Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Sağlık Müdahale edilmeyen KKKA 10 gün içinde öldürür | Sağlık Haberleri

        Türkiye'de özellikle kırsal kesimde yaşayanları tehdit eden Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) virüsü yaz aylarının yaklaşmasıyla birlikte korkutmaya başladı. Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Doğaç Uğurcan, hastalığa ilk 10 gün içinde müdahale edilmezse 2. Haftanın sonunda ölümün kaçınılmaz olduğunu belirtti.

        DHA'da yer alan habere göre; Yrd. Doç. Dr. Uğurcan, belirtilerin ise 1-3 gün arasında ortaya çıktığını belirtti ve şunları söyledi: "Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA), Bunyaviridae virüs grubundan KKKA virüsünün neden olduğu kene aracılığıyla bulaşan kanamalı ateş tablosuyla seyreden bir enfeksiyon hastalığıdır. İnsanlarda yüksek ölüm oranı ile seyrederek ciddi hastalığa neden olmaktadır. Hastalık Türkiye´nin dedahil olduğu Afrika, Avrupa ve Asya´daki birçok ülkede doğal olarak görülmektedir."

        10 GÜN İÇİNDE MÜDAHALE EDİLMEZSE ÖLDÜRÜYOR

        Hastalığın belirtileri hakkında da bilgi veren Yrd. Doç. Dr. Doğaç Uğurcan, hastalığın 5. gününde ciltte kızarıklık, morarma, göz akında kanama, idrarda ve gaitada kırmızı renkli kan gelme, tükürükle kan gelme gibi şikayetlerin olduğunu açıkladı ve şunları söyledi: "Kene tutunmasını takiben 1-3 gün (en fazla 9 gün) içinde KKKA hastalığı bulguları ortaya çıkar. Belirtiler aniden ortaya çıkar; kişide kas ağrıları, baş dönmesi, boyun ağrısı ve sertliği, sırt ağrısı, baş ağrısı, boğaz ağrısı ve ışığa duyarlılık görülebilir. Erken dönemde mide bulantısı, kusma ve boğaz ağrısı olabilir; bu tabloya ishal ve yaygın karın ağrısı eşlik edebilir. Birkaç gün içinde, hastada keskin ruh hali ile karşılaşabiliriz, hasta uyku halinde veya saldırgan olabilir. Ajitasyon 2-4 gün sonra, depresyon ve halsizlik ile yer değiştirilebilir ve karaciğerde büyüme nedeniyle karnımızın sağ üst kısmında şiddetli ağrı olabilir.

        Hastalığın 5. gününde ciltte kızarıklık, morarma, göz akında kanama, idrarda ve gaitada kırmızı renkli kan gelme, tükürükle kan gelme gibi şikâyetler başlar. Bu dönemde 38-39 dereceye kadar çıkan ateş yüksekliği mevcuttur. İlk 10 gün içinde hastalığa müdahale edilmezse 2. haftanın sonunda ölüm kaçınılmazdır.

        Ani başlayan; ateş, halsizlik, baş ağrısı, yaygın vücut ağrısı, eklem ağrısı, ishal gibi belirtilerin bulunduğu bir kişide; keneyle temas veya kene tutunma öyküsü, hayvanla temas öyküsü, kırsal kesimde yaşama veya son iki hafta içinde kırsal alana seyahat öyküsü varlığında hastalıktan şüphelenmek ve gerekli tahlillerin yapılması için en yakın sağlık kuruluşuna başvurmak gerekir. Bu tür şüpheli vakalar hemen hastaneye yatırılarak yakın takip edilir ve gerekli tedavilere hızlıca başlanır.KKKA, bildirimi mecburi bir bulaşıcı hastalık olup İl Sağlık Müdürlüklerince takibi yapılır. Şüpheli olgulara hızlıca antibiyotik tedavisi başlanır, kan ve sürüntü örnekleri gönderilerek tanı konur."

        TÜRKİYE'DE İLK KEZ 2002 YILINDA TOKAT'TA GÖRÜLDÜ

        Dünyada ilk vakaların Kırım ve Afrika´nın Kongo bölgesinde görüldüğünü belirten Yrd. Doç. Dr. Doğaç Uğurcan sözlerine şöyle devam etti: "Türkiye'de hastalık ilk olarak 2002 yılında Tokat ilinden bildirilmiştir. Vakaların büyük kısmı (yüzde 95) İç Anadolu ve Doğu Anadolu Bölgesi'nin kuzey bölgesinden, özellikle Tokat, Sivas, Çorum, Yozgat, Çankırı ve Erzurum´dan gelmektedir. Hastalar ağırlıklı olarak Mart ayı başından Ekim sonuna kadar ve özellikle haziran-temmuz aylarında, kenelerin aktif olduğu sezonda görülmektedir. Hastaların yaklaşık yüzde 70'inde kene teması (ısırması, tutunması, elle çıkarılması) öyküsü, yüzde 30´unda da evcil hayvanlarla (kene taşıyıcı) yakın temas öyküsü bulunmaktadır.

        Hastalığın özellikle görülme sıklığının arttığı İlkbahar ve yaz aylarında, park ve açık ormanlık alanlar gibi piknik yapılan yerlere ziyarette dikkat etmek önemlidir. Keneler bu bölgelerde özellikle yere yakın bacak, diz ve ayak bileklerine tutunur. Bu yüzden bacaklarımızı ve kollarımızı kapatacak şekilde gezmek önerilir. Açık renk (beyaz) kıyafetler keneleri uzak tutar. Uzun bot tarzı ayakkabılar kenelerin bacağımıza tutunmasını engeller. Pantolon paçalarını çorapların içine koymak de koruyucu bir yöntem olabilir. Ayrıca vücudumuzun açıkta kalan çıplak yerleri için sprey şeklinde haşere kovucu ilaçlar kullanılabilir.

        Unutulmamalıdır ki her kene bu mikrobu taşıyor olmayabilir. O yüzden kene tutunmasında gereksiz paniğe kapılmak yersizdir. Herhangi bir şekilde vücudunuzda kene fark ederseniz, en yakın sağlık kurumuna başvurarak (sağlık ocakları, acil servisler) özel kene makasları ile keneyi tutunduğu yerden kanatmadan sağlık görevlilerince çıkarttırabilirsiniz. KKKA hastalığı için özellikle riskli coğrafi bölgelerde yaşayan kişiler veya buraya seyahat edenler (İç Anadolu Bölgesinin kuzeyi, Karadeniz Bölgesinin iç kısımları, Sivas, Tokat çevresi gibi) buna dikkat etmelidir. Hastalık bulguları genel olarak kene tutunmasından sonra en geç 1 hafta-10 gün içinde ortaya çıkar."

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ