Muzaffer Akpınar'ın yeni tutkusu çocuklar

Düşünme, okuma, öğrenme, hatırlama, canlandırma ve problem çözme, sadece çocukların değil, her yaşta, her statüde insanın derdi. Sık sık duymuyor muyuz, “Ya bir gün önce izlemiştim o filmi, yönetmeni kimdi?”, “Kitap okurken konsantre olamıyorum, aynı satırı defalarca okuyorum”. Ya da hadi biraz daha ileri gidelim, yaşı ilerlemiş büyüklerimizden, “Eskiden bu bulmacayı eksiksiz çözerdim ne oldu bana?”

İster yaşam savaşının başında, ister ortasında, isterse unumuzu eleyip eleğimizi asmış olalım, odaklanamamak hepimizin derdi. Oysa beyin de vücudumuzdaki diğer kaslardan farklı değil. Kullandığımız zaman gelişiyor, kullanmayınca zayıflıyor. Burada karşımıza ‘Bilişsel Beceri Çalışması’ diye bir kavram çıkıyor. Bilişsel beceri çalışması ile altta yatan zayıf bilişsel beceriler geliştirilerek bilginin daha kolay ve doğru şekilde işlenmesi sağlanıyor.

Muzaffer Akpınar’ı enerji, telekom, teknoloji gibi pek çok alandaki işlerinden tanırız. Bir süredir THY’nin de yönetim kurulunda. Fakat geçtiğimiz hafta bambaşka bir tutkusuna tanık oldum. Muzaffer Akpınar Vakfı Başkanı Muzaffer Akpınar ve eşi Vakıf Başkan Yardımcısı Psikolog Defne Aruoba Akpınar ile bir ilkokulda buluştuk. Muzaffer Akpınar Vakfı, Muzaffer Bey’in babasının, dedesi adına 1980 yılında kurduğu bir vakıf. Bu kez “Öğrencilere nasıl dokunabiliriz” diye yola çıkmışlar. Defne Aruoba Akpınar’ın ABD’de yüksek lisans eğitimi sırasında uyguladığı ‘Bilişsel Beceri Eğitimi’nin lisansını alarak, Türkiye’ye getirmesi de onlara bir yol haritası hazırlamış. Türkiye’de Learning RX adlı bilişsel eğitim programının resmi temsilciliğini yürüten Defne Aruoba Akpınar, bilişsel beceri programının sürdürülebilir ve ölçeklenebilir olması amacıyla Mind and More şirketini kurmuş. Şirketin çalışma alanları bilişsel beceri eğitiminin yanı sıra oyun terapisi, çocuk ergen danışmanlığı, bireysel psikoterapi ve bilişsel davranışçı terapi. Şirket, yapılmakta olan bu çalışmalar sonucunda elde ettiği varlık birikimini ‘Bilişsel Beceri Projesi’ne aktararak, kendi kendini fonlayan ve sürdürülebilen bir düzen içinde projenin gelişimini hedefliyor. Yani Mind and More, ticari bir yanı olmayan, Nobel Barış ödüllü Muhammed Yunus’ un tanımladığı kavram doğrultusunda bir ‘ Sosyal İş’. ‘Bilişsel Beceri Projesi’ ilköğretimdeki öğrencilerin öğrenme becerilerini artırarak, akademik ve psikososyal gelişimlerine katkıda bulunup örgün öğretim içerisinde başarı göstermelerini ve dolayısıyla eğitim sistemi içinde kalmalarını sağlayacak bilişsel beceri eğitimini bedelsiz vermeyi amaçlıyor. “Çünkü” diyor Defne Akpınar, “Çocuklar, çevreleriyle girdikleri her tür etkileşimden fiziksel, bilişsel ve duygusal olarak olumlu ya da olumsuz şekilde etkilenirler. Bu nedenle, bir öğrencinin akademik başarısı, hem öğrenmeyi destekleyen becerilerinin gelişim seviyesi hem de duygu durumuyla doğrudan ilişkilidir. Örneğin, müzik aleti çalmayı öğrenen bir çocuğun ince motor kasları, ritim ve odaklanma becerileri gelişir, konsantrasyon süresi uzar, kendini mutlu hisseder, özgüveni artar. Buna karşılık, ailesinden yeterli ilgi göremeyen bir çocuğun ise içine kapanarak derslerine odaklanamadığı, ödev yapmadığı ve derslere katılmadığı gözlemlenir. Böylece bilişsel, duygusal ve sosyal açıdan yaşıtlarının gerisinde kaldığı izlenir.”

IQ FİX DEĞİLDİR

Defne Aruoba Akpınar, 12 saatlik sürecin sonucunda öğrencilerin IQ’larında iki haneli artışlar olduğunu söyledi. “Sanıldığı gibi IQ doğuştan gelen fix bir şey değildir” dedi. Çünkü bu program, kendini sürekli beceriksiz hissedip kapatan çocuğun öğrenme kanallarının açılmasını sağlıyor. Öğrenmeyi öğretmiyor ama antrene ediyor. Yazının başında da söylediğim gibi. Bu eğitimlere her yaşta ihtiyacımız var.

EN AZ 12 SAAT ÇALIŞMA

‘Bilişsel Beceri Eğitimi’nin ilk pilot uygulaması, 2015-2016 öğretim yılında Sarıyer’de bulunan Şair Nigar İlkokulu’nda gerçekleştirilmiş. Proje, psikoloji ve PDR bölümlerinin lisans 3. ve 4. sınıf ya da yüksek lisans öğrencileri tarafından gönüllü olarak uygulanıyor. Uzman Psikolog Defne Aruoba Akpınar, gönüllülere üç gün süren teorik ve pratik eğitimler verdikten sonra Sarıyer bölgesinde seçilmiş olan okullarda Muzaffer Akpınar Vakfı’nın hazırlamış olduğu eğitim odalarında gönüllüler çalışıyor. Her eğitmen bir çocukla bire bir çalışıyor ve en az 12 saat olmak üzere öğrencinin ihtiyacına göre belirlenen sayıda seans uygulanıyor. Ön test ve son test ile eğitimin etkinliği değerlendiriliyor. Pilot uygulamada 30 gönüllü görev almış. Gönüllüler, 106 ilkokul öğrencisiyle 12’şer saatlik bire bir bilişsel gelişim eğitimi gerçekleştirmiş. 2016- 2017 eğitim döneminde, 4 ilkokulda 70 gönüllü tarafından 303 öğrenciye uygulanmış.

BİRE BİR ÇALIŞMA

Muzaffer Akpınar ve eşi Defne Aruoba Akpınar ile Şair Nigar İlkokulu’ndaki öğrencilerle bir araya geldik ve programın uygulanmasına tanıklık ettik.