Kendi kimliğiyle, 40 ilde ortak liste...
DEVA Partisi kurmayları iki gündür aldıkları kararın izahı ile uğraşıyor.
Özenle altını çizdikleri bir nokta var…
O da DEVA Genel Başkanı Ali Babacan’ın parti kimliği ile seçime gireceğini ilan etmesinin, 6’lı masadaki partilerle seçim işbirliğinin bittiği anlamına gelmediğine yönelik sözleri.
Nitekim dün DEVA Partisi’nin iki önemli ismi de telefon sohbetimizde bunun altını çizdi.
Kararlarını hangi gerekçeyle aldıklarını açıklarken, ileride olabilecek ihtimallere de açık kapı bıraktı.
Genel Başkan yardımcılarının sözlerinden de anladığım şu ki, bu kararı almalarına, milletvekili adaylarının CHP listelerinden gireceğine yönelik tezviratın muhafazakar kesimde yaygınlaşması neden olmuş...
Buna karşı bir ön alma ihtiyacı doğmuş.
DEVA Partisi Teşkilat Başkanı Sadullah Ergin de dün bu durumu izah ederken, “Yoğun bir şekilde başka bir partinin listesinden aday olacağımıza yönelik söylentilerin önüne geçmekti amacımız…” dedi ve ekledi:
“Diğer iki alternatif konusunda henüz bir karar almış değiliz. Biz sadece kendi kimliğimizle seçime gireceğimizi, seçime katılmayıp, bir başka partinin listesinden aday göstereceğimiz iddiasının doğru olmadığını açıkladık.”
Benzer yaklaşımı DEVA Partisi Seçim İşleri Başkanı İdris Şahin de dile getirdi, “Başka partinin listesinden tüm adayları göstereceğimiz iddiasına açıklık getirdik, bu senaryonun olmadığını açıkladık” dedi.
İTTİFAK VE İŞBİRLİĞİNİ KAPATMADIK
Her ikisine de diğer iki alternatif konusunda ne düşündüklerini sordum.
Sözünü ettiğim, hiçbir ittifak içinde yer almadan her yerde kendi başına seçime girmek…
Diğeri de 6’lı masadaki partilerle anlaşarak bazı yerlerde ortak, bazı yerlerde de ittifak içi ittifak yaparak seçime girme modeli…
Ergin, bu konuda şunları söyledi:
“Bunlara ilişkin parti yönetimimizin bir kararı yok. Şu anda bu konularda değerlendirme yapamam, çünkü bir opsiyonumuz yok. Bir çatı altında, diğer partilerin tamamıyla veya bir kısmıyla kendi kimliğimizle de olabilir, bir başka şekilde de olabilir. Kararımız sadece seçime kendi kimliğimizle gireceğimizi kapsıyor…”
Bu noktada da durmadı, 6’lı masadaki partilerle birlikte hareket edeceklerine yönelik mutabakatlarının sürdüğünü belirtti.
Genel Başkan Babacan dahil bu durumu net ortaya koyduklarını anımsattı.
Şahin de aynı yaklaşımı gösterdi, “İttifak ve işbirliği senaryolarını kapatmadık” deyip ekledi:
“Biz çatı ittifakı ve işbirliği senaryolarına açığız. Bunun olabilirliği konusunda şu an alınmış bir kararımız yok ama o senaryolara kapıyı da kapatmadık. Bunlar olabilir şeyler…”
CHP’Yİ DE RAHATLATTI
Bizzat yöneticilerinin de altını çizdiği gibi diğer senaryolar konusunda kapı kapatılmış değil…
Zaten yeni değişiklik de buna izin vermiyor, bir anlamda da zorunlu kılıyor.
Yapmayanın kaybına yol açacağı bugünden görülüyor.
Kararları ve diğer seçeneklere açık oldukları hem DEVA Genel Başkanı Babacan tarafından Pazar günkü zirvede 5 lidere açıklanmış, hem de önceki gün açıklama öncesi kurmaylar bilgilendirilmiş…
Bu karar özellikle CHP’de ciddi bir rahatlama sağlamış…
Çünkü kendi listesinden diğer partilerin aday olacağını duyan milletvekilleri kendilerine yer kalmayacağı kaygısıyla huzursuzlanıyordu; bu ortadan kalktı.
CUMHUR İTTİFAKI İÇİN DE GEÇERLİ
Ayrıca ittifak veya işbirliği halindeki partilerin bazı seçim bölgelerinde sandığa birlikte girmeleri kaçınılmaz bir durum…
Çünkü karşısındaki güç birliği yaptığı anda çıkaracağı milletvekili sayısı ciddi oranda düşecek.
Ancak Milletvekili Seçimi Kanunu da parti kimliği ile seçime girecek partilerin önüne bazı engeller çıkarıyor.
Bunun başında da seçime girilmesi zorunlu il sayısı geliyor.
Kanuna göre, bir parti kendi kimliği ile seçime girme kararı aldıysa en az 41 yerde aday göstermek zorunda.
Tersten okunursa, diğer 40 ilde ister bir başka partinin listesinden kendinden istifa eden adayı göstererek veya bir çatı altında kimliğinden ödün vermeden seçime girebilir.
Ayrıca Cumhur İttifakı bileşeni AK Parti ve MHP milletvekilleri de sohbetlerimizde bu formüllerin geçerli olabileceğini konuşuyor.
Belli bazı büyük şehirlerde MHP, bazılarında da AK Parti listesinden seçime girme formülleri tartışılıyor.
Benzer yaklaşım CHP, DP, Gelecek, SP ve İYİ Parti’de de söz konusu; hangi ilde kimin listesinden olabileceğine yönelik senaryolar ve buna dayalı simülasyonlar yapılıyor.
Hatta, bırakın başka parti listesini, işbirliğinde olduğu parti daha fazla vekil çıkarabilmesi için, güçsüz olduğu ilde aday göstermemeyi dahi tartışıyor.
İYİ PARTİ ÖRNEĞİ
Üzerinde en çok durulan ise bir çatı altında kendi kimliği ile seçime girerek %7 Türkiye barajının aşılmasına yönelik model.
Çünkü kanun, aynı çatı altındaki partilerin toplam oylarının %7’yi aşmasını Türkiye barajı için yeterli buluyor.
Yani bir parti %2, diğeri %3, bir diğeri %4 almışsa, toplamı %7’yi geçtiği için hepsini barajı aşmış kabul ediyor.
Bu da partilerin bazı illerde sandıktan çıkan milletvekilini kaybetme riskini ortadan kaldırıyor.
Bunun en iyi örneği de İYİ Parti…
Geçen seçim CHP ile ittifak halinde seçime giren İYİ Parti %9,5 ile Türkiye barajı altında kalmasına rağmen, sandıktan çıkan 44 milletvekilini kaybetmedi; TBMM’de grup kurabildi.
Bu olmasaydı, sandıktan çıkan 44 milletvekilini kaybedecekti.
DENENMEDİK MODEL KALMADI
Sonuç olarak Türkiye’deki partiler, 1983 yılından sonra karşılarına konulan engelleri aşmak için uygulamadığı model kalmadı…
En katı yasakları dahi hülle ile aşmayı başardı; en iyi örneği de 1991 ve 1995 genel seçimlerinde görüldü.
O nedenle ister yasa değişikliğiyle olsun, ister seçim kurulları veya başka yolla…
Sonuçta her şeyi milletin sandığa dolduracağı oy belirler…
- İktidar kapışması…3 dakika önce
- Gülmek ve ağlamak…2 gün önce
- Kitlelerin hayal gücü…5 gün önce
- Olayın Olacağı Oda...1 hafta önce
- Mustafa Kemal'i anmak…1 hafta önce
- Kemerlerinizi bağlayın…1 hafta önce
- Utangaç muhafazakarlar yine sol gösterdi sağ yaptı1 hafta önce
- Bu iş mahkemede mi biter?2 hafta önce
- Hangisine oy verirdiniz?2 hafta önce
- Seçme kıstası…2 hafta önce