Takipde Kalın!
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
Gündem Ekonomi Dünya Spor Magazin Kadın Sağlık Yazılar Teknoloji Gastro Video Stil Resmi İlanlar

Bu kadar ihtimam ve ilgiyi hiç görmediklerini üç ilçenin seçmeni de söylüyor…

O denli ki verilen vaatler sel gibi…

Her üç ilçede de dün itibarıyla işsiz kalmamış, bütün caddeler asfaltlanmış, üstüne de seçmenin taleplerine yönelik vaatler sıralanmıştı.

Sözünü ettiğim 31 Mart seçiminde oy kullanan kısıtlı seçmenin iki aday arasındaki farktan fazla olması nedeniyle iptal edilen Artvin Yusufeli, Denizli Honaz ve Kırıkkale Keskin’de bu hafta sonu yapılacak seçim.

ARA SEÇİM GİBİ

İstanbul seçimi ile ilgisi olmasa da sanki ara seçim yapılıyor gibi bakanların ve bölge belediye başkanları ile milletvekillerinin akınına uğruyor…

Bazı kamu kurumlarının hemşeri olan yöneticileri de özel ziyaretler yapıyor.

Aktarıldığına göre her gelen de bir vaatle ayrılmış, bazıları da sözünü hemen yerine getirmiş.

AK Parti ile CHP adayı arasındaki 3 oy farkının sandıkta 4 oy pusulasının kayıp olduğunun tespiti nedeniyle seçimin iptali yoluna gidildi.

300 KİŞİYE İŞ

Yusufeli’ndeki seçim faaliyetleri ile ilgili telefonda konuşurken geriden bir hoparlörden gelen ses duyunca ne olduğunu sordum.

“İŞKUR ilçedeki 300 kişiye geçici iş olanağı sağlayacakmış onun duyurusu yapılıyor” yanıtını aldım.

Yusufeli’nde toplam 5 bin 219 seçmen var; bunun 4 bin 388’i oy kullandı, 4 bin 211’i geçerli sayıldı.

Seçmen sayısı üzerinden bakılsa nüfusun neredeyse onda birine iş anlamına geliyor…

Burada da kalmamış, kamu bankaları gibi özerk bütçeli bazı kurumların yöneticileri de iş vaadinde bulunmuş.

Muhalefet ise daha çok Yusufelili olmak üzerine propagandasını oturtmuş.

Uzun süredir bulunduğu bölgeden taşınması için uğraşılan Yusufeli’nde ciddi sorunlar yaşandığı için muhalefet ağırlıklı olarak bu zeminde söylem geliştirmiş.

Ayrıca partiyi kaldırıp Yusufelili olma teması üzerine söylem geliştirmiş.

Yusufeli’nin bağlı olduğu Artvin’de CHP’nin seçimi kazanması da avantajı haline dönüşmüş.

Yusufeli’nde muhalefetin yükselişine bakıldığında gerisinde baraj suyu altında kalacak kentin taşınmasından kaynaklı soruna seçmen tepkisi olduğu açık...

CHP, 2014 seçiminde 490 oy almışken, 31 Mart’ta oyunu 1815’e çıkardı.

AK Parti ise 2 bin 39’dan 1819’a geriledi…

Geçen seçim 1418 oy alan MHP’nin oyları ise 31 Mart’ta 541’e düştü.

MHP de Cumhur İttifakı anlayışı içinde adayını yarıştan çekti; AK Parti bunun adayları Eyüp Tekin lehine olacağı kanısında.

CHP ise bunun adaylarına destek anlamına geldiğine inanıyor.

CHP Yusufeli’nde 2009’da %6.17 olan oyunu 2014’te %11.5’a, 2018 milletvekili seçiminde %13.90’a ve bu seçimde de %43.1’e çıkardı.

Millet İttifakı’nın CHP’li adayı Barış Demirci’nin parti kimliğini bir kenara bırakması, milliyetçi vicdana hitap etmesi ve ittifak ortağı İYİ Parti’nin de desteğini tam alması avantajı olarak görülüyor.

Buna bir de baraj suyu altında kalacak olması nedeniyle yer değiştirme sorunu yaşayan ilçedeki seçmen tepkisi de ekleniyor.

Yusufeli’ndeki yarışın tek memnun tarafı seçmeni…

DOĞALGAZ’DAN İŞE KADAR

Seçimin bu hafta sonu yenileneceği bir diğer bölge ise Kırıkkale’nin Keskin ilçesi…

CHP’nin aday çıkarmadığı Keskin’de İYİ Parti adayı Naci Alsancak 1806 oyla seçimi kazanınca, 1800 oy alan AK Parti adayı Dede Yıldırım İlçe Seçim Kurulu’na itiraz etti.

Kabul edilmeyince konuyu YSK’ya taşıdı; bu aşamada 7 kısıtlı seçmen tespiti yapınca seçim iptal oldu.

AK Parti, Yusufeli’nin aksine Keskin’de Cumhur İttifakı ortağı MHP’nin 1575 oy alan adayı Mustafa Alp Sülsipiroğlu’nun yarıştan çekilmesini istemedi.

AK Parti’ye oy vermekten kaçınan seçmenin, MHP adayının çekilmesi halinde İYİ Parti’ye yönelmesinden kaygı duydu.

Hatta o derece ki AK Parti, seçimi üçüncülük ile bitiren MHP adayının daha cevval olması ve oylarını kaptırmaması gerektiğini söylüyor.

Bakanların, milletvekillerinin ve bürokratların ziyarette bulunduğu, sürekli iftar programlarının yapıldığı Keskin’de seçmen taleplerinin karşılanmasından memnun...

Yolları asfaltlanan, işsizi kalmayan Keskin’e AK Parti son olarak seçimi kazanması halinde doğalgaz getirme sözü verdi.

AKŞENER- YAVAŞ ÇIKARMASI

Muhalefet ise Keskin’i bırakmış değil, Millet İttifakı kapsamında var gücüyle yükleniyor.

Daha çok da seçimi üçüncü sırada tamamlayan MHP adayının oylarından bir bölümünü “Milliyetçi adaylar dayanışması” kapsamı içinde kendisine çekmeye çabalıyor, seçime asılıyor.

Nitekim İYİ Parti lideri Meral Akşener de bugün Millet İttifakı’nın Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen Mansur Yavaş’ı da yanına alıp Keskin’e gidecek ve miting yapacak, oy isteyecek.

CHP ve SP’nin de bölgedeki dinamiklerini harekete geçirdiği ve Keskin’in alınması için yoğun çaba gösterdiği belirtiliyor.

HONAZ BIÇAK SIRTINDA

İptal edilip bu pazar seçim yapılacak bir diğer yer ise Denizli’nin Honaz ilçesi…

CHP adayı Yüksel Kepenek’in AK Parti adayı Turgut Devecioğlu’nu 8 oy geride bıraktığı Honaz’da oylar üç kez sayıldı ve bunun sonucunda bir oya kadar indi.

Ardından AK Parti 5 kısıtlı seçmenin oy kullandığını tespit etti ve seçimin iptalini sağladı.

Seçimin yenileneceği üç ilçe arasında nüfusu en fazla olan Honaz’da CHP ile AK Parti arasındaki yarış kıran kırana sürüyor.

AK Parti’nin seçimi kaybeden İzmir Büyükşehir adayı, Denizlili eski Bakan Nihat Zeybekci’nin başkanlığındaki bir ekibin var gücüyle yüklendiği Honaz’da tarafların aktardığına göre seçim henüz ortada.

AK Parti, iktidar avantajını kullanırken, CHP isim isim markaj yapıyor.

İlçe nüfusundan önemli bir bölümünün yakındaki organize sanayi bölgesinde çalışanlardan oluşması da CHP açısından avantaj olarak değerlendiriliyor; ekonomik sıkıntının getirdiği tepkiyi oya yansıtıyor.

Nitekim CHP Yusufeli gibi Honaz’da da %2’den başladı ve 10 yılda oylarını %49.38’e ulaştırdı.

SANKİ PROVA SEÇİM

MHP ve İYİ Parti’nin aday çıkarmadığı Honaz’da seçimin kaderini ağırlıklı olarak milliyetçi seçmenin tavrı belirleyecek.

Toplamı 30 bin seçmene dahi ulaşmayan üç ilçede yenilenen sandık, bağlı oldukları başta olmak üzere çevredeki kentlerin ilgi odağı haline gelmiş…

Sanırsınız ki İstanbul’un prova veya ara seçimi yapılıyor…

***

Özal istemişti, “Pençe” harekatı tamamladı…

Türk Silahlı Kuvvetleri’nin dün Hakurk’a yönelik Pençe harekatı aslında 2017 Aralık ayından bu yana bölgede yürütülen operasyonun bir parçasıydı.

Şunu baştan belirtmeliyim, 10 Mart 2018 tarihinden bu yana hem karadan komando güçleri hem de havadan jetlerle gerçekleştirilen hava operasyonlarında çok daha büyükleriyle de karşılaşıldı.

Türk Silahlı Kuvvetleri’nin dünkü operasyonuna kadar da Gara, Arasin, Baysan, Zap, Kani Rash- Hakurk’u kapsayan bu bölgeye hem karadan hem de havadan 200’ü aşkın operasyon yapıldı.

Bu sürede bini aşkın terörist öldürüldü.

KIRMIZI LİSTEDEYDİ

Hatta 21 Mart 2018’de Hakurk/Kani Rash bölgesine komando birliklerinin de katılımı ile yapılan harekatta Agari Mazlum Pirdoğan takma ismini kullanan ve kırmızı listede aranan bölge sorumlusu ile birlikte 8 önemli isim öldürüldü.

Türk Silahlı Kuvvetleri 1.5 yıl kadar süren bu operasyonlarda Harp Akademilerinde okutulacak ölçüde önemli operasyon taktiği uyguladı.

Önce Çukurca Üzümlü bölgesinin güneyindeki Kani Rash ve Bermize adıyla bilinen düz araziden güneye doğru ilerlendi.

Bir süre bu bölge tahkim edildi ve bir karakol kuruldu.

Ardından bölgede Del-Eshmi ile Sapan- Bani ve Khalifan-Kwet-Naya arasında kalan banttan güneydoğuya, yani Hakurk bölgesine doğru yöneldi.

Tam bir ateş küreği veya mala şeklini alan bölgede üç karakol daha kuruldu, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin bu bölgedeki yerleşimi de 6 ay kadar sürdü.

İRAN DA HAREKETLENDİ

Bu arada İran da hareketlendi ve Hakurk’tan güneye doğru inen güzergahı kesen şekilde bir ur şeklinde Irak içine girip seyyar karakol oluşturdu.

Hakurk bölgesindeki terör üslerinin geçiş güzergahı böylece kontrol altına alınmaya başladı.

Sadece yüksek dağlardan güneye doğru inen güzergah kaldı.

Bu bölge neredeyse her gün jetler, SİHA’lar veya helikopterler tarafından sürekli bombalandı.

Geçiş güzergahlarındaki tüm yollar ve konaklama kampları imha edildi.

Ardından dünkü operasyon geldi ve Türk Silahlı Kuvvetleri Kani Rash’tan Hakurk’a kadar uzanan bölgeye hakim oldu…

ÖZAL’IN HAYALİ

Bu bölge merhum Turgut Özal’dan Demirel’e, Ecevit’ten Mesut Yılmaz’a, Tansu Çiller’den Erdoğan’a kadar tüm liderlerin Irak ile müzakerelerinde sürekli masada olan alandı.

Türkiye’den güneye doğru uzanan dağların bitiminde ova oluşturan bu bölge için Ankara ile Bağdat toprak değişimi pazarlığına kadar işi götürdü.

Yani Türkiye batı bölgesinden bir kısım toprağını verirken, karşılığında Irak’ın içindeki bu alana girecek ve dağları içine alarak ovaya hakim olacaktı.

O gün Özal’ın hayali olarak başlamış ve halefleri de sürdürmüştü; aradan 30 yıl geçti ve Ankara hedefine Türk Silahlı Kuvvetleri’nin üstün gücüyle ulaştı…

BAŞBUĞ’UN EKRANINDAKİ GÖRÜNTÜ

Bu bölgeyi gidip görmeyen ne denli önemli olduğunu zor anlar…

Bölgeye uzun yıllardır gitmiş, her iki tarafını da iyi bilen biri olarak ben de önemini Kara Kuvvetleri Komutanlığı döneminde Org. İlker Başbuğ sayesinde anlamıştım.

Hafızamdaki tazeliğini hâlâ koruyor…

Org. Başbuğ ile makamındaki sohbetimizde bölgeden söz ederken ayağa kalktı ve arkadaki odaya yöneldi, benim de takip etmemi istedi.

Odasına girdiğimde bir bilgisayar ekranı açık duruyordu.

Başına oturdu, yanına bir sandalye çekip benim de oturmamı istedi, ardından o bölgede havadan çektirdiği videoyu izletmeye başladı.

Bir hava aracı Yüksekova, Çukurca, Hakkari bölgesinden Irak sınırını geçti, bütün bölgeyi tarayıp Hakurk’a oradan Kandil’in olduğu bölgeye kadar ulaştı.

Sanki o hava aracının içinde gibiydim, bir tur atıp Türkiye sınırından içeri girdi ve ardından Hakkari’nin o muhteşem güzellikteki dağlarını, platolarını ve üzerindeki küçük göletleri izletti…

Başbuğ video bittiğinde başını iki yana salladı, hafifçe yerinden doğrulup ekranı işaret etti:

“İzlediniz işte. Terör bitse bu güzellik İsviçre’de dünyanın en güzel sanılan yerlerinde yok…”

O günlerin gelmesi umuduyla…

Şurada Paylaş!
Yazı Boyutua
Yazı Boyutua
Diğer Yazılar