Teksas'tan yükselen sol dalga bize varacak mı?
Amerika’da 2020 seçimlerinde Trump’a karşı yarışacak kişi önceki günkü ara seçimlerde aşağı yukarı belli oldu. Demokrat Parti’nin adayı Beto O’Rourke belki Teksas’tan Senato’ya seçilemedi ama şimdiden liderlik sıkıntısı çeken partinin geleceği olduğuna dair tahminler yürütülüyor. Dün Slate’ten bir başlık: “İşi fazla uzatmayın, O’Rourke’u aday yapın işte.”
Seçimi kaybeden Beto’nun başarısını olduğunu anlamak için Teksas’ı tanımak gerekiyor. Lawrence Wright “God Save Texas” kitabında Amerika’nın bu zengin güney eyaletindeki iç siyasetin ülkenin de geleceğine ışık tutacağını anlatıyor. Hani bizdeki seçimler için “İstanbul’u kazanan Türkiye’yi kazanır” derler ya, ABD’de de Teksas’ı kazanan Beyaz Saray’ı alabiliyor neredeyse.
Bush’ların da çıktığı Teksas yıllardır Cumhuriyetçilerin kontrolünde ve muhafazakarların kalesi olarak biliniyor. Wright’ın yazdığına göre Teksas’ta Demokrat Parti’den seçime giren siyasetçiler bile ülkenin diğer bölgelerinden farklı, hemen hepsi özünde sağcı ya da ortada. Siyasi partiler Teksas’ı kazanmak için daha muhafazakar politikalar savunuyor, buna uygun adaylar öneriyor genelde.
Meksika sınırındaki eyalet özellikle göçmenler konusunda hassas; birçok Teksaslı'nın göç dalgasına karşı çıktığı tahmin ediliyor. Nüfusun çoğunluğu dindar ve eyalette giderek kürtaj yaptırmak zorlaşıyor, klinikler kapatılıyor. Western filmlerine yakışır şöhretine uygun olarak Teksaslılar silahlarından da vazgeçemiyorlar.
Ama aynı Teksas’ta sayıları gün be gün artan göçmen nüfusu da seçmen demografiğini değiştiriyor. Kaçak Meksikalı işçilerin çocukları ABD’de büyüdü, yetişti, okudular, iyi yerlere geldiler. Eyaletin başkenti ülkenin en liberal şehirlerinden biri olan Austin, üniversitesi dünya çapında. Silikon Vadisi’nden Alphabet gibi devler de Teksas’la iş alanları yaratıyor. Üstelik yetişen genç seçmenin siyasi eğilimi de soldan yana. ABD’de genç seçmenin üçte ikisi Demokrat zaten.
TEKSAS’TA DÖNEN SEÇİM OYUNLARI
Wright’ın anlattığına göre Cumhuriyetçilerin kalesi gibi görünen Teksas’ta da çoğunluk Demokrat aslında, ama siyasi tabloya bunun yansıması hemen hemen imkansız. Zira yıllar içinde seçim bölgelerini kendi çıkarlarına göre değiştiren (gerrymandering) Cumhuriyetçiler sandıktan başka parti adayının çıkmamasını neredeyse garantilediler. 2020’de ikinci bir ‘gerrymandering’ girişimiyle seçim bölgelerinin yeniden Cumhuriyetçilerin lehine düzenlenme ihtimali var. Böylece Teksas’ta nüfus ne kadar değişirse değişsin, 40-50 yıl boyunca belki de Senato’ya tek bir Demokrat seçilemeyecek.
Tablo böyleyken muhalefetin de muhafazakarların hassasiyetini göz önünde bulunduracak, silah yanlısı, kürtaj karşıtı, sadece kağıt üzerinde sol parti adayı gibi görünen bir aday çıkarması beklenir, değil mi? CHP’nin yıllardır sağdan oy almak için seçmene dayattığı Ekmeleddin İhsanoğlu, Mehmet Bekaroğlu gibi isimlere benzer.
Beto O’RourkeTüzüklerle çarpışan Beto bırakın sağcı aday olmayı, ortada durmayı, ortanın solunu bile reddetti. Yerleşik ezberlere meydan okudu, özgürlükçü bir solcu olarak parladı. Gezmediği yer kalmadı, hemen hemen bütün seçmenlerle konuştu. Zor bir soru sorulduğunda içki sofrasında atıp tutan Quantum Muharrem misali “Bunu Erdoğan’a sorabiliyor musunuz” diye geçiştirmedi, her soruya yanıt verdi. Göçmenleri destekledi, silah satışının kontrol altına alınmasını, tüfeklerin satışının yasaklanmasını savundu.
Beto belki kıl payı senatör seçilmedi, ama yarattığı dalga Demokrat Parti’nin oylarını uzun zaman sonra ilk kez bu kadar yükseltmesine vesile oldu. “Betomania”nın etkisiyle eyaletteki kimi kritik beldeler de yıllar sonra ilk kez Demokratlara geçti. En önemlisi de liderlik sıkıntısı çeken partide muhtemel bir başkan adayı çıktı; neredeyse Obama’ya benzer bir heyecan yaratıyor.
SOLUN GELECEĞİ İLERİCİ OLMAK
Bu ara seçim sadece ABD’yi ilgilendirmiyor, dünya siyasetini etkileyecek trend’ler konusunda da ipuçları barındırıyor. Sağ partiler dünyanın her yerinde merkezi yok edip siyaseti uç noktaya taşıyor, muhafazakarlık yer yer faşizme ve gericiliğe doğru gidiyor. Bu durumda sol partilerin yapması gerekense sınırlı muhasebeci vizyonuna sahip Kemal Kılıçdaroğlu’nun bakkal hesabı değil, kendi söylemlerini daha da sola çekmek, ilerici olmak. Eski sağ sol ayrımları yerini gerici-ilerici siyasetin yarışına bırakıyor.
Sadece Beto örneğinde değil, ABD’nin her yerinde ilerici sol siyasetin zaferini gördük: Müslümanların ülkeye girişinin yasaklandığı bir dönemde biri başörtülü iki Müslüman kadın seçildi. Evli bir eşcinsel erkeği vali yaptı seçmenler. İlk lezbiyen kadın aynı zamanda ilk Kızılderili kongre üyesi oldu. Benzer şekilde sosyalist aday Gillum da Florida’da kazanamasa da bir sol dalga yarattı.
Küçük ama önemli adımlar; ilerleme de adım adım gerçekleşir zaten.
Var mı Türkiye’den bir Beto’yu büyükşehir belediyesine aday gösterecek bir cesur yürek bizde? Ben de olduğunu düşünmemiştim zaten.
- Trump oligarklar rejimi kuruyor19 dakika önce
- Baklavacı asla sadece baklavacı değildir2 gün önce
- Bir eski eroinman Amerika'nın patates kızartmalarını düzeltecek mi4 gün önce
- First lady Elonia5 gün önce
- Seçimi kazandıran podcast sunucusu1 hafta önce
- Aradığım Çin lokantası Erdoğan'a komşu çıktı1 hafta önce
- Kamala olarak girdi, Kemal olarak bitirdi1 hafta önce
- Anneciğim erkeklik elden gidiyor2 hafta önce
- Çöplük gibi kriz2 hafta önce
- Milyarderlerin Trump sevdası2 hafta önce