Silah ticaretinde tablo Rusya'nın girmesiyle dengelendi
Batı ülkelerinin Barış Pınarı Harekatı'nı mazeret göstererek Türkiye'ye silah satışını askıya alması Türkiye'nin savunma sanayiinde yaptığı alımları gündeme getirdi. Son 10 yılda Türkiye'nin toplam silah ithalatı 8.2 milyar dolar olurken bu ithalatta ABD'nin payı yüzde 46, AB ülkelerinin payı ise yüzde 31 oldu. Ancak bu hesaba Rusya'dan yapılan 2.5 milyar dolarlık S400 alımı dahil edildiğinde ortaya çok daha dengeli bir tablo çıkıyor. Bu satın almayla beraber son 10 yıldaki ithalatta ABD'nin payı yüzde 35'e, AB'nin payı yüzde 24'e gerilerken Rusya'nın payı yüzde 23'e çıkıyor. Selim Karahan'ın haberi
Türkiye'nin Suriye'nin kuzeyinde, terör unsurlarına yönelik başlattığı Barış Pınarı Harekatı özellikle batı ülkelerinin yoğun itirazlarına rağmen hız kesmeden devam ediyor. Bu konudaki değişken tutumuyla öne çıkan ABD pazartesi gecesi hükümetten bazı isimleri yaptırım listesine aldığını duyurdu.
ARKA ARKAYA GELDİ
Avrupa ülkeleri ise ABD'den farklı olarak Türkiye'ye doğrudan silah ambargosu uygulamaya başladı. Bu konudaki ilk adım Avrupa Birliği'nin ekonomik anlamdaki ana motoru Almanya'dan geldi.Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas cumartesi günü yaptığı açıklamada "Türk ordusunun Suriye’nin kuzeydoğusuna yaptığı operasyon nedeniyle, Federal Hükümet, Türkiye’nin Suriye’de kullanabileceği bütün askeri teçhizatın satışına izin vermeyecek”ifadelerini kullandı. Almanya'dan birkaç saat sonra ise Fransa da Türkiye'ye silah satışını durdurduğunu açıkladı.
KUZEY AVRUPA ÜLKELERİ ŞAŞIRTTI
Bu iki büyük Avrupa ülkesinin ardındanTürkiye'de birçoklarını şaşırtan bir şekilde Finlandiya ve Norveç de Türkiye'ye harekat nedeniyle silah ihracatını durdurduklarını açıkladı. Bu şaşkınlığın sebebi birçok kişinin Türkiye ile Kuzey Avrupa ülkeleri arasında bir silah ticareti olduğundan haberdar olamamasıydı.
Hollanda, İsveç, Lüksemburg, Belçika ve Çekya da Türkiye'ye silah satışını durduran ülkeler arasına katılırken İtalya ve İspanya satışları durdurma 'niyetlerinin' olduğunu bildirdi ancak remi bir karar almadı. Özellikle Hollanda ve İsveç Avrupa Birliği'nin (AB)tamamını kapsayan bir ambargo kararının alınması için büyük bir çabasarf ederken şu ana kadar AB ülkeleri arasında bu konuda bir uzlaşma sağlanamadı.
Tabii tüm bu gelişmeler alınan ambargo kararlarının ne kadar anlamlı olduğu sorusunu akıllara getirdi. Aşağıdaki tabloda da göreceğiniz gibi bazı Avrupa ülkelerinin aldığı silah satışını durdurma kararı sembolik olmaktan öteye geçmiyor.
ASLAN PAYI ABD'YE
Son 10 yılda Türkiye ABD'den toplam 3 milyar 820 milyon dolarlık silah ithal etti. Bu rakam Türkiye'nin 10 yıldaki 8 milyar 341 milyon dolarlık toplam silah ithalatının yaklaşık yüzde 46'sına tekabül ediyor. 10 yıllık ithalatta ikinci sırada 782 milyon dolar ve yüzde 9.4 payla Almanya geliyor. Dolayısıyla silah satışını askıya alan ülkeler arasında en önemli ülke olarak öne çıkıyor.
ALMANYA'DA DÜŞÜŞ YAŞANIYOR
Ancak yıllara göre bakıldığında Almanya'dan söz konusu alımların 2008-2010 yılları arasında yapıldığını, söz konusu tarihlerden bu yana Almanya'dan çok önemli bir miktarda ithalat yapılmadığı görülüyor.Diğer silah satışını askıya alan ülkelerden Norveç'ten son 10 yılda sadece 1 kez 12 milyon dolarlık bir alım yapılırken, Fransa'dan 10 yılda 23 milyon dolarlık silah ithal edildi.
AB'NİN TOPLAM PAYI YÜZDE 31
Türkiye'ye silah ihracatını durdurmayan büyük Avrupa ülkeleri İspanya ve İtalya'dan ise son 10 yılda sırasıyla 729 ve 766 milyon dolarlık silah satışı yaptı. AB geneli bir silah ambargosu için yoğun lobi faaliyetleri sürdüğü için AB'ye bir blok olarak da bakmak gerekiyor. Son 10 yılda Türkiye'nin silah ithalatında AB'nin payı yüzde 31 seviyesinde bulunuyor. Sadece 2018 yılında AB ülkelerinden Türkiye'ye toplam 387 milyon dolarlık silah ihracatı yapıldı.
Tabii yakın dönemde tüm bu dengeleri değiştiren gelişmeler yaşandı. Türkiye bir yandan savunma sanayiinde yerli üretimin payını artırmaya çalışırken diğer yandan silah alabileceği kaynakları da çeşitlendirme yoluna gitmeye karar verdi. Bu kararda ABD'nin Patriot savunma sistemlerini Türkiye'ye satmama kararı de etkili oldu.
2.5 MİLYAR DOLARLIK ALIM
ABD'nin adı konmamış bu ambargosunun neticesinde Türkiye füze savunma sistemlerini Rusya'dan temin etme yoluna gitti. Türkiye, Rusya'nın Patriot muadili füze sistemi S400 için 2.5 milyar dolarlık sipariş verdi. Yapılan anlaşma kapsamında bu yıl 12 Temmuz'da S400 sevkiyatı başladı.
ABD'nin başını çektiği Batı bloku, ticaretin tüm dünyada serbestleşmesini savunsa da savunma sanayiine her zaman ayrı bir parantez açıyor. Özellikle bir NATO üyesinin, Rusya'dan önemli bir silah alımı yapması 'eksen kayması' olarak tanımlanıyor. Buna karşılık Türkiye ise yapılan alımın 'bir eksen kayması veya siyasi bir hamle' değil 'bir kaynak çeşitlendirmesi' olduğunu sık sık vurguluyor. İşin siyasi yönü bir kenara bırakılırsa Türkiye son S400 alımıyla 'kaynak çeşitlendirme' hedefine ulaşmış görünüyor.
RUSYA'NIN PAYI YÜZDE 0.38'Dİ
Son 10 yılda yapılan silah ithalatında Batı blokunu oluşturan AB ve ABD'nin toplam payı yüzde 76.8 seviyesindeydi. Bu yıl şu ana kadar yapılan anlaşmalar veya alımlarla ilgili kesin veriler açıklanmış değil. Ancak son ambargo kararlarının ardından Türkiye'nin Avrupa ülkelerinden daha az silah ithal edeceğini söylemek yanlış olmaz. 2.5 milyar dolarlık S400 alımı geçen yıl gerçekleşmiş gibi verilere dahil edildiğinde ortaya 'dengeli' bir tablo çıkıyor.
S400 anlaşmasından önce Türkiye Rusya'dan son 10 yılda 32 milyon dolarlık alım yapmıştı ve Rusya'nın Türkiye'nin toplam silah ithalatındaki payı yüzde 0.38 olarak gerçekleşmişti. S400 alımından sonraki payı ise yüzde 23.34'e yükseldi. Böylece son 10 yılda Türkiye'nin toplam silah ithalatında ABD'nin payı yüzde 35.24'e, AB'nin payı ise yüzde 23.86'ya gerilemiş olacak. Böylece silah ithalatında Türkiye yeni bir denge sağlamış olacak. Şimdilik oluşan bu dengenin yönünde kuşkusuz Türkiye'nin uyguladığı politikalar kadar NATO müttefiklerinin tutumu da etkili olacak.