Nazi altınları bulunuyor, darısı bizim hesapların başına!

AVRUPA, Polonya’da bir tünelin içinde farkedilen trende, mevcudiyeti tam 70 seneden buyana tartışılan Nazi altınlarının hakikaten bulunup bulunmadığının merakı içerisinde...

Trene ulaşabilmek için tünele askerî patlayıcı uzmanları sevkedilecek ve muamma birkaç gün içerisinde aydınlanacak!

Almanya’daki böyle kayıp hazineler ve servetler konusunda bizi de alâkadar eden ama henüz ortaya çıkartılamamış olan iki muamma vardır.

Muammaların ilki, Nazi altınları gibi İkinci Dünya Savaşı senelerinde yaşanmış bir faciaya dayanır.

Bilirsiniz... Naziler savaştan önceki senelerde Almanya’daki Yahudiler’e hayatı zindan etmiş, mallarına-mülklerine el koymuş, birçok Yahudi ve bu arada bilim adamı memleketini terketmek zorunda kalmış, bazıları Türkiye’ye gelmiş, üniversitelerde görev almışlar; kalan milyonlarca Yahudi de savaş sırasında toplama kamplarına, gaz odalarına gönderilmişlerdi.

İSVİÇRE’DEKİ PARALAR

Naziler’in bütün mallarına ve servetlerine el koydukları Yahudiler arasında Türk vatandaşı olan ama Almanya’da yaşayan kişiler de vardı. Savaşın ardından diğer bazı Avrupa memleketlerini de işgal eden Naziler bu defa o ülkelerdeki Yahudiler’i de ortadan kaldırmaya giriştiler, aynı şekilde önce hem servetleri devletleştirildi, ardından tamamı kamplara yollandı. Soykırıma kurban gidenler arasında Fransa’da yaşayan Türk vatandaşı Yahudiler de vardı.

Bütün bu elkoymalar sırasında Yahudiler’in çok az bir kısmı bir yolunu bulup servetlerini İsviçre bankalarına göndermeye muvaffak oldular, paralarını kurtardılar ama sonra hayatlarını kaybettiler.

Bankalardaki paralar kırk sene boyunca unutuldu, mevcudiyetleri 1980’lerde hatırlandı, bazı gruplar “Yahudi soykırımı” kavramından hareketle İsviçre’ye baskı yaptılar ve bankalara bu hesapların mevcudiyetini kabul ettirdiler.

1990’lardan itibaren Avrupa gazetelerinde İsviçre bankalarındaki unutulmuş hesapların sahiplerinin isimleri listeler halinde yayınlandı. Listede isimleri bulunanların vârislerinden hayatta olanlar veraset belgelerini gösterip Naziler tarafından katledilen yakınlarının paralarını alabildiler.

Listelerde sadece Avrupalı Yahudiler’in değil, bazı Türk vatandaşlarının, yani o senelerde Avrupa’da yaşayan ve Naziler’in hem mallarını, hem paralarını ve hem de canlarını aldıkları Türk vatandaşlarının isimleri de vardı... Ama vârisleri çıkmadığı için gaspedilen paraları İsviçre’de kaldı ve hâlâ orada duruyor!

PARTİNİN KAYIP SERVETİ

İkinci muamma ise daha önceye Birinci Dünya Savaşı’nın son günlerine uzanır.

Savaş senelerinde Türkiye’nin başında bulunan İttihad ve Terakki Partisi’nin liderlerinden bazıları, harbin kaybedilmesi üzerine 1914’ün 1 Kasım’ında memleketi terkederek Almanya’ya gittiler ve gitmelerinden önce sürgünde yapacakları siyasî faaliyetlerde harcamak üzere yüksek bir meblâğı Alman bankalarına transfer ettiler.

Gidenler aynı ideal uğruna mücadele ediyorlarmış gibi görünseler de, aslında iki gruba ayrılmışlardı: Talât Paşa ve Enver Paşa klikleri...

Bankalardaki meblâğ, Talât Paşa ile grubunun kontrolünde idi ve Avrupa’daki İttihadçı teşkilâtlar bu para ile kuruldu. Enver Paşa grubunun ise toplu parası yoktu ve faaliyetlerini Sovyetler’in maddî desteği ile yapmaya çalıştılar.

Ama, Talât Paşa’nın 15 Mart 1921’de Berlin’de katledilmesinin ardından bankadaki hesaplar bir anda buharlaştı ve teşkilâtın parası kayboldu! Paşa’nın hanımı ile diğer İttihadçılar’ın hesapların âkıbetini ortaya çıkartabilmek maksadıyla sonraki senelerde giriştikleri bütün çabalar neticesiz kaldı ve bankalar çok sonraları, Hitler döneminde “Hesaplarınızdaki paralar enflasyon sırasında eriyip gitmiştir” cevabını verdiler.

İttihadçılar’ın, özellikle de Talât Paşa’nın eşi Hayriye Talât Hanım’ın Alman bankaları ile seneler boyu devam eden mücadelesinin evrakı bugün elimizdedir, hesapların mevcudiyeti ama sonraları bir anda kaybolup gittikleri de açık şekilde görülmektedir.

İşte, bizimle alâkalı olan ve Nazi altınlarını andıran iki muamma... Günün birinde çözülebileceklerine hiç ihtimal vermiyorum ama yine de yazayım dedim...