Ev karantinasının ardından: Pandemi döneminde turizm sektörü
Covid-19’un ağır rehavet ve tahribatının ardından hayata dönüyoruz. ‘Yeni normal’in belli kuralları var. Bu kurallar yere ve koşullara göre değişse de temel olarak sosyal mesafe her yerde korunmaya çalışılıyor.
Peki otellerin açılabilmesi için gerekenler neler?
Bunları kaç otel karşılayabiliyor? Karşılayamayan ne yapacak?
Bu kurallar ne kadar süre devam edecek?
Kökten bir değişiklik mi söz konusu yoksa günü mü kurtarıyoruz?
Turizmcilerin beklentileri neler?
Biliyorsunuz benim bir de Dünya Turizm Yazarları Derneği yani Aturjet üyeliğim var. Yıllarca bu derneğin yönetim kurulunda bulundum. Dünya turizm yazarları ile birçok organizasyon yaptım.
İşte bu şapkamla yukarıdaki soruların cevaplarını sertifika alıp hafta sonu kapılarını ilk açan nadir otellerden biri olan Sapanca NG Hotel’de bulmaya çalıştım.
Size hem gördüğüm farklılıkları ve aynılıkları hem de bizim dışarıdan görmediğimiz ayrıntıları ve hazırlıkları da anlatacağım.
Oteller için Turizm Bakanlığı kendisine bağlı otellerin tabi olduğu bir genelge yayınladı. Bu genelgede alınması gereken temel önlemler anlatılıyor.
Bakanlık zaman içinde önlemlere uyulup uyulmadığını denetleyecek.
KARNE YERİNE GEÇEN SERTİFİKA
İkinci bir husus ise Sağlık Turizm Sertifikası (STC).
Otelleri yeniden açmak için bu sertifika şart değil ancak SPA’ları açmak için muhakkak gerekiyor.
Yalnızca SPA için de değil, bir anlamda uluslararası yetkinlik belgesi olarak da okuyabiliriz bunu.
STC’yi almak için bir denetim şirketi ile anlaşmak ve o şirkete belli bir ücret ödemek gerekiyor.
Uluslararası şirketler de var, TSE de. Kiminle anlaşacağına her otel kendi karar veriyor.
Dış pazarda hangi coğrafyadan daha çok turist alıyorsa ona göre firmalarla anlaşıyormuş oteller.
Mesela güneyde genellikle Alman ya da Fransız şirket tercih ediliyor. Fiyatı bakanlık fikslemiş, arada fark yok.
Peki bu denetimler ne kadar sürecek?
Şimdilik 6 aylık bir süre öngörülüyor.
Şayet 6 ay sonra pandemi şartları sürüyor olursa ilk denetimlerini yaptıran ve belgesini alan aynı süreci yeniden yaşayacak.
NEYİ DENETLİYORLAR?
Temel olarak mesele hijyen koşullarını ve mesafeyi sağlayabilmek.
Temizliğin belli kriterleri var. Personelin çalışma şeklinin de öyle.
Esasen maske hariç temizlik koşulları yalnızca Covid değil, her daim geçerli olması gereken koşullar.
Bu süreç bize belki de bu anlamda temizlik standartlarının genelleşmesi anlamında yardımcı olabilir.
OTELLER YÜZDE KAÇ KAPASİTE İLE ÇALIŞABİLİR?
Burada bir yanlış bilgiyi düzelteyim. Sanki bu süreçte otellere kapasite sınırı kondu gibi bir algı var. Bu doğru değil.
Turizm Bakanlığı koşulları yerine getirebildiği sürece otellerin ne kadar kapasite ile çalıştığına bakmıyor.
Yani şayet restoranda, havuzda sosyal mesafe kuralına riayet edecek alanı varsa, hijyen şartlarını yerine getirebiliyorsa bir otel yüzde 100 de dolabilir.
Sapanca NG Otel’de bu durumda yüzde kaçı doldurabileceklerini NG Hotels Başkanı Hediye Güral’a sordum.
“Bizim kapasite sorunumuz yok, alanımız geniş Nagehan Hanım. Talep olsa yüzde 100 de doldurabiliriz. Biz zaten benzer denetimleri rutin olarak yaptırıyorduk” dedi.
Peki böyle bir beklenti var mı? Bu sezon kaç oranında doluluk öngörülüyor?
Hediye Hanım’dan “Maalesef önümüz çok flu Nagehan Hanım. En iyimser ihtimalle yüzde 50” cevabını aldım bu soruya ancak bu rakam da Sapanca gibi İstanbul ve Ankara’ya yakın ve ağırlıklı olarak yerli turist alan bölge için.
Güneyde yabancı turiste bağlı tesislerde oran daha düşük bekleniyor.
Korona sürecinde insanlar evlere tıkıldılar, seyahat etmenin bu salgında ne kadar riskli olduğu üzerine haber bombardımanına tutuldular.
KATAR VE KUVEYT’İN AÇILMAMASI PLANLARI BOZDU
Türkiye’de Arap coğrafyası turizmin en önemli kaynaklarından biri.
Salgın nedeniyle Suudi Arabistan’dan bu yaz bir beklenti yok.
Ancak Kuveyt ve Katar’ın açılacağı yönünde bir kanaat vardı.
Uçuşların başlaması ile bu ülkelerden ziyaretçi bekleniyordu.
Fakat son günlerde Katar’daki pozitif ve negatif vaka oranı Sağlık Bakanlığı tarafından riskli bulunmuş.
Bu ülkelere bir süre daha kapıların kapalı kalacağı öngörülüyor. Bu da turizm camiasında planları epey sarsmış.
ESKİSİNDEN NE FARKI VAR?
Biraz da ‘yeni normal’le ilgili gözlemlerimi anlatayım. Otellerde korona öncesine göre ne fark var?
Genel olarak çok büyük bir fark yok, keyfinizi kaçıracak yepyeni bir durumla karşılaşmayacaksınız.
O nedenle rahat olun. Ama tedbirleri de elden bırakmamak için birtakım önlemler alınmış.
Ana kapıda ateşiniz ölçülüyor. Bütün çalışanlar maskeli –ki sıcaklıkların da arttığı şu günlerde bu hiç kolay değil-
İşleyişte en temel fark açık büfe restoranlarda yaşanmış. Büfeler var ama eskisi gibi yemeklere yaklaşamıyorsunuz.
Camekanların arkasına dizilmiş tabakları siz işaret ediyorsunuz, görevliler veriyor. (Bence bu da gereksiz tüketimin önüne geçmek için iyi olmuş, tabakları yenmeyecek şeylerle doldurmak açgözlülüğü belki böylece son bulur.)
Onun dışında da fazla bir fark yok. Sosyal mesafeye dikkat ediliyor mümkün olduğunca ve insanlar artık el sıkışmıyor.
Odalarda minibarlar boş, kahve ve çay makinaları dezenfekte edilmiş ve naylon streçle kaplanmış.
Kısacası yemek, içmek eskisi gibi teşvik edilmiyor. Ancak bu da keyfinizi kaçıracak bir şey değil.
Kısacası hayat otellerde de kaldığı yerden devam ediyor. Tabii yeni bir çerçevede.
- Kamuoyu son tartışmalara nasıl bakıyor?14 dakika önce
- 2010'daki U2 konseri ve karşılıklı öfke2 gün önce
- Devlet Bahçeli o video ile kime mesaj verdi?5 gün önce
- Özgür Özel için esas tehlike şimdi başlıyor1 hafta önce
- 'Erkek' kazandı1 hafta önce
- Devlet Bahçeli'nin açtığı yol kapandı mı?2 hafta önce
- Siyah-beyaz2 hafta önce
- Müsavat Dervişoğlu: "Mesele el sıkışmak değil, el uzatmak"3 hafta önce
- Bu filmi daha önce görmemiş olabiliriz…3 hafta önce
- Çözüm süreci değil kardeşlik hareketi3 hafta önce