"Oturan Kadın"a TV'de sansür
Picasso'nun tablosu müstehcen bulunarak buzlandı. Sanatta müstehcenlik olur mu?
Cansu KARACIK / AHT
BAŞROLÜNDE ünlü Amerikalı yıldız Scarlett Johansson'un oynadığı Ada (The Island) adlı filmin bir sahnesinde yer alan ünlü İspanyol ressam Picasso'nun tablosunun buzlanarak sansürlenmesi hem şaşkınlık hem de tepki yarattı. ATV'de ekrana gelen filmde yer alan "Oturan Kadın" tablosuna, bir kadının göğüslerini andıran çizimler nedeniyle "müstehcen" bulunarak sansür uygulanması sosyal medyada da tartışma konusu oldu. 20. yüzyılın en büyük ressamlarından Picasso'nun yaptığı gerçeküstü tablodaki sansürü toplumun değişik kesimlerine sorduk.
'Ya bulut kadın göğsünü andırırsa'
Ressam Bedri Baykam:
ÜLKENİN artık tescilli olarak dünyanın gözü önünde delirmiş, raydan çıkmış, yobazlığın kontrolü altına girmiş ve kendini dünyaya maskara etmiş bir halde olduğunu düşünüyorum. Daha açık bir kanıtı olamaz ve toplumun bunu olağan RTÜK faaliyeti sanarak izleyenler varsa onların da bir an önce adım adım gelen bu çıldırmadan nasiplenirken toptan yok olmamaları için doktor kontrolü altına alınmalı. Bu tabloda müstehcenlik yok. Burada sözünü edilen konu zaten bildiğiniz 'Sanatta sansür olmaz' cümlesinden çok daha mühim bir durum. Bunu yapan beyinler yarın bir başka resimdeki 'Bulut kadın göğsünü andırıyor' diye onu da puslayabilirler ya da imha edebilirler.
'Ahlak polisliğine soyunmak çok ilkel'
Tarihçi Pelin Batu:
SANATTA sansür olamaz. Sadece Picasso değil Fatih Sultan Mehmet'in beyitleri sansürleniyor. Daha da komiği TRT arkeoloji belgeselinde kadın heykeli sansürlendi. Ahlak polisliğine soyunmak bu çağda çok ilkel. Böyle bir tablonun müstehcen adledilerek sansürlenmesi çok yanlış. Bir şeyi sansürlemek daha da merak uyandırıyor.
'Demokratik ülkede o tablo dikkat çekmez'
Opera sanatçısı Hakan Aysev:
SANATTA sansür o ülkenin sanata bakış açısına göre değerlendirilir. Demokratik düşünen bir ülkede o tablo dikkat çekmez. Siyasal bir görüşten dolayı sansüre uğruyorsa düşünmek lazım. O zaman heykelleri de yıkalım. Birçok eserde kadın figürü kullanılıyor. O zaman çıplak kadın figürü olan heykelleride yıkmak mı gerekiyor? Bunlar sanat eseri. Türk dizilerinde birçok çarpık ilişki yaşanıyor. O onun eniştesiyle ilişki yaşıyor. Sanata dokunmasınlar.
'Bu tabloyu müstehcen bulanlar aptal'
Habertürk yazarı Serdar Turgut:
Rezalletir. Benim inandığım normlara göre rezalettir. Bunun müstehcen bulanlarında aptal olduğunu düşünüyorum.
'Kadının vücudunu teşhir etmek sanat değildir'
İlahiyatçı Prof. Dr. Bayraktar Bayraklı:
KADINLARIN onuru bakımından baktığımız zaman; kadın bir eşya gibi kullanılmamalı. Sanat uğruna yapılıyor ama bir şekilde kadınlar istismar ediliyor. Bunun neresi sanat. İnsan olsun erkek olsun kadın olsun bunlar birer sanattır. Ama Allah'ın sanatıdır. İnsanlara kadının vücudunu teşhir etmek sanat değildir.
'Sanatta sansür olur'
Yazar Abdurrahman Dilipak:
SANATTA sansür olur. Ama sansür kelimesini kullanmak yanlış olur. Bir kişi şeytanı yücelten bi heykel yapabilir. Bunu kendi evinde sergileyebilir. Ama şehir merkezine yapamaz. Sanat diye yapılan her şeyi herkes kabul edemez. Hangi Müslüman nü kadın resmini evine asabilir. Hinduizme inanan bir kişiye parçalanmış bir inek resmi ne kadar da iyi bir sanat eserini yansıtsa verilmesi doğru olur mu?
'Değerlendirmeler görecelidir'
İlahiyatçı Prof. Dr. Beyza Bilgin:
BENİM için müstehcen bulup bulmadığım önemli değildir. Hangi kanal bunu müstehcen bulmuşsa onların yayın politikalarının değerlendirmesi önemlidir. Değerlendirmeler görecelidir biliyorsunuz, benimki başkalarınınkine uymaz. Benzer değerlendirmelerle başka bazı heykeller kaldırılmış veya yerleri değiştirilmişti, bu konu tartışılmaz, tartışılsa da bir sonuç alınmaz diye düşünürüm.
'Tamamen çıplaklık çirkinliktir'
İlahiyatçı Ali Rıza Demircan:
Bir eser insanı tamamen çıplak verdiği zaman bu çirkinliktir.