HT Masa ekibi bu hafta, pişmanlığını açıklayan İrem Derici’yi, Aslıhan Doğan’dan ayrıldıktan bir gün sonra Özge Ulusoy’la gece kulübünde eğlenen Arda Turan’ı, Hadise’nin Aleyna Tilki’nin sahneden inmesine neden olan pankartları paylaşmasını, Çağla Şıkel’in dolandırılmasını ve evli erkekle birlikte olduğu iddia edilen Ece Erken’in açıklamasını masaya yatırdı.
"BU İLİŞKİ İKİSİNİ DE YIPRATIR"
ARDA Turan’ın 8 aylık ayrılığın ardından barıştığı Aslıhan Doğan’la yeniden ayrıldıklarını açıkladığı günün ertesinde, ünlü manken Özge Ulusoy’la bir gece kulübünde samimi şekilde eğlendiği ve başka bir gece kulübünden de el ele çıktıkları iddia edildi. Taraflar sessiz. Sizce bu ikili, açık bir ilişkiye başlar mı yoksa bu konu kapanır mı?
Bülent İpek: Bence kapanır gider. Sessiz kalmaları kararsızlıktandı. Özge Ulusoy eski sevgilisi Hakan Baş’ın arkadaşı ve ortağı olan Arda Turan’la böyle yıpratıcı bir ilişkiyi sürdürmekte zorlanır.
Kadir Kaymakçı: Arda Turan bu kadar sevilirken nasıl bu kadar antipatik olduğunu kendisine soruyordur herhalde! Ben Özge Ulusoy’la aralarında bir ‘ilişki’ olduğunu sanmıyorum. Birlikte eğlenmiş olabilirler, bunda bir gariplik görmüyorum. Ama ilişki? Sanmıyorum! Ben Arda’yı artık gece kulübü kapısında gazetecilerden kaçarken değil, Camp Nou’nun çimlerinde görmek istiyorum!
Oben Budak: Özge bütün yaz kendini herkesten saklarken Arda Turan figürüne çözüleceğine inanamam, inanmam. Gönül bu yapacak bir şey yok tabii de hayalimde bile yakıştıramadığım bir ikili oldu.
İpek Durkal: Eğer gerçekten ilişkileri varsa, birbirlerini tanıyana ve birbirlerinden emin olana kadar göz önünde olmazlar diye düşü- nüyorum.
Esin Övet : Tarafların ilk etapta yalanlamamaları, sessiz kalmaları olayı kabul ettikleri anlamına geliyor. Özge Ulusoy’la sonrasında konuştuk. Bir ilişki olduğunu asla kabul etmiyor. Arda Turan henüz herhangi bir açıklama yapmadı. O yüzden ilişkinin akıbetinin ne olacağını bekleyip göreceğiz. Aslında klasik ve net bir cevabı var, sonu olmaz. Olursa da şaşırırız. Ama tabii “Hayırlısı olsun” der, seviniriz.
Reşat Balcıoğlu: Farkındaysanız Arda’yı spor manşetlerinde artık hiç göremiyoruz. Çok yazık oluyor. Aslıhan Doğan’la olan ilişkisinin biteceği dünden belliydi. Özge Ulusoy konusuna gelince, bence Özge PR yapmaya çalışıyor. O da mankenlikten çok aşklarıyla gündemde, Bebek-Etiler arasında sıkıştı kaldı. Hâlâ eski sevgililerinin adıyla yazılıyor.
"İREM KENDİSİNİ ARTIK SEVMELİ"
İREM Derici’nin yoğun bakımda paylaştığı ilk mesajı “Yoğun bakımda 16’ncı gecem. Genel hissiyat: Piş- manlık, yalnızlık, sonu gelmeyen, süründüren ağrılar, boynu büküklük... Üzemem ben sevdiklerimi bir daha! Değerlerim gün be gün yükselip güzelleşiyorsa Allah’a açtığınız o minicik elerinizden, kocaman dualarınızdandır” oldu. İrem Derici, o çok tartışılan aşırı zayıflama takıntısından kurtulabilecek mi sizce?
Bülent İpek: İrem Derici için “Ölümden döndü” deniyor. İş bu kadar ciddi bir boyuta varmış. Geçmiş olsun. Bir an önce aramıza dönsün ve hayranlarına örnek bir beslenme anlayışını benimsesin. Bundan sonra sağlığını önemseyeceğini düşünüyorum. Pişmanlık kelimesi çok önemli. Bir daha o acıları çekmemek ve sevenlerini üzmemek için kendine dikkat edeceğine eminim.
Kadir Kaymakçı: Umarım fanları falan için değil kendi için kurtulur... Aslolan kendisi çünkü.
Oben Budak: Başka şansı olduğunu düşünmüyorum, majör bir şey atlattıktan sonra normalde akıllanır insan. Spora başlasa her şey yoluna girer aslında. O yaşta o hızdaki metabolizmayla sorunu olacağını sanmıyorum.
İpek Durkal: Genel hissiyatını tarif etmeye ‘pişmanlık’ olarak başladığına göre, yaptığı hatanın da farkında.
Esin Övet: Evet bir dönem kurtulacak bence ama tamamen çıkamayacak. İrem artık eskisi gibi kilo almaz, alamaz. Ama acilen kendini bırakmışlık, kendine bakmamak ve kendini sevmeme kafasından çıkması şart. Yoksa gerçekten çok zorlanacaktır. Hayatının ekstra kıymetini bilmesi gerekiyor.
Reşat Balcıoğlu: İrem Derici’ye geçmiş olsun. Umarız yapmış olduğu hataları bir daha tekrarlamaz. Tabii ki sevenlerinin duası önemli. Ancak kendine insan bunları niye yapar, bile bile niye lades der? Sorun çok tartışılan zayıflama takıntısı değil. Sorun İrem Hanım’ın yaşam tarzı, kısa vadede gelen şöhret şımarıklığı... Umarız ders almıştır da bir daha sağlık sorunları yaşamaz. Hep şarkılarıyla gönlümüzde kalmaya devam eder.
"HADİSE'NİN ALEYNA'YI KISKANMASI ÇOK DOĞAL"
ADANA’DA konser veren Hadise, meslektaşı Aleyna Tilki’nin sahneyi terk etmesine neden olan ‘Tilki’yi kovaladık, şampiyon sahnede’ yazılı pankartın altına kalp emojisi koyup paylaştı. Ünlü popçu arkadaşlarının uyarısı üzerine paylaşımını sildi. Hadise, Aleyna’yı kıskandı mı, sonrasında mesajı neden silmiş olabilir?
B.İ.: Kıskanmamıştır da övgüyü görünce başı dönmüş, ‘Tilki’ ile Aleyna’nın kastedildiğini sonradan anlamıştır. Bizim popçular hayranlarının övgülerine bayılıyor, eleştiriyeyse hiç gelemiyor hatta kendilerini kaptırıp polemiğe giriyorlar. Hadise de şarkısı ‘Şampiyon’a göndermeli övgü pankartını görünce üstüne atlamış, hemen paylaşmış.
K.K.: Hadise genç meslektaşına ayıp etmiş, sonra da bunu fark etmiş... Ben Aleyna’nın yerinde olsam “O pankartı tutan arkadaş Hadise’yi tercih ettiği için mutlu oldum” derdim.
O.B.: Hadise’nin, Aleyna Tilki’yi kıskanması o kadar doğal ki... Kaç senelik kariyeriyle yakalayamadığı başarıyı 2 şarkıyla elde eden, kendisinden daha güzel, daha genç ve daha ince birini kıskanmasın da ne yapsın?
İ.D.: Birinin kendisinden ‘şampiyon’ diye bahsetmesi size de çok itici gelmiyor mu? Ne ayıp...
E.Ö.: Ünlüsü, ünsüzü bu memlekette o kadar egoya sahipler ki bir başkasını ezmeye herkes bayılıyor. İnanılmaz kötü bir paylaşım. Bana da Instagram DM’den başka meslektaşlarımı karalayan çok ağır mesajlar geliyor. Benim bunları alıp Instagram hesabımda yayınlamam gibi bir şey bu. Ama ben utanırım böyle bir şey yapmaya. Gerçekten ayıp. Bu rekabet değil basit bir hareket olmuş.
R.B.: Cahillik, ego, şımarıklık... Hadise ile Aleyna Tilki bir mi Allah aşkına? Aleyna daha çocuk, yanlışları olabilir, hatalar yapabilir. Niye Aleyna gibi bir çocuğun üzerinden prim yapmaya çalışıyorsun? Yakışıyor mu sana? Biraz ablalık yapsan daha da büyürsün.
"NAZIM BEY BOŞANINCA ECE'NİN KIRGINLIĞI GEÇER"
İŞADAMI Nazım Torbaoğlu’yla ABD’de görüntülenen Ece Erken, “Değil evli erkekle, 2 yıldır boşanma davası olan ve yarın boşanacağını öğrendiğim Nazım Bey’le sevgiliyi bırakın arkadaş bile olmayacağımı tüm yakın çevrem bilir. Kendisi çok iyi bir insandır ama beni kaybetmemek adına bazı şeyleri gizlemiş olması beni kırmıştır” dedi. Seren Serengil’in ‘kocama dokunma’ kampanyasından etkilenmiş olabilir mi?
B.İ.: Nazım Bey resmen boşandıktan sonra Ece Erken’in kırgınlığının geçeceğini düşünenlerdenim. Seren Serengil ile Yeşim Salkım’ın ezeli Gülben Ergen düşmanlığı adına başlattıkları kampanya alıcı buldu. Bir miktar ses de getirdi. Bu aralar ünlüler için evli erkek ateşten bir gömlek adeta, dokunan yanıyor.
K.K.: Evet çok güçlü bir kampanyaydı gerçekten, kesin etkilenmiştir.
O.B.: Son dönemin en başarılı kampanyası. Magazin dünyasında bu kadar yerine giden bir hareket daha oluşmamıştı galiba. Ece Erken’e de ulaşmış olabilir tabii. Bu açıklamalar bana anlamlı gelmiyor. 2 gün sonra tam tersi bir manzarayla karşılaşabiliriz.
İ.D.: Seren Serengil’den etkilendi mi bilmem ama Gülben Ergen’in ‘kutsal annelik’ paylaşımlarından ders aldığı belli. Baktın ki biriyle ilişkin ortaya çıktı, üstelik de adam evli, hop koş çocuğuna, sarıl hemen sosyal medyaya bir fotoğraf bir video, iki de özlü söz; işlem tamam.
E.Ö.: Artık Ece Erken’in söylediği şeylerden neye inanıp neye inanmayacağım hakkında en ufacık bir fikrim yok. Bu ilişki hakkında aylardır çok şey bildiğim hatta bildiğimiz halde anne olduğu için hep sessiz kaldık. Ama Ece bu inceliği, bu özeni, bu hassasiyeti bile fark edemeyecek bir boyutta olduğu için başka bir şey söylemeyeceğim.
R.B.: Seren Serengil de bir zamanlar çok dokunmuştu birilerine ama şimdi kocama dokunma kampanyasıyla aklanmaya çalışıyor. Ece Erken sitemlerinde haklı olabilir ancak bu evli bir insanla aşk yaşamadığı anlamına gelmiyor. “Evet” ya da “Hayır” diyebilir, niye lafı uzatıyor ki?
"ÜNLÜLER, DOĞRU MENAJERLERLE ÇALIŞMALI"
KENDİSİNDEN habersiz adına faturalar kesilen ve 1 milyon liraya yakın vergi borcu çıktığı iddia edilen Çağla Şıkel, eski muhasebecisinin peşine düşmüş. Ünlüler sık sık karşılaştıkları bu tür dolandırıcılıklardan nasıl kaçabilir?
B.İ.: Bizim ünlülerimiz menajerine güvenmez, basın danışmanına hiç güvenmez, ama muhasebecisine pek güvenir. Kim olduğunu pek araş- tırmadan bütün kişisel ve ticari sırlarını verip arkalarını dönerler. Sık sık da güvenleri böyle istismar edilir. Ünlülerin çok fazla araştırma imkânları yok. Bu mesleğin dernek veya odaları sıkı bir denetim ve temizlik yapmalı.
K.K.: Doğru düzgün insanlarla çalışarak kurtulabilirler. Geçenlerde yazmıştım, doğru menajerlerle çalışmak ünlüler için çok önemli. Bence bu konuyu biraz savsaklıyorlar.
O.B.: İşin içinde olup muhasebeden anlamaları gerekiyor. Hadi uğra- şacak vakti yok diyelim, menajerinin ilgilenmesi gerekiyordu. Muhasebecilere güven sağlamak çok zor.
İ.D.: Hesaplarını çok iyi kontrol etmeleri ve çok soru sormaları gerekiyor herhalde. Bizim ünlülerin problemi bu. Çok dikkatli olduklarını sanırlar, ancak en yakınlarından gol yerler.
E.Ö.: Muhasebecisini sürekli kontrol ederek. Allah korusun bu herkesin başına gelebilir tabii. Geçmişte de birçok ünlü isim, muhasebecisiyle problemler yaşadı. Ünlülerin güven problemlerinden birinin nedeni de bu tür problemler. O yüzden profesyoneller yerine eşi, dostu, akrabasıyla çalışmayı tercih ediyorlar.
R.B.: Biraz profesyonel olsunlar, adam gibi dürüst insanlarla, dürüst muhasebecilerle çalışsınlar. O zaman bunların hiçbiri başlarına gelmez. Az para vereceğiz, ucuz adam çalış- tıracağız diye milyonlarca lira zarar ediyorlar. Çağla Hanım yasalar çerçevesinde hakkını mutlaka arayacaktır. Ancak bu kadar para kazanıyorlar mı gerçekten onu merak ettim. Yoksa naylon fatura mı kesilmiş?