Yüzde 50+1 stresi…
TAM iki yıl önce konuşulan konu, döndü dolaştı yeniden gündemin birinci sırasına oturdu.
Genel seçimin hemen ardından yapılan yerel seçim sonrası ilk dile getiren AK Parti kurucularından, eski Bakan Faruk Çelik oldu…
Çelik, “İlk turda %40 ve üzeri alan seçilsin. Yüzde % 50+1 formülü Türkiye’yi yorar” dedi.
İkinci turda %50+1 aramasının daha yararlı olacağını da kayda geçirdi.
O dönüm Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni bir Anayasa yaptıklarını ve milletin desteğini aldıklarını belirterek, iktidarı ve muhalefetiyle birlikte %50+1’den vazgeçme yönünde bir talep gelirse bakabileceklerini söyledi.
Ancak 2019’un Ekim ayında başlayan bu tartışmaya AK Parti içinden ciddi karşı çıkanlar oldu.
ŞENTOP VE UÇUM DA KARŞI ÇIKTI
TBMM Başkanı Mustafa Şentop, konunun tekrar gündeme gelmesine gerek olmadığının altını çizerken, sistemin ittifaka mecbur ettiği görüşüne de katılmadığını belirtti.
“Ben %50+1’in doğru olduğu kanaatindeyim” dedi.
Sistemin hayata geçmesinde büyük emeği bulunan Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu Başkanvekili Mehmet Uçum da öneriye karşı çıktı ve aynen şöyle dedi:
“Cumhurbaşkanı seçiminde %50+1 oy kuralı Türkiye'nin toplumsal ve siyasal istikrarının temelidir. Halkın 50+1'le hiçbir sorunu yoktur, tam tersine bu norm siyasal sistem işleyişinin tamamen halk iradesine dayanmasının temel güvencesidir. Siyaset halk için yapılır, halka rağmen değil.”
Cumhur İttifakı bileşeni MHP’den de destek gelmeyince tartışma noktalandı.
KARAMOLLAOĞLU’NUN AÇIKLAMASI
Aradan bir yıl geçtikten sonra 2020’de de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın %50+1 barajının aşağı çekilmesi için çalışma yapılması talimatı verdiği bilgisi yayıldı ancak bir gelişme olmadı.
Cumhurbaşkanı da sonrasında bu konuda herhangi bir açıklamada bulunmadı.
Ne zaman ki Saadet Partisi lideri Karamollaoğlu geçen hafta kendisini ziyaret edene kadar.
Karamollaoğlu görüşme hakkında soruları yanıtlarken, Erdoğan’ın %50+1 kuralının mahsurlu olduğunun farkına vardıklarını kendisine söylediğini açıkladı.
Bu yeni bir tartışma başlattı.
ÇİÇEK’İN YAKINMASI
Eski TBMM Başkanı Cemil Çiçek, geçmişte bunun mahsurlu olacağını söylediğinde gelen tepkileri anımsattı.
Çiçek, düzenlemenin bir Anayasa konusu olduğunu, bunun tekrar ele alınmasının zorluğunun bulunduğunu vurguladı.
Teklifi ilk dile getiren Faruk Çelik’i dün aradım ve tartışmanın yeniden gündeme gelmesini nasıl karşıladığını sordum.
“Kötü bir sistem değil. Sadece bu sistemin bazı eksikleri, arızası var; onlar giderilmeli” diye söze girdi.
Bunun düzenlenmesinin de zor olmayacağına vurgu yaptı.
HDP OLMADAN OLMUYOR
Mevcut durumda hiçbir partinin %50+1’e HDP olmadan erişmesinin olanaksızlığının altını çizdi.
“HDP ile de kimse olmak istemiyor; bu durumda nasıl bulacaklar?” sorusunu yöneltti.
Teklifini iki yıl önce dile getirirken, aksayan yönlerine dikkat çektiğini belirtip devam etti:
“Hani bu sistem birleştirici olacaktı? Tam tersine %50+1 zorunluluğu daha fazla partinin çıkmasına yol açtı. Çünkü herkes kendisine ihtiyaç olacağını düşünüp daha büyük parçadan ayrılıp parti kurdu. Yüzde 50+1 bütün partilere stres yaratıyor…”
Oy oranının hem sosyolojik, hem de ekonomik olarak büyük bir soruna yol açtığına da vurgu yapıp devamını getirdi:
“Kim gelirse gelsin. Her parti %50+1’e ulaşmak için ötekinin taleplerini mecburen karşılamak zorunda bırakılıyor. Bu ekonomide mali disiplini bozduğu kadar, siyasetin stresinin asıl nedeni haline geliyor… Her partinin %50+1’e ulaşamaması bu stresi daha da arttırıyor. Oysa seçilebilme oranı olsa bu stresi yaşamayacak… Yeni kurulan partiler de bu kadar kıymete binmeyecek…”
Çelik, bu aşamada partilerin ittifakları bozmamak için kendi politikalarından uzaklaşmak zorunda kaldıklarını da anımsattı…
OLABİLİRLİĞİ YOK
Peki bu düzenleme yapılabilir mi?
Hemen belirteyim olanağı yok…
Çünkü değişebilmesi için öncelikle Anayasa değişikliğine ihtiyaç var.
Bunun için de bırakın partileri, ittifakların en azından referandumlu çözüm için gerekli 360 sandalyesi yok…
Ayrıca AK Parti ve MHP dışındaki bütün partiler parlamenter sistem üzerinde uzlaşmış durumda.
Buna MHP’nin başkanlık sistemi ve %50+1’in devam etmesi gerektiğine ilişkin duruşunu da eklemek gerekir.
AK Parti içinden gelen sistemin özünün %50+1’e dayalı olduğuna ilişkin görüşleri de bir kenara bırakmamak lazım.
Dolayısıyla bugünkü tartışmanın hayat bulmasının olabilirliği görünmüyor…
Bugünden yarına da bir sonuç alma olanağı yok…
- İktidar kapışması…3 dakika önce
- Gülmek ve ağlamak…2 gün önce
- Kitlelerin hayal gücü…5 gün önce
- Olayın Olacağı Oda...1 hafta önce
- Mustafa Kemal'i anmak…1 hafta önce
- Kemerlerinizi bağlayın…1 hafta önce
- Utangaç muhafazakarlar yine sol gösterdi sağ yaptı1 hafta önce
- Bu iş mahkemede mi biter?2 hafta önce
- Hangisine oy verirdiniz?2 hafta önce
- Seçme kıstası…2 hafta önce