İşiniz sizi şişmanlatıyorsa bu önerilere dikkat!
Kilolarınızı bir türlü kontrol altında tutamıyor musunuz? Uzun çalışma saatleri, hızlı atıştırmalar, beş çayı ve kurabiyeleri… Bunların hepsi sizi sağlıklı bir yaşamdan uzak tutar. Sorununuzun kaynağı basit gibi görünse de çözüm biraz karmaşık. İşte tavsiyelerimiz…
Bir türlü uyanamayıp işe geç kaldığınızda, kahvaltıyı atlayıp son derece stresli şekilde yola mı çıkarsınız? Cevabınız evetse, işte sorununuz bulundu: Stres kilo artışına neden olabiliyor. Stres altında olduğunuzda adrenalin üreten bezler, kortizol hormonu salgılar. Bu hormon aç kalabileceğiniz ihtimalini göz önünde bulundurarak yağ depolanmasına neden olur.
En aktif yağ hücreleri karın bölgesinde bulunduğundan, depolama bu bölgede yapılır. Yağ depolarının karın kısmında oluşmasının bir tehlikesi daha var. Bu yağlar direkt olarak karaciğere yönlenir.
Karaciğere ulaşır ulaşmaz da kolesterol ile kombine olup kan dolaşımına karışır ve kalp hastalıklarına yakalanma riskini artırır. Bir dahaki sefere iş stresine kapıldığınızda, on dakika mola verip dolaşmaya çıkın. Çıkamıyorsanız, masanızda kalın, gözlerinizi kapatın ve vücudunuzdaki bütün kasları rahatlatmaya çalışın.
HIZLI ATIŞTIRMALAR
İş gününün son saatleri günün en tehlikeli zamanıdır, özellikle eviniz uzaktaysa. Sonunda eve geldiğinizde o kadar aç olursunuz ki önünüze konan her şeyi yemek istersiniz. Akşamları bir yeme makinesine dönüşmemek için saat 17:00'den sonra ve özellikle yolda atıştırmak üzere yanınızda bazı ufak tefek yiyecekler bulundurun.
Uzun zaman çiğnenmesi gereken besinler böyle bir durum için daha uygundur. Bu yüzden her türlü kuruyemiş ve meyve kurusunu yiyebilirsiniz. Bunlar kandaki şekeri ayarlayan asitler içerir. Atıştırmak için meyveler ve çeşitli tahıllar da bir diğer seçeneğiniz.
YETERSİZ UYKU
İlginç gibi gelse de yapılan araştırmalar az uykunun kilo alımına neden olduğunu gösteriyor. İki gece üst üste dörder saat uyunduktan sonra beyin leptin denen ve beyne "doydum" komutunu veren hormon yüzde 18 oranında daha az salgılanmaya başlıyor.
Aynı zamanda "açım" komutunu veren hormon yüzde 28 daha fazla salgılanıyor. İşinizi zamanında yapın ki bitirmek için uykudan fedakarlık yapmak zorunda kalmayın. Fotokopi makinesinin önünde sohbet etmek veya telefon trafiğine kapılıp hiçbir iş yapmamak yerine düzenli çalışırsanız, işlerinizi zamanında bitirebilirsiniz. Mesai yapmayı bir türlü önleyemezseniz, üç günde bir işten zamanında çıkıp sağlam bir uyku çekin.
KİLONUZA DEĞİL SAATİNİZE BAKIN
Vücut saatiniz rastgele yemekler ve gece geç saate kalmalardan olumsuz etkileniyor. Metabolizmanızın saatini keşfetmeye başarırsanız, kilonuzu daha kolay kontrol edebilirsiniz. Yemekleri aşağı yukarı her gün aynı saatte yerseniz, vücudunuzun ne zaman besine ihtiyaç duyduğunu daha kolay anlarsınız. Üç-dört saatte bir yemek yerseniz, rastgele atıştırmalardan da kurtulursunuz.
TATLI ATIŞTIRMALAR
Sabahları tahıl yemek yerine hamur işini tercih ediyorsanız, kilo almanız hiç şaşırtıcı olmaz. Yine de siz siz olun, vücudunuza yaptığınız kötülüğü bilin. Tatlılar kalori bombası olmakla birlikte çabuk sindirilip kana karışır ve birkaç saat içinde açlık hissi yeniden meydana gelir. Öğlen yemeğinden önce beyninizi ve vücudunuzu gerektiği gibi beslemek için güne kurutulmuş meyvelerle başlayın.
Meyvenin yanında çavdar ekmeğinden yapılmış bir tost veya bir kase tahıl yiyebilirsiniz. Bunlar daha yavaş sindirildiği için enerjiniz daha uzun süre devam eder. Aynı zamanda bir çeşit protein almak da önemli ki bunu en uygun şekilde yumurtadan alırsınız. Protein aldığınızda beyne doyma mesajı daha çabuk gider ve dolayısıyla daha az yemiş olursunuz.
GÜRÜLTÜLÜ BİR YERDE YEMEK
Gürültülü bir barda çalışıyorsanız veya çalıştığınız mağazada müzik sürekli ve yüksek sesle çalıyorsa, yemek aralarında atıştırma alışkanlığınız daha fazla olur. Amerika'da yapılan araştırmalara göre gürültülü yerlerde çalışan insanlar, sessiz yerlerde çalışanlara göre stresin üstesinden gelmek için daha fazla atıştırıyor.
YEMEK SAATLERİNİ DEĞİŞTİRMEK
Aynı saatlerde yemek yemeyen insanların daha kolay kilo aldıkları bilinen bir gerçek. Genelde bu kişiler ihtiyaç hissettiklerinde yemek yiyorlar. Halbuki vücut her saatte aynı şekilde çalışmıyor. Saat 20:00'den sonra sindirim enzimlerinin aktivitesi azaldığı için metabolizmanın ritmi de yavaşlr. Akşamları zamanında yemek yiyemeyenlerdenseniz, yemeği geç saatlere bırakmak yerine öğleden sonra yemeyi deneyin.
Cosmopolitan