Porno mu değil mi?

"Bu bir pornodur, Spielberg de çekse pornoyu meşrulaştırmaz"
Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürü Cem Erkul:
Söz konusu filmde kadının ve erkeğin cinsel organı ilişkide açık bir şekilde gösteriliyor. Bunun tanımı da 'pornografi'dir. Türkiye'de pornografiyi gösterebilecek, Amerika'daki gibi ticari ulaşımı yasaklanmış filmlerin umumi gösterimini yapacak nitelikte özel sinema statüsü yok. Filmden sahne çıkarmak da eser sahibine haksızlık olur ve filmin bütünlüğüne karşı uygun olmaz. Ne yapmamızı bekliyorlardı? Filmi çekenin kim olduğu filmi meşrulaştırmaz. İsterse Steven Spielberg olsun. 15 gün sonra İstanbul Film Festivali'nde ve Ankara'da festivalde gösterilecek. Arzu eden izleyebilir. Filmde anormal derecede kadın ve çocuk istismarı ile şiddeti var. Film vizyondan düştükten sonra blu-ray ya da internet üzerinden +18 ibaresi ile satışına Kurul'un tekrar değerlendirmesi sonucu belki izin verilebilir. Filmin yasaklanması konusundaki tepkilerin filmi izlemeden yapıldığını düşünüyorum.

Sakıncalı bulunmuşsa ben de gösterilmemesinden yanayım
İsmail Güneş (Yapımcı-Yönetmen)
Her şeyden önce 'İtiraf'ın gösterimini Kültür ve Turizm Bakanlığı yasaklamadı. Filmi, bakanlığın yasakladığı şeklindeki bilgiler yanlıştır. Kültür ve Turizm Bakanlığı Denetleme Kurulu, sineme sektöründen temsilciler, psikologlar, sosyologlar ve pedagoglardan oluşur. Bakanlığın tek bir temsilcisi vardır. O temsilci de sekretaryalık yapar. Filmin pornografik sahnelerle dolu olduğu söyleniyor. Filmi izlemedim. filmde sakıncalı olan ne var ne yok bilmiyorum. Denetleme kurulundaki sinemacılar, psikologlar, sosyologlar ve pedagoglardan oluşan sivil toplum örgütlerinin temsilcileri filmi sakıncalı bulmuşlarsa bir bildikleri vardır. Ben de gösterilmemesinden yanayım.

Avrupa'da da yasaklandı
Şükrü Avşar (Yapımcı-Salon sahibi)
Uzun zamandır bir filmin gösterimi yasaklanmamıştı. Söz konusu film pornografik sahnelerle bezeli olması nedeniyle yasaklandı. Sinema salonlarımızda porno film gösteremeyeceğimize göre 'İtiraf'ı da izleyiciye sunmamız doğru olmazdı. Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın denetleme kurulunda yer alan psikolog, sosyolog ve pedagoğun verdiği karara saygı duymamız gerekiyor. Bu insanlar tabii ki filmin izleyiciye ne gibi etkileri olup olmayacağını düşündüler. Filmin yasaklanmasının muhafazarkarlıkla pek ilgili olduğunu sanmıyorum. Böyle fimlere gösterilen tepkiyi muhafazarkarlıkla bağdaştırmak konuyu amacından uzaklaştırır. Hiç kimse porno filmlerin halka açık mekanlarda gösterilmesini istemez. Bazı Avrupa ülkelerinde de yasaklandığını unutmayalım. Kurulda sinemacıların olduğunu da unutmayalım.

'Porno değil sanat eseri'
Mehmet Açar (Habertürk Sinema Yazarı)
Basın gösterisinde seyrettiğim kopyada "hard porno" denilebilecek unsurların büyük bir çoğunluğu dijital olarak zaten buzlanmıştı. Avrupa ülkelerinde yapılmayan bu uygulama Türkiye için uzlaşma arayışıydı. 18 yaş sınırıyla, gösterime girebilirdi. Ama sansürcü zihniyet ağır bastı. Üst Kurul'un "Bu filmin gösterimine kim izin verdi?" diye tepki göstereceklerden çekinerek bu kararı verdiğini düşünüyorum. Bu film porno ya da istismar filmi değil. İyi ya da kötü bir sanat eseri. Gösterime girdiğinde tartışılacak, konuşulacaktı. Sonuna kadar cinsel hazzın peşinden giden bir kadının öyküsüydü. Birçok kişi zaten içeriği nedeniyle seyretmeyecekti. Seyredenlerin kimisi nefret edecek kimisi beğenecekti. Kesin olan tek şey, kimseyi zehirlemeyecek, kimseye zarar vermeyecekti. İronik olan, isteyen herkesin istediği her tür filme ulaşabildiği bir dünyada hâlâ sansürden, yasaklardan medet umulması... Sonuçta, bu tür denetleme işlerinin tümüyle sinema sektörüne bırakılmasından yanayım.

Neye bakarsan onu görürsün!
Kadir Kaymakçı (Habertürk Yazarı)
İyi film mi kötü film mi olduğu tartışılabilir; vizyona girip girmeyeceğini tartışmak saçma! 18 yaşında biri seçimlerde sandık başına gidip kendisini kimin yöneteceğine karar verebiliyor da hangi filme gideceğine mi karar veremeyecek! 18 yaşında bir gencin birkaç penis, bir o kadar vajina ve meme görmekle ne ahlakı bozulur ne de ruhunda derin yaralar açılır. Nymphomaniac'ın içinde Freud da var Edgar Allan Poe da, zooloji de var botonik de, Hıristiyan mitolojisi de var Yahudi ritüelleri de, aşk da var nefret de bütün bunların yanında seks de var şiddet de... Sonuçta neye bakarsan onu görürsün...

Dünyada sanat filmi kategorisinde değerlendirilen filmi izlemeyecek olmak hiç adil değil
Cem Altınsaray (Eleştirmen)
2014'te, dünyada sanat filmi kategorisinde değerlendirilen bir filmi sinemalarımızda izleyemeyecek olmak hiç adil değil. Fransa, Almanya, İsviçre ve Hollanda'da 16, İsveç'te 15 yaş sınırı alan bir filmden bahsediyoruz. Türkiye'de ise film +18 sertifikası bile alamazken, reşit insanların bile özel hayatlarıyla ilgili karar hürriyetlerinin olmadığını görüyoruz.

Kadının neresi görülürse ahlâk bozulur?
Selin Gürel (eleştirmen)
Bazı filmler için yaş sınırı uygulaması atlanıp, keyfi olarak bir üst yasağa geçiş yapılabiliyorsa, bu yasak bütün filmler için rahatça uygulanabilir demektir. Yasağın bahanesini üretmek de dünyanın en kolay işi haline gelir. Böyle bir yasağı uygulamaya koyarken, kimlerin, hangi gerekçelerle ve hangi yetkilerle bu kararı verdiğini de bilmek istiyoruz. Üst sınır nedir? Toplumun ahlak anlayışı, kadının tam olarak neresi görününce zedelenmeye başlıyor?

Doç.Dr. Yılmaz Yazıcıoğlu (Ceza Hukukçusu)
"Anayasa'ya da, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine de aykırıdır''
"Sansürcü zihniyet sosyal ve kültürel gelişimi geriletiyor. Ne kadar açık ya da eleştirel olursa olsun, toplumların bilgiye ulaşması gerekir. Siz herhangi bir filmi yasaklasınız da internet çağında buna ulaşmak çok kolay. Bu film örneğinde olduğu sansür ve kısıtlamalar Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin ifade özgürlüğünü düzenleyen 10. maddesine ve aynı zamanda Anayasa'ya da aykırıdır.