Bülent Ersoy'un sahne yasağından Gülşen'in sahne yasağına…

Önceki gün çok gecikilmeden büyük bir yanlıştan dönüldü ve Gülşen cezaevinden tahliye edildi.

Tutuklanır tutuklanmaz bu tutuklamaya yönelik tepki koymuş, bu kararın bir hukuk cinayeti olduğunu söylemiştim.

Gülşen’in tutuklanma sebebi mesai arkadaşıyla aralarında geçen bir şaka, sadece şaka. Bırakın tutuklanmayı yargılanması bile yanlış.

Tıpkı stand-up'çı Emre Günsal'ın yaptığı şaka gibi bir şaka Gülşen'inki. Tıpkı komedyen Pınar Doğan'ın yaptığı şaka gibi bir şaka.

Beğenmeyebilirsiniz, gülmeyebilirsiniz ama bir şaka, bir espri, yanlış ve yakışıksız ama sonuçta bir geyik...

Evet bu üç ismi özellikle zikrediyorum...

Gülşen... Emre Günsal... Pınar Doğan...

Gülşen çok daha ünlü olduğu için onunki çok daha büyük olay oldu belki ama üçü de hemen hemen aynı vaka.

Bu üç isim yalnızca yaptıkları şaka yüzünden tutuklandılar.

Bu durum günümüz Türkiye'sinin utancıdır...

Eğer siz bu üç ismin de tutuklanmasına karşı duruyor, onların cezaevine konmalarından rahatsız oluyorsanız evrensel anlamda özgürlükçü ve demokrat bir insansınız demektir.

Gülşen, Emre Günsal ve Pınar Doğan’ın bırakın tutuklanmayı yargılanması bile bana göre evrensel anlamda insan hakları prensibiyle bağdaşmıyor.

Yok siz eğer bu üç isimden birinin bile tutuklanmasını doğru buluyorsanız bir bağlamda bugünkü düzenin bir tarafına oturuyorsunuz demektir.

Bir yerinden bu rejim bloku koalisyonunun bir mensubusunuz demektir.

Gülşen evine, 5 yaşındaki oğluna kavuştu kavuşmasına fakat bu kez de ev hapsinde. Hukuksuzluk ve adaletsizlik devam ediyor…

TUTUKLULUK HALİ SONA ERMİŞ DEĞİL

Avukatları bugün ev hapsi kararına itiraz ettiler ve bu kararın kaldırılması talebinde bulundular. Bu talep beş gün içinde cevaplanmak zorunda. Şayet kabul görmezse ne kadar süre ev hapsinde kalacağı meçhul... İddianamenin hazırlanması 6 ayı dahi bulabilir. Unutmayalım hukuken iki günlük ev hapsi bir günlük cezaevi ile eşdeğerde. Yani aslında Gülşen hala tutuklu…Çocuğuna kavuştu ama o çocuk annesi ile dışarı çıkmak istediğinde ona bu tutsaklık nasıl anlatılacak? Umuyorum yapılan ikinci yanlıştan da dönülür ve Gülşen’in tutukluluğu son bulur ve sahnelere dönebilme özgürlüğüne kavuşur.

AMAÇ SAHNESİNİ ENGELLEMEK Mİ?

Kavuşmazsa bunun anlamı açık: Gülşen’in o meşhur kıyafetleriyle sahneye çıkması istenmiyor.

Türkiye, sanatçıların kıyafetleri, sahnede verdikleri mesajlar, sarf ettikleri sözlerin resmi makamlar tarafından onaylanmasının mecbur kılındığı bir ülke mi oldu?

Yeniden Bülent Ersoy’un sahnelere çıkamadığı ve büyük eziyetler çektiği 12 Eylül günlerine mi döndük?

12 Eylül'ün Türk-İslam sentezi temelinde ürettiği Milliyetçi-Atatürkçü-Mukaddesatçı alaşım ideolojisi 2022 Türkiye'sinde yeniden mi güncelleniyor?

O dönem eşcinseller yasaktı şimdi eşcinsellerin haklarından ve özgürlüklerinden bahsetmek mi yasak hale geldi?

Şayet Gülşen’in ev hapsi kararı devam ederse tüm bu soruların cevabı maalesef ‘evet’ olacaktır.

Gülşen’i, sahnedeki kıyafetlerini, LGBT bayrağı açmasını onaylamak zorunda değilsiniz, hatta milyonlarca insan gibi bunları çok yanlış buluyor da olabilirsiniz.

Ama ifade özgürlüğü rahatsız edici, sarsıcı şeyleri de söyleyebilme, şiddet ya da terörü kışkırtmıyorsa her şeyi dile getirebilme özgürlüğüdür. Lütfen 12 Eylül ruhu 42 sene sonra yeniden dirilmesin.