EYT’de yaş sınırı olacak mı?
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, TBMM Genel Kurulu'nda bakanlığının bütçe görüşmeleri sırasında emeklilikte yaşa takılanlar (EYT) ile ilgili açıklama yaptı. Bilgin, EYT'lilere yeni yaş sınırı gelip gelmeyeceğine ilişkin bilgi vermezken, çalışmaların devam ettiğini belirterek, "En kapsamlı düzenlemeyi yapacağımızdan kimsenin endişesi olmasın" dedi. Habertürk'ten Ahmet Kıvanç'ın haberi
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, TBMM Genel Kurulu’nda bakanlığının bütçe görüşmeleri sırasında milletvekillerinin eleştirilerini yanıtladı. Bakan Bilgin, emeklilikte yaşa takılan (EYT) kadınlarda 48 veya 50, erkeklerde 50 veya 52 şeklinde yaş sınırı getirileceğine ilişkin haberler konusunda gazetecilerin gündüz yönelttiği sorular üzerine, akşam cevaplayacağını söylemişti. Bilgin’in açıklaması gün boyu merak konusu oldu.
EYT’nin Türkiye’nin önündeki en önemli ve kamuoyunun en fazla ilgilendiği konulardan birisi olduğunu belirten Bakan Bilgin, kendisini arayan herkesin “EYT meselesi ne olacak” diye sorduklarını anlattı. Bilgin bu konuda şunları söyledi:
“Uzamasının birkaç sebebini size söyleyeyim: Bir defa, herkesi dinlemek zorundayız, herkesi dinliyoruz, en son, odaları dinlemeye başladık. Çünkü meselenin bir boyutu, bildiğiniz gibi iş adamlarının, kıdem tazminatına... Şimdi, bu mesele, öncelikle hep bizim açımızdan, devlet açısından ele alınan bir konuydu fakat doğrudan doğruya işverenleri ilgilendiriyor. İşveren diyor ki: "Benim çalışanlarımın, üstelik de kıdemli, tecrübeli, iş tecrübesi ve becerisi gelişmiş adamlarımın oranı yüzde 10, yüzde 15 -en düşüğü yüzde 10, büyük işletmelerde daha fazla- biz bunları kaybetmek istemeyiz ama bir de bize mali yükü var. Bunu nasıl yapacağız? Bu süreci nasıl yöneteceksiniz?"
Giderek öyle talepler geliyor ki işte, kamuoyunda tartışılan şeyler herhâlde bunlarla ilgili duyumlar. Yaş sınırından bahsedenler oluyor. Başka tekliflerde bulunanlar, "Şunu öteleyin." diyenler, "Bunu öteleyin." diyenler oluyor. Bir de bizim çalışmanın teknik yönüyle ilgili problemler var. Nedir? Biliyorsunuz, bu, 8 Eylül 1999 öncesi çalışanları, işe girenleri, onları kapsıyor. Fakat o zaman, henüz bizde dijital ortamda bu kayıt sistemleri yok. Bunların büyük bir çoğunluğu iş değiştirmiş, evrakları kaybolmuş veya evrakları bulunamıyor. Biz bütün bunları organize etmeye çalışıyoruz, kapsamına tam anlamıyla ulaştığımız zaman -ki ben bu ayın sonuna kadar Meclise getireceğimi söylemiştim, inşallah, sözümü tutarım, ocak ayına sarkmaz- bütün bu çalışmaları tamamladığımız zaman, gerçek boyutları ortaya çıktığı zaman yüce Meclisle bunu paylaşacağım. Onun için şunu söyleyeyim ki en kapsamlı düzenlemeyi yapacağımızdan kimsenin endişesi olmasın.
Dolayısıyla bu kapsamın genişlemesi, biliyorsunuz... Biliyorsunuz, burada, temel kriterler var, 3 tane kriter var mevcut emeklilik sisteminde. Bunları, bugün -Komisyonda da söyledim- yaş şartı olmasaydı haziran ayına göre ne kadar insan emekli olabilirdi onu açıklamıştım, 1 milyon 500 bin küsur, 600 bine yakındı. Bugün bu sayı biraz daha yükselmiş bulunuyor, ocak ayında biraz daha yükselecek. Dolayısıyla... Ama dediğim gibi bütün verileri elimize alıp gerçekçi bir çalışma yapmamız lazım, özel sektöre yansıyacak yükün, kamuya yansıyacak yükün hepsini ortaya çıkardıktan sonra, o çalışma bittikten sonra Türk kamuoyuyla paylaşacağım.”
Bilgin, milletvekillerinin yaş sınırı ile ilgili ısrarlı soruları üzerine de “Bütün veriler ortaya çıktıktan sonra karar vereceğiz. Bir karar açıklama beklentisi doğru beklenti değil. Zaten 15-20 gün içinde Meclise intikal edecek” diye konuştu.
“EMEKÇİLERDEN YANA TAVIR ALACAĞIZ”
Bakan Bilgin, asgari ücrete geçen sene yapılan artışı enflasyonun büyük ölçüde geçersiz hale getirdiğini, ocaktaki yüzde 50 artışa ilaveten, temmuzda yüzde 30 daha artış yaptıklarını, aritmetik olarak yüzde 80’nin üzerinde artış yaptıklarını söyledi. “Enflasyon o kadar tahripkâr bir hâle gelmiştir ki enflasyon karşısında asgari ücretin reel değeri gerilemiştir” diyen Bilgin, asgari ücretle ilgili yapılan anket sonuçlarını anlattı.
Asgari ücretle ilgili konuşulan çeşitli rakamlar olduğunu, komisyon çalışırken rakam telaffuz etmesinin yakışık almayacağını kaydeden Bilgin, sık sık asgari ücretle çalışanların yüzde 60’ı aştığının söylendiğini, asgari ücretlilerin oranının yüzde 38 olduğunu söyledi. Bilgin, “O da küçümsenecek bir rakam değildir, ciddiye almak lazım” diye konuştu.
Asgari ücretin sadece asgari ücretlileri ilgilendiren konu olmadığını, ciddi düzenleme yapıldığında bütün ücretlilerin aldıkları ücret düzeylerinin asgari ücrete göre farklılaştığını ve yukarıya doğru tırmandığını savundu. Bilgin, “Asgari ücrette emekçilerden yana tavır alacağız” dedi.
YÜZDE 7 BÜYÜME 1 MİLYON İSTİHDAM
Bakan Bilgin istihdam ve işsizlikle ilgili konuşurken, herhangi bir evde işsiz olmasının aile için ciddi bir sorun olduğunu vurguladı. İşsizlikle mücadeleyi Türkiye’nin kendi araçlarıyla sürdürmeye çalıştıklarını kaydeden Bilgin, “Türkiye rakamlarını incelediğimizde yüzde 5’in üzerinde büyüme 700 bin istihdam sağlıyor. Yüzde 7 büyüme de 1 milyonun üzerinde istihdam yaratıyor. Temel problem büyümenin yüksek ve sürdürülebilir olmasıdır” diye konuştu.
“İŞSİZLİK FONU KAYNAKLARININ BUHARLAŞMASINA İZİN VERMEM”
İşsizlik fonunun desteklediği bazı projeler bulunduğunu, bu projelerin etkinliği konusunda çalışmalar yaptırdığını belirten Bilgin, toplum yararına programda (TYP) toplum yararına olmayan hiçbir projeye para aktarılmayacağını söyledi. Fonu banka titizliğiyle yönettiklerini kaydeden Bilgin, “Fon kaynaklarından çeşitli kamu kuruluşları için kullanılan kaynaklar var. Takip ediyoruz. Günümüzün reel değerleri üzerinden takip ediyoruz. Onların buharlaşmasına asla izin vermem” dedi.
“SIRADA GEÇİCİ İŞÇİLER VAR”
Bilgin, sözleşmeli personel düzenlemesiyle kapsamdakilerin hemen kadroya alınacağını söyledi. Sözleşme düzenlemesinin kapsamında aile hekimleri, asistanlar, sağlık çalışanları, sanatçılar gibi çalışanlar bulunduğunu kaydeden Bilgin, sayının yaklaşık 500 bine ulaşacağını belirtti.
Bilgin, sözleşmelilerin ardından geçici işçileri ele alacaklarını, şeker fabrikalarında, demiryollarında çalışan geçici işçilerin sorununu çözeceklerini ifade etti.