Gardıropta kaç parça kıyafet olmalı?
Hem sade hem de şık olmak için gerçekten kaç kıyafete ihtiyaç var? Bunun için sihirli bir rakam nedir? Peki 'kapsül' diye adlandırılan bu gardırobun içinde neler olmalı?
Bir gardıropta kaç kıyafet olmalı sorusu, iklim koşullarına, iş hayatına ya da yaşam tarzına göre elbette oldukça değişken… Ancak minimalist, sade ve işlevsel bir gardıropta en fazla kaç parça kıyafet olmalı diye düşündüğümde de aklıma net bir sayı gelmiyor.
Bir kere bizdeki gibi dört mevsimi de yaşayan bir ülkede hem kazaklarınız, ceketleriniz hem de plaj kıyafetleriniz ve elbiseleriniz olmalı…
Hafta içi ofiste giydiğiniz bir gömleği hafta sonu parkta gezerken de giyemezsiniz. O zaman sahiden, ‘kapsül’ diye adlandırılan bir gardırop nasıl hazırlanır, içinde ne kadar parça olmalı?
Benim aklımda 50-60 gibi bir rakam belirirken ABD’li yazar ve gazeteci Annmarie O'Connor’un sihirli sayısı sadece 20…
The Happy Closet kitabının yazarının, you-niform yani ‘üniforma’ olarak adlandırdığı parçalar bir palto, üç ceket, beş alt parça, beş üst parça, bir elbise, beş ayakkabıdan oluşuyor. Zarif, sakin, kafa karıştırmayan, ‘Bugün ne giysem’ diye düşündürmeyen, minimalist bir gardırop…
Ancak minimalist gardırop hazırlarken ‘evrensel’ bir sayı bulmak, matematik denklemi çözmek gibi. Örneğin evden çalışan biri, eşofmansız yapamazken, haftanın 5 gününü ofiste geçiren biri blazer ceketsiz bir gün düşünemez.
Ya da yalnız yaşayan birine iki beyaz gömlek yeterliyken, elleri mamaya bulanmış bebeğiniz varsa bu rakamın yanından geçemezsiniz. Hepimizin çok farklı hayatı var ama sonunda pek çoğumuz daha bu zorlu dünyada hayatı basitleştirmek, kıyafet düşünmek istemiyor. Bunun yolu ise daha az tüketim ve kullanılmayan kıyafetlerden bir an önce kurtulmaktan geçiyor…
BİR ELBİSEYİ ARTIK GİYMEYECEĞİNİZİ NASIL ANLARSINIZ?
Belki geniş bir giyinme odanız var ya da bir duvarı kaplayan gardırobunuz… Ama işin tuhaf yanı, ne kadar kıyafetiniz olursa olsun, eliniz hep aynı parçalara gidiyor. Kendinizi “Giyecek hiçbir şeyim yok” derken buluyorsanız, gardırobunuzda hiç giymediğiniz, ya da artık sizi yansıtmayan kıyafetlere veda etmenin zamanı geldi. Peki bunun için nereden başlamalı?
Stilist ve kişisel alışveriş danışmanı Colomba Giacomini, gardıroplarını düzenlemek isteyen müşterilerine, hayatlarının bir sonraki iki haftası boyunca giymek istedikleri kıyafetlerle hayali bir bavul hazırlamalarını söylüyor.
Bu egzersizin amacı, şu an sizin için işe yarayan kıyafetlere odaklanmak ve ‘nostalji’den kurtulmak… “Güzel bir elbise olabilir, ama artık hiç giymiyorsanız ve o elbiseyle çekilmiş harika bir fotoğrafınız varsa, elbiseyi değil, sadece fotoğrafı saklamanız yeterlidir” diyor. Bu yaklaşım, çok para harcadığınız için veda edemediğiniz parçalardan kurtulmanızı da sağlıyor.
Annmarie O'Connor da “Hiç giymediğiniz kıyafetler için bir servet harcadıysanız, kendinizi affedin” diyor.
Gardırobu sadeleştirmeye çalışmak sürdürülebilirlik açısından önemli bir adım ancak sadece ‘sürdürülebilir’ olduğu sürece. Müşterilerinin kıyafetlerini büyük bir mutlulukla verdikten sonra ertesi gün boş gardıropları karşısında paniğe kapılıp alışveriş yapma isteğiyle uyanmalarını gördükten sonra, O’Connor küçülme işinin küçük adımlarla yapılmasını öneriyor.
KAPSÜL BİR GARDIROPTA NELER OLMALI?
Gardıroptaki parça sayısı 20’ye düşürülecekse çok ince hesaplar yapmak gerekiyor. Örneğin palto… Sadece bir hakkımız var. Bu nedenle her ortama, etkinliğe, gündüze veya geceye uygun olmalı. Rengi konusunda da aşırıya kaçmamak gerekiyor hal böyle olunca.
Blazer konusunda ise ortak bir görüş var: Siyah, tek düğmeli, gündüz ve gece kullanıma uygun ve şık… Üst giyimde beyaz gömlek, açık renklerde birkaç bluz ve birkaç kazak... Alt giyime geldiğimizde de iki kot pantolon, iki pantolon ve bir etekle sınırlı kalıyoruz.
Pantolonların hem ofis hem de hafta sonu tarzına uygun olması tavsiye ediliyor. Ayakkabıda ise az topuklu bir sandalet, beyaz spor ayakkabı, babet, loafer ve bir bot öneriliyor.
Kapsül dolapta renk kullanımında tutumlu olmak gerekiyor… Lacivert, gri ya da bej tonları uygun seçenekler olabilir. Yine de, en minimal gardıropta bile biraz özgürlüğe ihtiyaç var. Annmarie O'Connor, birkaç serbest parçaya, belki de renkli aksesuarlara izin veriyor.
Az parçaya sahip olmak bir yandan olumlu hissettiren bir rahatlama ve kolaylık getiriyor. Üstelik tarzınızı oturtmuş oluyorsunuz. Ancak bir yandan da bunu hayata geçirmek pek de kolay değil. Her gün aynı kahvaltıyı yapmak kimilerini mutlu ederken, kimilerine ise ‘sıkıcı’ geliyor. O'Connor’a göre 20 parça kıyafetle hayat sürdürülebilir ancak bu rakam sizin için 40 olabilir… Karar sizin!