DAEŞ'in roketlerine CIWS çözümü
Güvenlik Uzmanı Abdullah Ağar'ın derlediği bilgilere göre dünyadaki füze savunma sistemlerinin özellikleri ve çalışma prensipleri...
Savunma Bakanı Fikri IŞIK yaptığı açıklamada, başta Kilis olmak üzere DAEŞ’ın Suriye sınırına yakın yerleşim bölgelerine yaptığı Katyuşa, Grad ve Havan saldırılarına karşı milli ve yeni bir savunma sistemi geliştirmekte olduğunu ve sahada test aşamasına gelindiğini açıkladı.
Bu açıklamanın yapıldığı gün içinde DAEŞ, Kilis’e üç roket daha attı. Atılan ve bu roketlerden patlamayan birinin imhası sırasında mühimmatın patlaması sonucu, bomba imha uzmanı polisimiz şehit düştü, iki askerimiz yaralandı. Bu olayla birlikte DAEŞ’in Kilis’e yaptığı saldırı sayısı 100’ü aştı. 18 Ocak’ta başlayan bu saldırılarda hayatını kaybedenlerin “şehit düşenlerin” sayısı 23’e yükseldi. Yaralı sayısı ise 100’ü aşmış durumda...
Bununla birlikte Güneydoğu’daki terörle mücadele alanlarında da benzer tehditlere hemen her gün rastlanıyor. PKK, özellikle sınır hattını tutan üs bölgelerine sürekli havan saldırılarında bulunuyor. Bunların sonuncusunda (1 Ekim Çukurca Dağbaşı Tepe) bir Mehmetçik şehit düştü, 5’i yaralandı. Ayrıca PKK’nın elinde de çok sayıda ÇNRA-Grad ve Katyuşa olduğu biliniyor.
TSK, bu güne kadar bu tür tehditlere karşı elinde var olan hedef yer tespit sistemleriyle (genellikle ANTPQ-36 hedef tespit radarı) saldırının yapıldığı namlu ya da namlu grubunun koordinatlarını tespit etmeye ve elinde mevcut ateş destek ve hava taarruz vasıtalarıyla bunları ateş altına alıp etkisiz hale getirmeye çalıştı.
Ayrıca eylül ayı içerisinde Suriye sınırına yakın bazı bölgelerde 90 km menzilli Amerikan HIMARS (High Mobility Artillery Rocket System - Yüksek Hareket Yetenekli Topçu Roket Sistem)’lerinin devreye girdiği ve kullanılmaya başlandığı görüldü. (Fırtına obüslerinin menzili 40 km.)
ZAFİYETLER
DAEŞ’in yaptığı bütün bu saldırılara karşı üç temel zafiyet var:
1-Namludan çıkmış mermi ya da mermi grubuna karşı bir etki üretemiyoruz. Yani elimizdeki hiç bir sistemin havadaki mermiyi vurma/imha imkan ve kabiliyeti yok.
2-Sütre gerisinden yamaç altı ve üzerinden ya da kazılmış mevziiden el yapımı basit ya da standart lançerlerle atılan mermilere karşı yapılan atışlar istenilen etkiyi üretmiyor. (Teröristlerin seçtikleri arazi ve mevzi hazırlıkları nedeniyle)
3-Bir diğer tarafıyla DAEŞ başta (-ki diğer terör örgütlerinin elinde de bu silah sistemlerinden var) bu silah sistemlerini kullanan örgütler, bu mühimmatları hareketli üniteler üzerinden ateşliyor. Yani, ya kundağı motorlu silah sistemi kullanıyorlar ya da pick-up türü dört çekerlerin üzerine monte ediyorlar. Mühimmatı ateşledikten sonra da hemen yer değiştiriyorlar. Böylece üzerine düşecek mermi ya da mermi grubundan kurtulmaya çalışıyorlar.
TEMEL GEREKSİNİM (BİRİNCİL ÖNCELİK)
Mühimmatı ateşleyen terörist ünitenin imhası ya da etkisiz hale getirilmesi önem taşısa da, ateşlenen merminin hedefe ya da hedef bölgeye düşmeden imhası çok önem kazanıyor.
TEMEL MANTIK
Atılan havan, katyuşa, grad benzeri eğik mermi yollu mühimmatın hedef bölgeye düşmeden havada imhası.
BU TEHDİDE KARŞI KULLANILAN SİLAH SİSTEMİ: CIWS
CIWS (CLOSE-IN WEAPON SYSTEMLERİ-ATEŞ DUVARI SİLAH SİSTEMLERİ)
Çoklu döner namlu tabanı ve/veya radar-gps destekli füze destekli bu sistemleri pek çok ülke kendi standartlarında geliştirmiş durumda. Bu sistemler öncelikle savaş gemileri için tasarlanmış ve savaş gemilerine yönelik saldırılara karşı kullanılıyor. Ancak karasal alanlarda da benzer tehditlerin üremesiyle, bu sistemler ihtiyaç duyan ülkeler tarafından (özellikle ABD ve İsrail) karasal alanlara uyarlandı.
Dünyada bu ve benzeri tehditlere karşı, genellikle 20-35 mm çapında, dakikada 4.000-8.000 mermi atabilen ÇOKLU ve DÖNER NAMLU TABANLI SİSTEMLER kullanılıyor. (-ki bununla ilgili etkili ve pratik çözümler çok az. Örn: Phalanx CIWS-AB
Bilinen En Belirgin Örnek 1: Phalanx CIWS (ABD):
Irak’ın işgali sırasında pek çok ABD üssünün bu tür saldırılara maruz kalmasıyla ABD ordusu entegre bir sistemi uygulamaya koydu. Ardı ardına mızrak atışı ya da mızrak savaşı anlamına gelen Phalanx CIWS (Close-in weapon system) ile etkili bir üs (bölge-alan) savunması üretmeye çalıştı.
Bu Sistemin çalışma mantığı şöyle:
- Üsse havan, grad, katyuşa ya da benzeri kısa menzilli-eğik mermi yollu silahlarla bir saldırı olduğunda sistem otomatik olarak devreye giriyor.
- Radar ve bilgisayar tabanlı çalışan sistem mühimmatın çıktığı namlu ya da namlu grubunun koordinatları ile merminin uçuş yolunu hemen belirliyor.
- Çoklu namlu tabanlı sistem (Gatling topu) hemen karşı atışa başlıyor ve dakikada attığı ortalama 6 bin mermiyle havada neredeyse ateşten bir duvar örüyor. Gelen mermiyi havada vurmaya-imhaya ve/veya patlama ve paralanmalarla gelen merminin yönünü/yolunu değiştirmeye çalışıyor. (Gatling topu: Değişik çapları bulunan çoklu ve döner namlulu, en seri ve aynı zamanda en güçlü atış yapan, ölümcül bir silah sistemidir. Bildik mitralyözün gelişmiş halidir.)
- Bu arada sistem, üsse atılan merminin çıkış noktasını tespit edip kendi silah sistemlerine koordinatlarını veriyor. Böylece tehdit namlusundan atılan birinci mermi, daha üstlerine düşmeden, topçu, havan ve ÇNRA’lar ile hedef silahın ateş altına alınmasını sağlıyor.
- Sistem tehdidi tespit eder etmez yaptığı sesli (Siren vb.) ikazlarla hedef alanda (şehir-ilçe-köy vb. meskun mahallerde, üste, kışlada) bulunan kişilerin güvenli bir yere sığınması için zaman üretiyor.
Bilinen En Belirgin Örnek 2: Kashtan CIWS (Rusya)
Rus menşeili olan bu sistem daha çok gemilerde görülüyor. Birbirine entegre füze ve çok namlu tabanla işleyen sistemin optimum sonuçlar verdiği biliniyor. Ancak karasal alan pratiğiyle ilgili, dahil olduğu bilinen bir çatışma ya da savaş bölgesi yok. Sisteme benzer orta irtifa hava savunma sistemi Pantsir S-1 (SA-22) ise, bölgemizdeki Irak Suriye ve İran ordularında mevcut. Ancak bunlar hava araçlarına karşı etkili. Havan, grad ya da katyuşa’lara karşı pratikte bilinen bir etkileri söz konusu değil.
Bilinen En Belirgin Örnek 3
Demir Kubbe (Iron Dome) – Barak Serisi Füzeler (Barak Series Missile) (İsrail)
Demir Kubbe (Iron Dome) hava savunma sistemi, kısa menzilli füzeler (grad, katyuşa vb.) ile havan mermilerini engellediği biliniyor. İsrail devlet desteğiyle Rafael Savunma Sistemleri şirketi tarafından, 2006 Hizbullah’la yaşanan savaş sırasında Lübnan’dan ateşlenen ve yerleşim yerlerinde etkili olan füzeler ile 2007 Hamas’ın kontrol ettiği Gazze Şeridi’nden atılan füzelerle birlikte geliştirildi. 2011 yılında devreye girdi.Sistem, radar ve GPS destekli füze fırlatıyor. Hamas tarafından atılan 222 roketi, Demir Kubbe’nin yüzde 90 oranında engellediği açıklandı. Değişik kaynaklar sistemin % 80-90 oranında başarı ürettiğini ifade ediyor.
Sistem karadan karaya atılan roketleri ve havan topu atışlarını tespit etmek için savaş uçaklarının üzerinde çeşitli füze dedektörleri kullanıyor. Hızlı bir kalibrasyon, ateşlenen füzenin nüfuslu bir alana atılıp atılmadığına karar veriyor. Demir Kubbe, fırlatılan füzeyi patlatmak için en güvenli bölgeyi belirliyor. Sistem, 5 ile 70 km arasında atılan füzelere karşı kent genişliğinde koruma sağlıyor. Bir Demir Kubbe bataryasının 50 milyon dolar civarında olduğu ifade ediliyor.
Bilinen Benzer Çözümler (Gemi Monteli)
AK-630 (Rusya), DARDO (İtalya), Denel 35mm Dual Purpose Gun (Güney Afrika), Goalkeeper CIWS (Almanya), Meroka CIWS (İspanya), Myriad CIWS (İngiliz), Oerlikon Millennium 35 mm Naval Revolver Gun System (İsviçre), Sea Zenith (İsviçre), Type 730 CIWS (Çin), RIM-116 Rolling Airframe Missile (Almanya-ABD)
TÜRKİYE’NİN GELİŞTİRMEYE ÇALIŞTIĞI SİSTEM:
Ortaya çıkan tehditlerin kullandığı yeni doktrin ve metotlar ile ürettiği etki klasik anlayışa göre yapılandırılmış orduların da farklı çözümler üretmesini zorunlu kıldı. Terör örgütlerinin grad, katyuşa ve havanları sadece silahlı unsurları değil sivil yerleşim yerlerini de hedef alacak şekilde kullanmaları yeni çözüm arayışları beraberinde getirdi. Özellikle bu tür silahların meskun mahallere karşı kullanılması, bütün ölüm ve yaralanmalar bir tarafa, halkta korku dehşet ve paniğe neden olması ile karar vericiler üzerinde neden olduğu baskı ile çok daha farklı boyutlar üretmeye başladı.
Klasik terörden çok daha öte yeni konsept ve kavramlarla ortaya çıkan hibrit (karma melez) terör üretmiş olduğu bu yeni etkiyle başta Türkiye olmak üzere bu tehdite maruz kalan (Irak) ülkeleri pahalı ve acil çözümlere zorluyor. Bu sistemlerin devreye girmesi bilimsel ve teknolojik zorluklarla birlikte milyar dolarlara ulaşan zorunlu harcamaları da beraberinde getiriyor.
ASELSAN’IN OLASI ÇÖZÜMÜ
Aselsan’ın üreyen bu tehdide karşı “HERİKKS-SERHAT-KORKUT ve HİSAR” sistemleri ve/veya bunların soruna özgü geliştirilen yeni versiyonlarının birbirine entegrasyonu ile etkili bir çözüm üretmesi mümkün gözüküyor.
HERİKKS: Hava Savunma Erken İkaz ve Komuta Kontrol Sistemi
SERHAT: Radar Sistemi
KORKUT: Kundağı Motorlu Hava Savunma Silah Sistemi
HİSAR: Alçak/Orta İrtifa Hava Savunma Füze Sistemi
Aselsan verilerine göre:
HERİKKS Hava Savunma Erken İkaz ve Komuta Kontrol Sistemi, taktik sahadaki hava savunma unsurları (Hava Savunma Harekât Merkezleri, Silahlar ve Radarlar) arasında bir bilgisayar ağı kurarak hava savunma faaliyetlerini yöneten bir komuta kontrol sistemi. HERİKKS, temel olarak, çeşitli radarlardan ve harici unsurlardan iz bilgilerini alarak gerçek zamanlı ortak hava resmini oluşturuyor. Optimum hedef-silah eşlemelerini yaparak ve silah sistemlerine gerçek zamanlı iz bilgilerinin göndererek etkin bir hava savunması icra ediyor.
Bu anlamda Aselsan Hava Savunma Sisteminin üç temel taşı Silah, Sensör ve Komuta Kontrol unsurlarını içeren komple sistemler üretebiliyor.
Bununla birlikte ASELSAN, KORKUT Kundağı Motorlu Hava Savunma Silah Sistemi, HİSAR Alçak/Orta İrtifa Hava Savunma Füze Sistemleri gibi hava savunma projeleri kapsamında çeşitli kalibre silahlar kullanabilen, füze ve/veya roket atabilen, kara, deniz ve hava platformlarına entegre edilebilen çeşitli hava savunma silah sistemlerinin tasarım, geliştirme ve üretim çalışmalarını sürdürüyor.