Lüks otomobil devi Türkiye'ye geliyor!
Anadol tutkunu CEO, McLaren'i getiriyor!
Formula 1’in önemli takımlarından olan ve süper spor otomobil üretimine birkaç yıl önce yeniden başlayan McLaren, ardı ardına yeni modeller hazırlayarak büyümeyi planlıyor. Bu strateji çerçevesinde farklı pazarlarda da yer almaya çalışan McLaren, Türkiye pazarını da düşünüyor. 2007-2010 yılları arasında Ford Otosan Genel Müdürü olan ve önceki yıl McLaren Automotive Başkan Yardımcısı, 2013’te de CEO’su olan Mike Flewitt, şirketin yeni büyüme stratejisinin en önemli destekçisi.
Otomobil meraklıları Flewitt’i 2009 yılında Ford Otosan’ın 50’nci Yıl Kocaeli Rallisi’nde “Türk otomobili” sıfatıyla adını tarihimize adını yazdıran Anadol’un direksiyonuna geçmesiyle hatırlıyor. Pek çok ülkede satış teşkilatları oluşturmaya başlayan ve son derece gösterişli bir üretim merkezi kuran McLaren, Cenevre Otomobil Fuarı’nda da en son modeli 650S Coupe modelini tanıttı.
Marka, geçen yıl ilk kez kar ederken, şu sıralar İngiltere fiyatı 866 bin Sterlin olan “P1” modeli deyim yerindeyse “yok” satıyor. Çünkü üretim adedi 375 adetle sınırlı. 1000 kişilik bir ekiple, yılda 1.500 adetlik üretim kapasitesine sahip olan McLaren Automotive, bu kapasiteyi yeni modellerin de katkısıyla önümüzdeki 4-5 yılda 4 bin adede kadar yükseltmek istiyor.
MEVCUT MODELLERE UYMAZ
Fuarda Milliyet'İn sohbet ettiği Flewitt, şu sıralar işlerinin tam anlamıyla yoğun olduğunu, bir yandan yeni pazarlar için çaba harcadıklarını, diğer yandan da yeni modeller üzerinde çalıştıklarını belirtti. Çalıştıkları modellerden birinin de, düşük fiyatlı ve Porsche 911’e rakip olmasını planladıklarını kaydeden Flewitt, “Bu modelimiz hazır olduğunda, Türkiye pazarına gelme konusunu da detaylı olarak ele alacağız” dedi.
Mevcut modellerle Türkiye pazarına giriş yapmanın çok doğru olmayacağını kaydeden Flewitt, “Türkiye’ye gidip gelmeye devam ediyorum. Eski görev yaptığım ülke olduğundan da, her şeyi yakından takip ediyorum. Şu sıralar biraz belirsizlik olduğunu biliyorum. Ancak acelemiz yok. Uygun bir modelle, uygun zamanda Türkiye pazarına kesinlikle gireceğiz” ifadesini kullandı. McLaren Automotive’in, biri Çin’de olmak üzere tüm dünyada 50 satış noktası bulunuyor.
KESİNLİKLE DOĞRU YOLDAYIZ
McLaren Automotive’in geçen yılı başabaş kapatmayı öngörürken, küçük de olsa kâr elde ettiğini, bunun, doğru yönde adımlar attıklarının kanıtı olduğunu vurgulayan Flewitt, fuarda tanıttıkları 650S’nin, 12C ve P1’den edindikleri deneyimle geliştirildiğini anlattı.
Bir otomobil tutkunu olan Flewitt, Ford Otosan’ın 50. yılı kutlamaları çerçevesinde Anadol ile Kocaeli Rallisi’nde sembolik olarak start almıştı. Flewitt, İngiltere’de kendisine ait olan klasik otomobiliyle boş zamanlarda pist organizasyonlarına katılmaya özen gösterdiğini, bundan büyük keyif aldığını vurguladı.
VOLVO 2 AYDA REKOR KIRDI
İsveçli üretici Volvo Cars, bu yılın ilk iki ayında pazardaki düşüşe rağmen, Türkiye’deki satışlarını hedeflerinin üzerine taşıdı. 2014’ün ocak ve şubat ayında lüks otomobil segmenti yaklaşık yüzde 20 daralırken, Volvo, ilk iki ayda toplam 508 adetlik satışa ulaştı. Bu yılın ilk iki ayında yüzde 30’un üzerinde bir performans artışı sergileyen Volvo Car Türkiye, yüzde 7.6’lık payını de yüzde 12.2’ye çıkardı. Volvo Cars bu sonuçtaki en önemli kozu, S60 oldu.
S60 satışları ilk iki ayda geçen yıla göre yüzde 30’un üzerinde artış kaydederken, V40 ve V40 Cross Country’nin satışlarındaki artış ise yüzde 105’i buldu. Volvo Car Türkiye Genel Müdürü Greg Maruszewski, yeni modellerle başarılarını kalıcı hale getireceklerini belirtirken, Cenevre’de sergilenen “Concept Estate’i, gelecek fuarlarda yenilerinin izleyeceğini, teknolojik atılımlarının da süreceğini kaydetti.
ÜÇ KAPILI STATIONWAGON
Cenevre’de sergilenen üç kapılı stationwagon konsepti, markanın gelecekteki yeni modellerinde kullanacağı tasarım dilinin özelliklerini barındırıyor. 1970’lerde üretilen 1800 ES modelinden esinlenilen konsept, aynı zamanda Volvo’nun iç mekandaki “sadeleştirme” stratejisinin de bir denemesi. Orta konsolda kontrol düğmelerinin neredeyse tamamı kaldırılırken, yerine tablet bilgisayar boyutunda dokunmatik ekran konulmuş.
İLHAMI KAPLUMBAĞA KABUĞUNDAN!
Cenevre Fuarı’nda hep yeni modeller ve etkileyici süper spor otomobiller gördük elbette. Alman mühendislik firması EDAG’ın standında gördüğümüz “şey”i hariç tutuyorum. Neyin nesi olduğunu keşfetmek için biraz zaman harcasanız da, günün birinde bir spor otomobilin ana iskeleti olarak görürseniz şaşırmayın. Garip görünmesinin nedeniyse, tamamen kaplumbağaların kabuğundan ilham alınmış olması.
Gelecekte kullanılabilecek bu sürücü mahalli yani kokpit, gerek aerodinamik yapısı gerekse de iç kısımdaki metal iskeletiyle birlikte tam anlamıyla kaplumbağa kabuğu kadar sağlam olacak şekilde geliştirilmiş. 10 yıla yollarda görebiliriz.
ŞANSINI YENİDEN DENEYECEK
Bir dönem, yani 1940’lı 50’li yıllarda spor otomobiller üreten, ancak Ferrari ve Maserati gibi önemli oyuncuların gölgesinde kalarak yok olan İtalyan Ermini, yeniden bir şans arıyor. Ermini’nin sergilediği “Seiottosei” konsepti, hafif şasisi, alüminyum ve karbon fiberden gövdesiyle hafif ama güçlü bir zevk otomobili olarak geliştirilmiş. Tasarımı ve iç mekanı o kadar “ümit” vermese de, Renault’dan alınma 2.0 lt turbo motoru, 320 HP gücü sayesinde müşteri bulabilir gibi geliyor. Nitekim 0-100 km/s hızlanması 3.5 sn’den daha kısa sürüyormuş.
DANİMARKALI HIZ CANAVARI ZENVO
Her ne kadar Türkiye’de bilenlerin sayısı çok az olsa da, Avrupa’da hayli konuşulan, kimi zaman da eleştirilen bir otomobil Zenvo. Avrupa tanıtımı Cenevre’de yapılan bu Danimarkalı markanın “ST1” modeli, 1104 HP’lik turbolu ve 6.8 lt hacimli V8 motora sahip. Bolca karbon fiberden üretilen, iç mekanında çift bölgeli klima ve elektrik kontrollü yarış koltukları gibi lükslere de sahip Zenvo ST1, 7 ileri otomatik vites kutusuyla donatılmış. Hızı elektronik olarak 375 km/s ile sınırlandırılan araç, ele avuca sığmayacak türden.