Bakan Koca'dan ABD Büyükelçisi'ne: "Yaptığı manipülasyon, ahlaki değil..."

ABD’nin Ankara Büyükelçiliği bir öncesi Büyükelçinin yaptığı açıklamalar dolayısıyla oldukça sıkıntılı bir süreç yaşamıştı.

Bundan dolayı da Büyükelçi’nin bir başka ülkeye atanması sonrası da uzun süre bu makam boş kalmış, sonunda David Satterfield’ın atanması onaylanmıştı.

Büyükelçi göreve geldiği günden bu yana basın önünde gözükmekten kaçındı, kısıtlı katılımlı toplantılarla yetindi.

Belki de ilk geniş katılımlı toplantısı olan DEİK’teki sözleri de hakkındaki tartışmayı tetiklemeye yetti.

Büyükelçi Satterfield, ABD’li şirketlerin Türkiye’den alacaklarının 2,3 milyar dolara çıktığını belirterek ödenmemesi halinde ilaç sevkiyatının durduracaklarını söyledi.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ile dün salgınla ilgili bir süredir devam ettirdiği toplantıları izlemek üzere Samsun’a gelirken özel uçakta Büyükelçi’nin sözlerini sordum...

Bir şey dikkatimi çekti, bugüne kadar basın toplantılarında sinirleri alınmış gibi görünen Bakan Koca sinirlenebiliyormuş... Sinirlendiğinde de burnunun iki yanından gözaltına doğru uzayan bölgesi kızarıyor...

BAĞLANTILAR YAPILDI

Önce ilaç şirketleri ile olan görüşme hakkında bilgi verdi, bir süredir Maliye Bakanlığı’nda bu görüşmelerin devam ettiğini anımsattı.

Şirketlerle uzlaşının bir noktaya kadar geldiğine de vurgu yaptı.

Türkiye’nin grip dahil aşı ve ilaç şirketleri ile bağlantısında bir sorununun bulunmadığına da vurgu yaptı.

“İlaç ve aşı ile ilgili tüm görüşmeler tamamlanmış, ihaleleri bağlanmış ödemesi de takvime bağlanmış durumda” deyip sözü Büyükelçi’ye getirdi:

“Büyükelçi’nin yaptığı doğru değil. Tam biz ilaç şirketleri ile masaya oturduğumuz pazarlık döneminde manipülasyon yapıyor. Böyle konuşması mı gerekiyor? Bu yaptığı ahlaki değil. Bir Büyükelçi’nin böyle konuşması doğru değil. Belki sömürge ülkelerinde bunları uygulayabilir ama burası bildiği ülkelerden değil.”

İLK VURUŞU YAPTI

Bir kez daha belirteyim Bakan Koca’yı ilk kez bu denli öfkeli gördüm...

ABD Büyükelçileri ile hükümet arasındaki gerilimlere geçmişte tanıklık etmiş, gerilim süreçlerindeki sancılı dönemlerdeki gelişmelerin yarattığı diplomatik sorunları yakından izlemiştim.

Ancak bu son yaşanan belki uzun süredir gerilimsiz bir ortamda seyreden Büyükelçilik hükümet ilişkisinin ani geriliminden, belki de yeni sürecin önünü açar görüntüsünden olsa gerek sert başladı.

Satterfield böylece ilk vuruşu yaptı, haydi hayırlısı...