Olimpiyat Ateşi

Olimpiyatlarda ilk başlarda işler hiç de iyiye gitmiyordu. Ümit bağlanan takımlar birer birer veda ediyordu. Filenin sultanları, potanın perileri, minderlerin aslanları hüsrana uğratmıştı. 2008’de Atina’da daha az sporcuyla katılmamıza rağmen 3 altın, 3 gümüş ve 4 bronz madalya almıştık halbuki; 22’inci sıradaydık. Londra’ya ise daha çok sporcuyla gitmiş, Umut çıtasını yükseltmiştik... Neyse ki Ankaralı sporcular çıktı, hayal kırıklığından kurtardı. 

Rıza Kayaalp 120 kiloda grekoromen stilde olimpiyat 3. bronz madalya... Yozgat doğumlu ama Ankara ASKİ Sporcusu. Nur Tatar 67 kiloda tekvandoda gümüş madalya. Ankara ile tanışması ise üç yıl öncesine dayanıyor. Van’dan gelip Ankara’nın zirvesine, Çankaya Köşkü’ne çıkınca dikkat çekmişti. Cumhurbaşkanı Gül’ün eşi Hayrunnisa Gül’ün himayesinde düzenlenen “81 ilden 81 yıldız” projesinde Van’ın yıldızıydı. Şimdi Türkiye’nin yıldızı oldu. Nur da Ankara’da İller Bankası‘nın sporcusu. Servet Tazegül, Gamze Bulut, Aslı Çakır Alptekin de var tabii. Ama Ankara ile ilgileri yok. 

Olimpiyatları izlerken üniversite yıllarından aklımda kalan bir sözü hatırladım nedense; “Bir Türk dünyaya bedeldir. İki Türk Allah selamet versin...“ Siyaset Bilimi’nde Prof. Dr. Bülent Daver mi; İletişim Sosyolojisi dersinde Prof. Dr. Korkmaz Alemdar mı, ya da bir başka hocamızın mı? Ama yıllardır aklımdan çıkmadı. Tek kişilik başarılara imza atmayı severken iki kişi bir araya gelip bir işi beceremiyorduk. Yıllarca radyolarda ‘Yurttan Sesler Korosu’nun türküleri çalınmasına karşın şarkılarımız, türkülerimiz tek kişilikti. Orkestraya geçemiyorduk. 

Bu sene olimpiyatlarda da ‘solo‘ türkülerden koroya geçemedik maalesef. Belki olimpiyatlar 2020’de İstanbul’da yapılır; Belki o zamana kadar ‘takım oyunu’ oynamayı başarırız. Umutluyuz, çünkü bu işe bir üniversite et attı. Hacettepe‘de “Spor Bilimleri Enstitüsü ve Spor Kompleksi“ kurulacak.

Hedef 2020. Rektör Murat Tuncer, “Önümüzde Japonya örneği var. 2001’de yeniden yapılanmaya gitmişlerdi” diyor. Bir spor kompleksi kurulacak. İçinde takım ve bireysel sporlarda performansın değerlendirme ve geliştirilmesine olanak sağlayacak çeşitli laboratuvarlar da bulunacak. Eğer işbirliği sağlanabilirse bundan sonraki olimpiyatlar ve diğer uluslararası yarışmalara katılacak sporcular, bilimsel bir program eşliğinde hazırlanacak. Umarız bilimsel destekle “İki Türk Allah selamet versin” demeyi unutur, bireysel başarıların yanı sıra ‘takım oyunu’nu da başarabiliriz.