Takipde Kalın!
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
Gündem Ekonomi Dünya Spor Magazin Kadın Sağlık Yazılar Teknoloji Gastro Video Stil Resmi İlanlar

DÜNYA çok küçüldü, "Kol kırılır, yen içinde kalır" devri geçti. Mesela Dolapdere. Eğer oradaki gösteride silah çekip, nişan alarak karşıya ateş açanların görüntülerini, Türkiye'deki yabancı haber ajansı AFP'nin muhabiri çekmemiş olsa, olay bu kadar dallanıp budaklanmazdı. Elde görüntü olmadığı için, "Silah çekildi, ateş edildi" iddiasına inanan olmaz, silah çekenlerin, "Bize para ve silah verdiler, o yüzden çektik" itirafları da ortaya çıkmazdı. Olay örtbas edilir giderdi. Ama bir yabancı ajansın muhabiri fotoğrafları çekince, gazeteler de yayınlayınca, silahlar kurusıkı bile olsa, işin ciddiyeti ortaya çıktı. Faillerin peşine düşüldü. Basının önemi, işte tam bu tür olaylarda ortaya çıkıyor.

*

Eğer basın olayların üzerine giderse, hiçbir şeyin gizli kalmayacağını artık herkesin görmesi gerekir. Ve açığa çıkacak olayların sorumluluğu da artık eskisi gibi sadece ülke içinde kalmıyor, uluslararasına taşıyor. Başka ülkelerin mahkemeleri, uluslararası kararlar alıyor, peşinizi bırakmıyor. İsrail'in eski Dışişleri Bakanı Tzipi Livni'nin başına gelenleri okudunuz. Daha birkaç ay önce, İsrail'e başbakan olacağı söylenen parlak ve etkileyici kadın politikacı için İngiltere'de bir mahkeme, tutuklama kararı çıkardı. Gerekçe, Gazze olayları sırasında insanlık suçu işlemek. Hakkındaki tutuklama kararını duyunca, Livni İngiltere gezisini tabii ki iptal etti. Parlak politikacı, bir anda "Savaş Suçlusu" haline geldi.

*

Hassas bir dönemden geçiyoruz. Dönemin hassasiyetleri, uçuk bazı düşünceleri akıllara getiriyor. Mesela, silah lobisi için kurulmuş derneğin başkanı TBMM'ye gidip, "Boşnakların yeterli silahı yoktu, Sırplara o yüzden yenildiler, biz de silahlanalım" diye inciler döktürmüş. Bilmiyor ki, başka bir ülkede sırf bu sözleri için yargılanabilir. Hangi devirdeyiz? Bu dünya konjonktüründe silahla ne yapacaksın? İsrailli bakanlar bile Gazze yüzünden ülkesinden çıkamazken, hangi olayın benzerine Türkiye'de zemin hazırlayacaksın?

Aşı yaptırdım

EVET 14 Aralık itibarıyla domuz gribi aşısını ben de yaptırdım. Aradan 3 gün geçti. Hiçbir yan etkisini görmedim. Ve dün Sağlık Bakanlığı yetkilileriyle konuşurken, aşı yaptıranların sayısının 1.5 milyona ulaştığını da öğrendim. Son günlerde aşı yaptıranların sayısında bir artış olmuş. Konuştuğum bakanlık yetkilisi, aşı yaptıran 1.5 milyon kişide herhangi bir ciddi yan etki çıkmadığını da anlattı. Bu arada, Pandemi Bilim Kurulu Üyesi Prof. Mehmet Ceyhan, aşıyla ilgili "Kısırlık yapıyor" dedikodusuna dikkat çekti. Ceyhan'a göre daha önce de çocuk felci ve benzer başka aşılar için de "Kısırlık yapıyor" dedikoduları çıkmış. Prof. Ceyhan, domuz gribinden korunmak için aşının en önemli çözüm olduğunu tekrarladı. Domuz gribinden ölenlerin sayısının 415'e çıktığını zaten biliyorsunuz.

Şurada Paylaş!
Yazı Boyutua
Yazı Boyutua
Diğer Yazılar