Türkiye'nin yeni turizmi 'sağlık'lı olacak! Satış fiyatını duyunca çok şaşıracaksınız
Yeni hastane zincirleri ve sağlık turizminin tırmanması sağlık sigortacılarının Türkiye'ye ilgisini öyle artırdı ki büyük dalgalanmanın olduğu bir dönemde bile Acıbadem Sigorta satın alması tamamlanabildi. Muhtemelen başka bir yerde okuyamayacaksınız, ama biz satış fiyatını söyleyelim. Satış tutarı Acıbadem'in yıllık 899 milyon lira olan prim üretiminin 1,7 katı, yani 1,5 milyar lira. Bir başka ifadeyle 255 milyon dolar civarında. Öte yandan bu yeni satın alma, yurtdışında sağlık sigortası satılan yabancıların Türkiye'de tedavi olmasının yolunu açabilir. Habertürk'ten Rahim Ak'ın yazısı...
Acıbadem Sigorta'nın İngiliz Sigorta devi Bupa'ya satışı sigortacılık için beraberinde bir çok değişimin de işareti olabilecek ipuçlarını getirdi.
Öncelikle şunu hemen belirtelim; Acıbadem Sigorta, Allianz Türkiye'nin ardından Türkiye'nin ikinci büyük sağlık sigortası şirketi. Tek faaliyet alanı da bu. Acıbadem Hastaneleri ile özel anlaşmaları olan kurum böylece hem sigorta poliçesi keserken avantajlı konuma geçiyor hem de sigortacıların en önemli şikayet konularının başında gelen 'hastanelerin fiyat şişirmelerinin' önünü alarak ciddi maliyet avantajı sağlıyor.
Öyle ki Ak Sigorta bu avantajdan yararlanmak için Acıbadem Sigorta ile özel anlaşma bile yaptı. Kamuoyu da tam Ak Sigorta'nın ardından diğer sigorta şirketlerinin de benzer anlaşmalar yapacağını ve bu sistemin daha da büyüyeceğini düşünüyordu. Bu beklentiye rağmen satış geldi. Fakat satışın bu stratejiyi kesintiye uğratmayacağını da söyleyebiliriz. Çünkü muhtemelen Bupa aynı stratejiyi çoğaltarak devam ettirecek.
Dönüp Bupa'yabaktığımızda ise İngiliz devin de dünyanın dört bir yanında sağlık alanında faaliyetgöstereceğini biliyoruz. Bupa tam 190 ülkede 32 milyon kişiye sağlık sigortası hizmeti sunuyor.
SAĞLIKTAKİ GELİŞİME PARALEL
Şimdi gözleri biraz daha genele yani Türkiye sağlık sektörüne çevirmekte yarar var. Çünkü bu satış Türkiye'deki sağlıksektörünün gelişiminden hiç uzak değil. Son 10 yılda oluşanhastane zincirleri, yatırımlarına başlanan şehir hastaneleri bu satışın da odağında yer alıyor.
Bu günlerde Avrupa başta olmak üzere bir çok ülkeden hasta Türkiye'ye gelip tedavi oluyor. Bu süreç de gün geçtikçe hızlanıyor. Nedeni ise ucuz ve kaliteli sağlık hizmeti sunuluyor olması. 190 ülkede faaliyet gösteren Bupa'nın bu gelişmeyi görmemesi imkansız. Diğer ülkelerde satılan sağlık poliçelerinin içinde Türkiye paketi yapılma olasılığından bahsediyorum. Almanya'da İngiltere'de sigorta poliçesi yaptıran birisi isteği doğrultusunda daha ucuza Türkiye'de tedavi sigortası satın alabilir.
1.7 ÇARPANLA SATILDI ÇÜNKÜ ACIBADEM AVANTAJI 15 YIL SÜRECEK
Döviz kurunun bu kadar hareketli olduğu bir dönemde gelen satışherkesi şaşırttı. Satış fiyatını duyarsanız daha da şaşıracaksınız. Muhtemelen başka bir yerde okuyamayacaksınız, biz satış fiyatını söyleyelim. Satış tutarı Acıbadem'in yıllık 899 milyon lira olan prim üretiminin 1,7 katı yani 1,5 milyar lira. 255 milyon dolar civarında. Tabii ki döviz kurundaki yükseliş satın alan şirkete bir avantaj sağlamış gibi duruyor.
SAĞLIK ALANINDA BİR NUMARA
Ancak tek avantaj o değil. Acıbadem Hastaneleri ile yapılan ve fiyat avantajı sağlayan anlaşmanın da 10-15 yıl uzatıldığı ifade ediliyor. Yani Bupa, piyasa dalgalı da olsa, hem Türkiye'nin sigortadaki potansiyeli hem de kurun yükselmesi ile oluşan avantaj ve Acıbadem hastaneleri ile fiyat anlaşmalarının sürecek olması nedeniyle bu satın almada hiç zararlı çıkmayacak.
Nitekim Bupa'nın 5-6 yıldır Türkiye'ye girmeye çalıştığını da biliyoruz. Daha önce bir çok satın almaya teklifler verilmişfakat çeşitli nedenlerle satın almaları başka gruplar sağlamıştı. Acıbadem Sigorta'nın Acıbademhastaneleri ile birlikte 2013'ten beri Malezyalı yatırım şirketi Avicennia Capital'in kontrolünde olduğu bilgisini de aklımızda tutalım.
ÖZAL'IN TURİZM YATIRIMI GİBİ
Sigortacılığın uzmanları da busatıştan çok umutlu. Türkiye Sigorta Birliği Başkanı Can Akın Çağlar Türkiye'nin sağlık yatırımlarını Turgut Özallı yılların turizm yatırımlarına benzetiyor. O yıllarda çok eleştirilen turizm yatırımlarının bugün Türkiye'ye 40 milyon turist çektiğini ve turizmin döviz girdisini hatırlatan Çağlar, "Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın sağlık alalında yaptıkları tıpkı Özal'ın turizmde yaptıkları ile aynı. Bize çok kazancı olacak" diyor.
Bu ortamda satışın tabii ki Türkiye'deki varlıklarına ilginin bir göstergesi olduğunun altını çizen Çağlar değerlendirmesinde sigortasektörünün potansiyelini de ortaya koyuyor ve şunları söylüyor:
"Yabancıların Türkiye'den şirket satın alması, yabancı sermayenin bu kadar türbülansın olduğu bir dönemde satın almayı tamamlaması, sigorta sektörünün potansiyelini bir kez daha göstermektedir. Dışarıda oluşturulan maksatlı algıoperasyonuna rağmen yabancıyatırımcının Türkiye'ye gelip sermaye koyması Türkiye'ye olan inancın sürdüğünün teyididir. Türkiye'nin sağlığa yaptığı yatırım, sadece içerideki değil bölgesel sağlık üssü olması bu satın almada etkili olmuştur. Önümüzdeki dönemde Türkiye'de özellikle Tamamlayıcı Sağlık Sigortası potansiyelinin yüksek olması sadece sağlık alanında faaliyet gösteren şirketlerin Türkiye'ye ilgisini artıracak."
Çağlar'ın dikkat çektiği bir başka nokta da sigorta sektörünün büyümek için belirli bir sermayeye ihtiyaç duyması. Kurlardaki artışın önümüzdeki dönemde belirli birsermaye gereksinimini de beraberinde getireceğine işaret ediyor Çağlar. Yani önümüzdeki dönem çokça satın alma ve birleşme göreceğiz.
