Sahibinin omzunda taşıyarak gezdirdiği kedi İstanbul'un seyyahı oldu
Omzuna yattığı sahibiyle İstanbul'un tarihi ve turistik mekanları ile sokaklarını gezen, nostaljik tramvay ve vapurla yolculuk da yapan Reis isimli kedi adeta seyyah gibi kenti dolaşıyor
Fitness eğitmeni Hakan Emrah, Kız Kulesi, Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi, Sultanahmet Camii ve Taksim Meydanı gibi İstanbul'un tarihi ve turistik yerlerini Reis isimli kedisiyle yaklaşık 3 yıldır geziyor.
Sahibinin omzunda etrafı seyreden Reis, nostaljik tramvay ve vapurla da seyahat ederek İstanbul'u keşfediyor. Reis, adeta İstanbul seyyahı gibi sahibiyle kentin birçok yerini dolaşıyor.
Emrah, yolda yürürken omzunda taşıdığı kediden dolayı yerli ve yabancı turistler tarafından sürekli durduruluyor. Reis'e yoğun ilgi gösteren turistler, hem şaşkınlıklarını gizleyemiyor hem de fotoğraf çektirmeyi ihmal etmiyor.
AA muhabirine açıklamalarda bulunan Emrah, 2 aylıkken bir öğrencisinin verdiği kediyi ilk zamanlar istemediğini söyledi.
Ailesinin isteğiyle sahiplendiği ve Reis ismini verdiği kediyle daha sonra sağlam bir bağ kurduğunu anlatan Emrah, "Baba-oğul gibi olduk. 11 yaşında oğlum var, Reis'e en az onun kadar bağlıyım ve seviyorum. Omzumda gezmeye alışması fıtratla, sevgiyle alakalı. Biz ona iyi bir aile olduk, o da bize iyi bir kedi olduğu için aramızda bir bağ kuruldu" dedi.
Kediyi evde bıraktıklarında vicdanen rahatsızlık duyduğunu, onun da kendileriyle gezmesi gerektiğini düşündüğünü belirten Emrah, bunun üzerine yavaş yavaş dışarıya çıkarmaya başladığı Reis'in de bu duruma adapte olduğunu ve onsuz hiçbir yere gitmediğini kaydetti.
"GEZERKEN EN ÇOK OMZUMDA UYUMAYI SEVİYOR"
Reis'in ilk zamanlar araçlardan ve seslerden paniklediğini, bir süre korkudan sürekli kendisine sarıldığını aktaran Emrah, şöyle devam etti:
"Bazen tırmalıyordu, bazen incitiyordu beni ama her şeye rağmen pes etmedim, gördüğünüz gibi kendisi pes etti. Yaklaşık 3 yıldır omzumda İstanbul'u geziyor. Reis'i ilk defa Taksim'e götürdüm, o kalabalığı, insanları görsün istedim. Orada Reis'e karşı duyulan sevgi, insanların hayvanlara sevgisi, sadakati bizi çok heyecanlandırdı. Bunun üzerine sürekli birlikte dışarıya çıkmaya başladık. Herhalde Reis, burada yaşayan birçok insandan daha çok İstanbul'u bilen kedi. İstanbul'un gidilmesi gereken her yerine gittik. Kuzguncuk'tan tutun Vaniköy, Taksim, Beşiktaş, Ortaköy, Sultanahmet, her yeri beraber gezdik. Gezerken en çok benim omzumda uyumayı seviyor."
Reis'i görenlerin "Aynı cins kedi ailesiyiz, omzunuzda nasıl durabiliyor, bunu nasıl başardınız?" diye şaşkınlıklarını dile getirdiğini ifade eden Emrah, bunun sevgiyle ve evcil hayvanın aile bireyi gibi görülmesiyle alakalı olduğunu, bunu hisseden Reis'in de yanlarından ayrılmadığını kaydetti.
Emrah, yolda kedisiyle yürürken sürekli durdurulduğunu ve fotoğraflarının çekildiğini belirterek, "Yoğun ilgi nedeniyle kısa bir yolu bazen 1-2 saatte gidebiliyorum. İnsanların hayvanlara karşı merhameti bizi daha çok sevindiriyor. Turistlerin tepkileri çok muhteşem. Reis'i görünce ağlayanları gördüm. İnsanların hayvan sevgisi aslında var ama bunu dışarıya çıkartamıyor. Bunu da biz bir nebze sağlamaya çalışıyoruz" diye konuştu.
Reis'i omzunda gezdirirken tasma gibi bir güvenlik önlemi almasına gerek kalmadığını kaydeden Emrah, "Asla tasmayla gezdirmem. Ben onu oğlum gibi gördüğüm, benimsediğim için bunu ona yapsam, oğluma yapmış gibi olurum. Ona ihanet etmiş olurum, öyle bir şey yapacağıma hiç dışarıya çıkarmam. Buna şahit olduğumda da üzülüyorum" şeklinde konuştu.
"GALATASARAY MAÇINA GİTMEDİK, İNŞALLAH ONA DA GİDERİZ"
Emrah, Galatasaray taraftarı olduğunu, kedisiyle takımının şampiyonluk kutlamalarına gittiklerini belirterek, ancak Reis'le statta maç izleyemediklerini belirtti.
Reis'in stadyuma alınmadığını ifade eden Emrah, "Stadyuma almadıkları için bir türlü maça gidemedik. Onunla o atmosferi yaşamayı çok isterdim. Tek temennim onunla Galatasaray maçına gitmek. Reis ile her şeyi yaptığıma inanıyorum, Galatasaray maçı dışında vapura bindik, tramvaya bindik, arabayla gezdik, sahilde oturduk ve gezdik. Onunla sadece Galatasaray maçına gitmedik, inşallah ona da gideriz" dedi.
Kedisiyle gezmeye başladıktan sonra İstanbul'u daha çok sevdiğini ifade eden Hakan Emrah, şöyle konuştu:
"Evden, şuraya, buraya gidelim diye bir plan içinde çıkmıyoruz. Zaten o benimleyken İstanbul'u daha çok sevmeye başladım. Mesela biz yemek yediğimiz ya da bir kahve içtiğimiz zaman onu masada oturtayım, 5 saat kalsam oturur, kalkmaz, o kadar aşina oldu ki. Reis bizimle masada oturur, yemek yer, o da bizimle istirahat eder. Bazen şöyle tepkiler alıyoruz, 'Neden masada oturuyor, hayvan kirlidir' diye.
İnsanların yeryüzünün en temiz hayvanının kediler olduğunu bilmesi gerekiyor. Bu biraz üzüyor sizi. Her zaman hayvanları gördüğümde şu söz geliyor aklıma, insan olarak sürekli bir menfaat peşindeyiz ama hayvanlar sadece merhamete bakan varlıklar. Bu yüzden onlara merhamet etsinler, iyi davransınlar, başka bir şey istemiyorum."