Melek Mosso konusunda geri adım atmadığınız için bravo Sayın Mehmet Nuri Ersoy!

Kültür ve Turizm Bakanlığı son günlerde üzerimize dev bir kabus gibi çöken sosyal medya faşizmine ve belli çevrelerin baskıları ile alınan yanlış kararlara güzel bir cevap verdi ve Beyoğlu Kültür Yolu Festivali kapsamında planlanan Melek Mosso konserinin gerçekleşeceğini duyurdu. Helal olsun diyorum…

Mosso’nun Isparta’daki konseri bazı ultra-muhafazakar erkek çevrelerin sosyal medya baskısı nedeniyle utanç verici bir şekilde iptal edilmişti.

Aynur Doğan’ın Derince ve Bursa konseri iptalleri ile ilgili düşüncelerimi biliyorsunuz, bu köşede yetkililerle konuşarak bu yanlış kararları eleştirmiş ve başta Kürt vatandaşlar olmak üzere Doğan’ı seven on binleri bu iptallerin nasıl rencide ettiğini anlatmaya gayret etmiştim.

Bursa’da Doğan için yeterli talep olmadı deniyordu halbuki aynı Aynur Doğan’ın İstanbul konserinde sahne adeta izdihamdan yıkıldı. Kendi cenahından bazı çevrelerin de dahil olduğu baskılara boyun eğmediği için İBB’yi de tebrik ediyorum.

Isparta Belediyesi dar bir çevrenin bastırması sonucu verdiği yanlış karardan pişman olur mu bilmem ama bu vesileyle takibe aldığım Melek Mosso son derece güçlü ve kararlı bir kadın olarak beni gururlandırdı.

Biz kadınları erkekler tarif edemez, hizaya getiremez, ‘ahlak bekçiliği’ hiç yapamaz!

Hangi sosyal çevreden, hangi siyasi görüşten olursak olalım kadınlar olarak birleşmeliyiz. Erkeklerin iktidar kavgalarında malzeme olmamak için dayanışmalıyız.

Buna en güzel cevabı Mosso şu sözleri ile verdi:

“Özgürlüğün, kadınların, çocukların, hayvanların, yaşlıların sonuna kadar yanındayım. Bunun için konuşmaktan, şarkı söylemekten, üretmekten asla ve asla vazgeçmeyeceğim. Her zaman yanınızdayım. Rujumun rengiyle, saçımla, başörtümle, kurduğum cümlelerle, üslubumla, herhangi bir şeyle yargılanmadığım bir gelecek hayal ediyorum. Bu geleceği hayal etmekten, umut etmekten asla ve asla vazgeçmeyeceğim. Her yerde her zaman söylerim. Hiçbir insanın hiçbir kanadın altında durmasına ihtiyacı yok. Hepimiz özgürce kanatlanıp uçmalıyız. Babamdı, amcamdı, dayımdı, kuzenimdi, en yakın arkadaşımdı diyerek savunduğumuz o güçler, o kötü ruhlar ileride sizin annenizin, kız kardeşinizin, karınızın, çocuğunuzun katili olabiliyorlar. Ne olursunuz o insanların önünde durun, ayırt etmeyin.”

Melek Mosso’ya kadının gücünü, bu ülkede en çok eksikliğini çektiğimiz kavram olan ‘bireyi’ hatırlattığı ve umudu yeşerttiği için teşekkür ediyorum…

Kültür ve Turizm Bakanlığını da kararlı duruşu için bir kez daha kutluyorum.

Bakan Ersoy Fox TV’de İsmail Küçükkaya’ya çıkarak da çok doğru bir iş yaptı, kamplaşmaya, kutuplaşmaya karşı ezber bozdu. Tam da buna ihtiyacımız var.

İptal edilen konserlere değinip “Bizim için en önemli şey bakanlık olarak kültür ve sanatın desteklenmesidir. Bunun için her türlü kültür-sanat aktivitesinde yer almaya çalışıyoruz. Hükümetimizin de ortak politikasıdır…” demesi baskılara boyun eğen AK Parti belediyelerine de önemli bir mesaj.

Keşke Beyoğlu Kültür Yolu Festivali’nde Aynur Doğan da bir konser verse… Kırılan gönülleri tamir edip, önyargıları yıkmak için Kürtçenin önündeki engelleri kaldırıp devletin televizyonunda Kürtçe kanal açan AK Parti bundan daha güzel bir adım atamaz herhalde…