Hiçliğin ortasında bir umut
DAKAR
CUMHURBAŞKANI Erdoğan’la çıktığımız Afrika gezisi son sürat devam ediyor. İki gece kaldığımız başkent Cezayir’den çarşamba sabahı Moritanya’nın başkenti Nuakşot’a doğru yola çıktık. Tabii Cezayir bize nispeten aşina topraklar. Akdeniz havası, Osmanlı geçmişi, ortak kültür, benzer mutfak...
Ancak Kuzey Afrika’dan kıtanın geri kalanına yolculuk başlayınca dünya tamamen değişiyor. Daha doğrusu sanki bizim bildiğimiz manadaki hayat bitiyor, başka türlüsü başlıyor.
Cezayir’den Moritanya’ya 4 saati aşan bir yolculuk yaptık. Şansımıza hava açıktı ve altımızda uzanan uçsuz bucaksız çölleri görme fırsatı bulduk. Uçak Nuakşot’a alçalma sinyali verdiğinde gözlerime inanamadım. Etrafta en ufak bir hayat belirtisi yoktu. Her yer sonsuza uzayan kum ve küçük çalılar... Daha sonra deniz başladı, çöl kumsala döndü ama yine en ufak bir canlı izi, insan elini hatırlatan tek bir işaret yok... Artık havaalanı da yok herhalde derken, pist göründü. Hiçliğin ortasına indik.
Bizi bekleyen araçlara binip şehre doğru yola çıktık. Yarım saat kadar gittikten sonra ufak da olsa yaşam belirtileri başladı. Adım adım harap küçük evler, eski püskü arabalar... Nuakşot’a girer girmez ise bir anda büyük bir karşılama töreninin içinde bulduk kendimizi. Bütün ülke Cumhurbaşkanı Erdoğan’a “hoşgeldin” demek için sokaklara akmıştı adeta. Rengârenk giyinmiş kadınlar, çocuklar...
Moritanya, eski Fransız sömürgesi. Ancak eski deyince Fransızların dominasyonunun bittiğini sanmayın. Bugün dünyanın en zengin altın madeninin üzerinde oturan bu talihsiz, fakir ülkede hâlâ altını çeşitli yollarla Fransızlar alıyor. Devletin elinden tahmin edilen usullerle bütün gelir Avrupa’ya akıyor....
Ülkede iş yapan, izi olan 3 ülke var: Fransa, Çin ve Türkiye. Fransa malum, Çin daha çok inşaat işleri yapıyor, ancak Türkiye son yıllarda Moritanya’da giderek daha çok iş insanı ile faal. Özellikle balıkçılık ve inşaat alanlarında varlar. Moritanyalıların kalbinde Türkiye’nin yeri ayrı. Halkın tamamına yakını Müslüman ve Erdoğan’a karşı çok büyük bir sevgi var.
***********
BALIKLARIN ECELİYLE ÖLDÜĞÜ TEK ÜLKE
BU seyahatte öğrendim. Meğer Moritanya dünyada balıkların geçiş yollarının kesişiminde bulunuyormuş. O nedenle balıkçılık için çok verimli bir ülke. Ancak öyle çok balık varmış ki, çıplak gözle baktığınızda balık havuzlarını geçer... Hem de koskoca, doğal deniz levrekleri! Moritanyalılar için bu kadar çok bulunan balık pek de makbul değilmiş. O nedenle “Balıkların eceliyle öldüğü tek ülke” esprisini yapıyorlar burada...
Ancak Moritanyalılar kıymetini bilmeseler de bizim balıkçılar yavaş yavaş bu zenginliği keşfediyorlar, hatta Boğaz’daki balıkçıların bir kısmına levreklerin buradan gittiğini duydum...
***********
BATI AFRİKA’NIN İNCİSİ
BEN bu yazıyı yazarken Cumhurbaşkanı Erdoğan ve beraberindekiler Senegal’in başkenti Dakar’daki temaslarına henüz başlıyorlardı. Senegal Cumhuriyet Sarayı’nda bir resmi tören düzenlenecek, ikili görüşmenin ardından heyetlerarası görüşmelere geçilecek. Öğleden sonra ise iş forumu düzenlenecek.
Senegal, Moritanya’yla kıyaslandığında çok daha zengin ve gelişmiş bir ülke. Cumhurbaşkanı Macky Sall, Türkiye’ye özel bir önem atfediyor. Senegal’de Türk iş dünyasının oldukça büyük ölçekli altyapı yatırımları mevcut.
Yani bir anlamda Batı Afrika’nın incisi Senegal. İşte buradan yarın sabah dünyanın en fakir ilk 3 ülkesinden biri olan Mali’ye doğru hareket edeceğiz. Dakar ve Mali’nin başkenti Bamako’dan izlenimlerimi bir sonraki yazıda sizlere aktaracağım...
***********
KUDÜS HASSASİYETİ
AFRİKA, Türkiye’nin uzun yıllar ihmal ettiği bir coğrafya. Ancak son 10 yıldır bu kıtayla yoğun ilişkiler kurmaya başladık ve bunun geri dönüşlerini sahada hemen görüyorsunuz. Türkiye’den Moritanya’ya ilk üst düzey ziyareti 2008’de dönemin Dışişleri Bakanı Sayın Ali Babacan gerçekleştirmiş. 2010 yılında bu ziyarete karşılık Moritanya Cumhurbaşkanı Türkiye’ye gelmiş ve karşılıklı büyükelçilikler açılmış.
Hem Cezayir’de hem de Moritanya’da gördüğüm kadarıyla Kudüs konusunda büyük bir hassasiyet var. Henüz Senegal ayağına yeni başladık, Mali’ye ise yarın geçeceğiz, ancak oralarda da tavrın benzer olduğunu düşünüyorum. Kudüs deyince çok kuvvetli bir şekilde Türkiye’nin yanında duruyorlar. BM’deki oylamanın buralara yansıması büyük olmuş.
- Kamuoyu son tartışmalara nasıl bakıyor?14 dakika önce
- 2010'daki U2 konseri ve karşılıklı öfke2 gün önce
- Devlet Bahçeli o video ile kime mesaj verdi?5 gün önce
- Özgür Özel için esas tehlike şimdi başlıyor1 hafta önce
- 'Erkek' kazandı1 hafta önce
- Devlet Bahçeli'nin açtığı yol kapandı mı?2 hafta önce
- Siyah-beyaz2 hafta önce
- Müsavat Dervişoğlu: "Mesele el sıkışmak değil, el uzatmak"3 hafta önce
- Bu filmi daha önce görmemiş olabiliriz…3 hafta önce
- Çözüm süreci değil kardeşlik hareketi3 hafta önce