UN KARARLARINI DENETLİYORDU"
Orada bizatihi kendi atadığı ve seçtiği, maaşını verdiği yedi üye, Federasyon'un kararlarına hukuka uygunluk denetimi yapıyordu bu genel kurula kadar. Bu her şeyden önce vicdanları yaralıyordu. Galatasaray olarak adalet ve hakkaniyet zemini talep ediyoruz. Adil, hakkaniyetli bir yapıyı ihdas etmek lazım. TFF bununla ilgili olarak bir statü değişikliği getirmiş ve şöyle söylüyorlardı:
1. Federasyon başkanı önermesin ama yine yönetim kurulu seçsin. Yani pratikte hiçbir değişiklik yok.
2. Bu üyelere tarafsız ve bağımsızlık yemini ettirelim. Biz de dedik ki yeminle bağımsızlık olmaz.
"ÜÇ BAĞIMSIZ ENSTRÜMANI BİR ARAYA GETİRDİK"
Başkanın teklifini çıkarıyorsunuz ama yine yönetim seçiyor. Burada üç bağımsız enstrümanı bir araya getirmek lazım: bir organik bağımsızlık iki ekonomik bağımsızlık üç fiziki bağımsızlık. Yani bu kurulları TFF Genel Kurulu seçmeli, meşruiyetini genel kuruldan almalı, huzur ve özlük haklarını da harç veya ceza ve başvurulardan karşılanmalı. Nitekim Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi 2020'nin başlarından itibaren değişik kararlar aldı. O dönemde bu kararları değerlendirdik. Sedat Doğan, Mosturoğlu kararlarında dediler ki 'Bu kurullar bağımsız ve tarafsız değil' Zaten Anayasa'nın 59. maddesi diyor ki 'Tahkim Kurulu'nun verdiği kararlar kesindir, adli yargıya taşıyamazsın' Spor kulüplerinden bununla ilgili taahhüt alınıyor.
"GALATASARAY VE KULÜPLER BİRLİĞİ VAKFI ÇOK DİK BİR DURUŞ SERGİLEDİ"
Kulüpler Birliği Vakfı'nın da bir çalışması vardı. Bütün kulüp başkanlarıyla iki saate yakın bir verimli toplantı yaptık. Bu kurulların adil ve hakkaniyetli olması için neler yapabiliriz onu konuştuk. Biz kendimiz bir önerge yazalım dedik ve ona göre statü değişikliği şeklinde genel kurula getirelim kararını aldık. Günün sonunda Kulüpler Birliği Vakfı ve Galatasaray olarak bütün bileşenleriyle dik bir duruş sergiledi. TFF uzlaşmak durumunda kaldı. Önergeyi geri çekmeyi kabul ettiler ve statü değişikliğiyle ilgili çekincelerini söylediler. Genel kurul seçiminde binlerce aday başvurusu olacağını ifade ettiler.
