Prostat kanseri akrabası olan erkekler dikkat!
Doç. Dr. Cenk Acar, prostat kanseri için bilinen üç kesin risk faktörü olduğuna dikkat çekti
Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Cenk Acar, prostat kanserinde bilinen üç kesin risk faktörü olduğunu belirterek, "Bunlar ileri yaş, ailesel kalıtım ve etnik kökendir" dedi.
Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Cenk Acar, prostat kanseri için bilinen üç kesin risk faktörü olduğuna dikkat çekerek, "Bunlar ileri yaş (60 yaş üzeri), ailesel kalıtım ve etnik kökendir. Ailesel kalıtımın prostat kanserine olan etkisi prostat kanseri konusundaki önemli dergilerden biri olan The Prostate dergisinin bu ay yayınlanan sayısındaki bir makale ile tekrar göz önüne serildi. Amerika'nın Utah eyaletindeki kanser veri tabanında 1966 yılından itibaren kaydı bulunan 635 bin erkeğin değerlendirildiği bu çalışmada 18,105 (yüzde 2,85) hastada prostat kanseri saptanmış" ifadesini kullandı.
Doç. Dr. Acar, bu hastaların detaylı aile hikayeleri alındığında akrabalarında prostat kanseri olan erkeklerde prostat kanseri görülme riskinin dramatik olarak arttığının gözlemlendiğini belirterek, "Birinci derece akrabalarından birinde (baba-erkek kardeş) prostat kanseri olan kişilerde kanser görülme riskinin 2.5 kat arttığı, eğer birinci derece akrabalardan 4'ünde prostat kanseri var ise riskin 7.6 kat yükseldiği gösterilmiştir. Sadece ikinci derece akrabalarında (amca-dayı) prostat kanseri olanlarda bu risk ise 1.5 ile 3 kat artmaktadır. Aynı zamanda akrabalarında prostat kanseri olanların daha erken yaşta bu hastalığa sahip olduğu gösterilmiştir. Bir veya daha fazla birinci derece akrabasında prostat kanseri olanların 50 yaşın altında kanser görülme riski 5.5 kat artmaktadır. Birden fazla ikinci derece akrabasında prostat kanseri olanlarda bu risk 1.78 kat artmış olarak bulunmuştur. Bu verilerden yola çıkarak yakın akrabalarında prostat kanseri olanların daha erken yaşlarda ve daha yüksek oranda prostat kanserine yakalanma riskinin olduğu net bir şekilde görülmektedir. Bu nedenle akrabalarında prostat kanseri olanların 40 yaşından itibaren üroloji uzmanları tarafından takip edilmeleri erken tanı ve tedavi açısından çok önemlidir" dedi.
İHA