Hucurat Suresi okunuşu ve Türkçe anlamı… Hucurat Suresi tefsiri, Arapça yazılışı ve fazileti
Hucurat Suresi Medine döneminde inmiştir. Sure 18 ayetten oluşur. Sure, adını dördüncü ayette geçen "Hucurat" kelimesinden alışır. Hucurat 'odalar' anlamına gelir. Burada Hz. Peygamber'in aile efradıyla birlikte ikamet ettiği odalar kastedilir. Surede başlıca, müminlerin, gerek Hz. Peygambere karşı, gerek kendi aralarında uymaları gereken bazı görgü ve ahlâk kuralları konu edilir. İşte, Hucurat Suresi Arapça okunuşu, Türkçe anlamı, yazılışı, meali, fazileti ve tefsiri…
Hucurat Suresi Kur'an'ın 49. suresidir. Surenin tamamı 18 ayetten oluşur. Sure ismini 4. ayetinde geçen "odalar" anlamına gelen hucurat kelimesinden alır. Medine döneminin son yıllarında Fetih suresinden sonra indirildiğine inanılır. İşte, Hucurat Suresi Türkçe - Arapça okunuşu, anlamı, Diyanet meali, tefsiri, fazileti ve yazılışı...
Hucurat Suresi Arapça Okunuşu
Bismillahirrahmânirrahîm.
Hucurat Suresi Türkçe Anlamı
Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın ismiyle.
Hucurat Suresi Tefsiri (Kur’an Yolu)
“Geçmeyin” şeklindeki tercüme, aslında geçişli olan lâ tükaddimû fiilinin nadiren geçişsiz de olabileceği ve burada bu ikinci kullanımıyla yer aldığı yorumuna dayanmaktadır (bk. Şevkânî, V, 68). Bazı kıraatlerde bu kelime, “geçmeyin” anlamında lâ tekaüdümü şeklinde de okunmuştur. Ancak kelimenin geçişli okunuşuna dayanan diğer yorumları da kapsayacak şekilde bunu “geçmeyin (başkalarını da geçirmeyin)” şeklinde anlamak yerinde olacaktır. Bu yasaklamaya göre mümin, gerek hüküm, karar ve tercihlerinde ve gerekse davranışlarında Allah ve resulünün önüne geçmemekle yükümlü kılınmaktadır. Yalnızca “Allah’ın...” demek yeterli olacağı halde resulün de zikredilmesi, onun dinin tebliği yanında dini açıklama, uygulama ve ilâhî bildirime dayalı olarak tamamlamadaki önemli rolüne işaret edilmekte; resule itaatin de dolaylı olarak Allah’a itaat manasına geldiği gerçeğinin altı çizilmektedir. Hz. Peygamber zamanında, onun yanında bulunan müminler hem irade ve kararda hem de fiil ve davranışta onun önüne geçmemek, onu beklemek, gözetmek, peşinden gitmek, izni ile hareket etmek durumundadırlar. Onun bulunmadığı yer ve zamanlarda “öne geçmemek ve geçirmemek”, dine aykırı bir karar vermemek, bir şey yapmamak manasına gelmektedir. “Allah ve resulünün önüne geçirmemek” de, önemi ve değeri ne olursa olsun –kişinin kendi nefsi dahil– hiçbir kimsenin irade ve rızasını, Allah ve resulünün irade ve rızasının önüne geçirmeme, onu buna tercih etmeme, önceliği ilâhî irade ve rızaya verme anlamına gelmektedir.