Üniversitelerde ikinci öğretim kaldırıldı mı? Özel ve vakıf üniversitelerinde ikinci öğretim olacak mı?
YÖK Başkanı Erol Özvar üniversitelerde ikinci öğretimin kalkıp kalmayacağına dair açıklamalarda bulundu. Açıklamanın ardından öğrenciler ikinci öğretime dair araştırma yapmaya başladı. Peki, üniversitelerde ikinci öğretim kaldırılacak mı? İşte detaylar!
YÖK Başkanı Erol Özvar, üniversitelerdeki ikinci öğretimin geleceği hakkında açıklamalar yaptı. Bu açıklamaların ardından öğrenciler, ikinci öğretimle ilgili bilgi arayışına girdi. Peki, üniversitelerde ikinci öğretim kaldırılacak mı? İkinci öğretim nedir? İşte ayrıntılar!
İKİNCİ ÖĞRETİM NEDİR?
İkinci öğretim, çeşitli eğitim programlarında verilen derslerin akşam saatlerinde düzenlenmesidir. Eğitim içeriği aynı olsa da daha düşük puan ile ikinci öğretime kayıt olunabiliyordu. Örgün eğitimden farklı olarak, ikinci öğretim öğrencilerinin harç ücreti ödemesi gerekiyor.
İKİNCİ ÖĞRETİM KALKTI MI?
Başkan Özvar, "Bu dönem üniversitelerimizdeki program kalitesini artırmaya yönelik belki de en önemli çalışmamız devlet üniversitelerimizdeki ikinci öğretim programlarının kapatılması olmuştur."
"Vakıf üniversitelerinde, devlette olduğu gibi, ikinci öğretim programları yerine istihdama duyarlı ve geleceğin mesleklerine uygun programlara dönüştürülmesi temin edilecektir." dedi.
"İSTİHDAM BAĞI AZALAN PROGRAMLARIN KONTENJANLARINI AZALTIYORUZ"
Özvar, YÖK olarak, gelecek dönem için belirledikleri vizyonun önemli başlıklarından birini de istihdama duyarlılığın oluşturduğunu belirterek, "İstihdamla bağı azalan programların kontenjanlarını kademeli olarak azaltıyoruz.
Yükseköğretim Yürütme Kurulunca alınan karar doğrultusunda, gelecek akademik yıldan itibaren Çocuk Gelişimi, Felsefe, Sosyoloji, Tarih ve Türk Dili Edebiyatı açık öğretim programlarına 'ikinci üniversite' kapsamında sadece 35 yaş üstündeki öğrenciler kayıt yaptırabilecek.
KONTENJAN DÜŞÜRÜLDÜ!
Beşeri sermaye dahil olmak üzere ülkenin kaynaklarının etkin kullanımı konusunda çok hassas davrandıklarına işaret eden Özvar, şöyle devam etti:
"Bir taraftan istihdam odaklı yeni programlarla üniversitelerimize ilave kontenjanlar verilirken diğer taraftan da mimarlık, eczacılık, psikoloji, beslenme-diyetetik ve temel bilimlere özgü bazı programlardaki eğitim-öğretim kalitesini yükseltmek amacıyla piyasa beklentilerinin üzerinde mezuniyete yol açan kontenjanlarda ülkenin ihtiyaçları doğrultusunda yeni düzenlemeler yapılmış ve öğretim elemanları sayısı, derslik ve benzeri kapasite dikkate alınarak düşürülme yoluna gidilmiştir."
"Bu dönem üniversitelerimizdeki program kalitesini artırmaya yönelik belki de en önemli çalışmamız devlet üniversitelerimizdeki ikinci öğretim programlarının kapatılması olmuştur. "