Kronik stres ciddi hastalıklara yol açıyor: Önlem alınmazsa sizi bitirebilir! İşte stresin vücudunuzdaki etkileri
Günlük hayatta hemen hemen herkesin yaşadığı stres, normal şartlar altında kişiyi tehdit eden bir durumla karşılaştığında vücudun tepki oluşturmasını sağlasa da ilerleyen boyutlarda ciddi tehlikeleri de beraberinde getiriyor. Kronik yani uzun süreli stres, bağışıklık sistemini zayıflatarak hastalıkların oluşmasına zemin hazırlıyor. Stres sadece zihinsel sağlığın ve uyku düzeninin bozulmasına yakalanma riskini artırmakla kalmaz aynı zamanda vücudumuzda ani semptomatik reaksiyonlar vermesine neden olabilir.
Birçok nedenden kaynaklanabilen stres, genetik de olabilir. Uzun süren stresin bir müddet sonra vücuda sinyaller gönderdiğini biliyor muydunuz? Eğer bu sinyalleri ve uyarıları dikkate almazsanız hastalıklara davetiye çıkarmış olursunuz. Uzun süren ve bir türlü bitmek bilmeyen stresin kronikleşerek depresyona yol açabileceği dünya çapında bilinen bir gerçektir. Depresyon yaşayan insanlar, özellikle stres altında kaldığında, depresyon nöbetleri açısından risk altındadır. Yapılan araştırmalar bazı kişilik özelliklerinin ve psikolojik faktörlerin kronik strese yol açabildiğini ortaya koyuyor. Bu durumların farkında olmak ise stresle başa çıkmayı kolaylaştırarak, stresin tetiklediği sağlık sorunlarından korunmanıza yardımcı oluyor.
STRES VÜCUTTA NELERE NEDEN OLUYOR?
İnsan beyni etraftan gelen tehdit edici her şeyi algılayan muazzam bir tarama cihazı gibidir. Bu sistem dış etkenlerden gelen tehdidi algıladığında alarm vermeye başlar. Böylelikle kişiyi dış tehditlere karşı uyaran adrenalin hormonu salgılanır. Bu durum da kalp hızının ve tansiyonun yükselmesine neden olur. Böylelikle alarma geçen beyin sistemimiz hızlı düşünmek için daha fazla oksijen almaya çalışır ve nefes alışverişleri hızlanır.
Vücut dengesi değişir;
Gözbebekleri genişler,
Üşüme hissi başlar,
Sık nefes alınmaya başlanır hatta bazen nefes yetmiyor gibi hissedilir,
Kalp çarpıntıları olur,
Kaslar gerginleşir,
Kabızlık problemi olur.
STRES HANGİ HASTALIKLARA NEDEN OLUR?
Kısa süreli oluşan pozitif stres, kişiyi motive eder, enerjik olmasını sağlar, odaklanmayı artırır. Yani bir nevi faydalıdır. Ancak uzun süren ve negatif olarak adlandırılan stres, endişeye ve paniğe neden olarak zihinsel ve fiziksel rahatsızlıklara yol açar. Günümüzde çoğumuzun karşılaştığı ve giderek artan yoğun koşuşturmalı yaşam tarzı ise maalesef bizi kronik stresli hale getirir ve zamanla hasta eder.
Kısa süreli gerçekleşen stres durumunda beyinde alarm çalar ve sinir sistemi aşırı uyarılır. Eğer stresle birlikte oluşan tepki yaşanan olayla birlikte kaybolmazsa kronik hale gelir ve bu durumda tehlike çanlarının çaldığının sinyalidir. Beyinde sürekli olarak gerçekleşen stres sinyali, vücutta iltihaplanma sürecini başlatır ve bağışıklık sisteminin normal işlevini bozar, bu nedenle de savunma mekanizması çöker.
Uzun süreli gerçekleşen ve kontrol altına alınmayan stres, vücudu yoğun stres hormonu kortizol etkisinde bırakır. Bu da hastalık sürecini hızlandırır; kolesterolü artırır, hipertansiyona, koroner kalp hastalığına neden olur, insulin direnci gelişir. Bir sürü kronik hastalık peş peşe gelir; geçmeyen ağrılar, depresyon, unutkanlık, halsizlik, diyabet, uykusuzluk, sindirim sorunları, duygusal dengesizlikler, cinsel istekte azalma görülür.
Stresin sıklıkla yaşanmasının sonucunda neden olduğu rahatsızlar ise şu şekildedir;
Yüksek tansiyona neden olur,
Kolesterolü artırır,
Hipertansiyona,
Koroner kalp hastalığına neden olur,
İnsulin direnci gelişir
Baş ağrıları,
Kas gerginliği,
Sindirim sorunları gibi fiziksel yakınmalara;
Ağlama krizleri,
Değersizlik duyguları,
Huzursuzluk ve endişe gibi ruhsal yakınmalara
Boşluk hissi,
Hayatın anlamını yitirmesi,
Yoğun kafa karışıklığı gibi manevi sorunlara neden olur.
Vücut ağrıları
Stres şiddetli vücut ağrılarına yol açabilir. Bu ağrı, herhangi bir egzersiz yaralanmasının sonucu değildir ve bundan biraz kurtulmanın tek yolu, kronik stresi yönetmeye çalışmaktır.
Döküntüler ve kurdeşen
Bir kişi stresli olduğunda, kızarıklık veya kurdeşen gibi semptomlar geliştirebilir ve bazen şiddetli olabilir ve güçlü ilaçlar gerektirebilir.
Migren
Bu, stresin çok yaygın bir belirtisidir. Baş ağrısı ve migren ağrılıdır ve kişi kronik stres yaşarsa daha da kötüleşebilir.
Mide bulantısı veya ishal
Birçok insan stresli olduklarında kusma ve ishal belirtileriyle karşı karşıya kalır.
Fazla kilo alımına neden olur
Sürekli yaşanılan stres insanı kötü beslenme alışkanlıklarına ve fazla yemeye iter. Stresin fazlaca yaşandığı durumlarda sağlıksız yiyeceklere yönelme eğilimi daha fazladır ve hiç durmadan yeme isteği baş gösterebilir. Stres hormonu kortizol beynin serotonin ve dopamin seviyesini düşürür. Şekerli ve yağlı yiyeceklere karşı duyulan arzu artar. Bu tarz besinler tüketildiğinde, kandaki insülin seviyeleri artarak beyinde serotonin salgılanır. Aniden daha iyi hissettiğinizi zannedersiniz ve bu yolla ruh halinizi iyileştirmeye çalışırsınız. Ancak bu serotonin mutluluğu, çok uzun sürmez ve kısa süre sonra genellikle tekrar yorgun ve daha aç hissedersiniz.
Sürekli aç hissetmenize neden olur
Beyinde bulunan sempatik sinir sistemi stres altındayken yönetimi ele alır. Bu durumda ise tüm yağlı ve şekerli yiyecekleri tüketme isteği gelişir ancak vücut bunları yakmak yerine yağ olarak depolar. Bu nedenle eğer kronik stres altındaysanız ve sempatik sinir sistemi uyanıksa, bir dilim ekmekten normalde alınan kalorinin çok daha fazlası alınmış olur. Ayrıca stres altında daha fazla açlık hormonu (leptin) ve daha az tokluk hormonu (ghrelin) üretilir. Tam da bu nedenle kontol edilemeyen fazla kilolardan kurtulmak için öncelikle rahatlamak ve stres seviysini azaltmak gerekir.
Hareketsiz bir yaşama sürükler
Kronik stres durumu fiziksel olarak hareketinizi kısıtlar. Herhangi bir sağlık sorunu yaşamıyorken, kolunuzu bile kaldıracak kadar enerjiniz yoksa ve fiziksel aktivite için motivasyon eksikliği yaşıyorsanız bunun nedeni strestir. Stres enerji seviyesini düşürür ve hareketsizliğe iter. Oysa, stres hissettiğiniz zamanlarda kendinizi spor yapmaya zorlarsanız, stres ve kaygı seviyeleriniz azalır böylelikle bir dahakine spor yapmak için kendinizi daha motive olmuş hissedersiniz.
Uyku düzeninizi bozabilir
Stres ve uyku birbirini direkt olarak etkileyen durumlardır. Stres, uyku bozukluğuna neden olurken uyku bozukluğu da stresi daha fazla tetikler. Ayrıca uyku problemleri pek çok rahatsızlıkla yakından ilişkilidir. Uyku bozukluğu olanlarda bağışıklık sistemi zayıflar; şeker hastalığı, tansiyon hastalığı, depresyon, anksiyete, kronik yorgunluk, kilo alımı için risk artar.
Bağışıklık sisteminizi zayıflatır
Kronik stres, sempatik sinir sistemini uyandırdığından, vücudun daha çok heyecanlı olmasına ve daha çok iltihap üretmesine, ayrıca bağışıklık sisteminin baskılanmasına neden olur. İyileşme sürecine yardımcı olan sitokinlerin salınmasını yavaşlatır. Kronik stresli kişilerde soğuk algınlığı, grip, zona, fibromiyalji gibi hastalıklar daha sık görülür.
Sindirim problemlerine neden olur
İkinci beyin olarak adlandırılan bağırsak sağlığı stresle doğrudan ilişkilidir. Aşırı heyecan yaşadığınızda karnınızda uçuşan o kelebeklerin nedeni de budur. Sinir hücreleri arasında sinyal gönderen "mutluluk kimyasalı" serotoninin çoğu bağırsaklarda bulunur. Duygusal olarak kötü hissedilen dönemlerde sinir sinyali ve serotonin tepkiniz bozulur; bulantı, hazımsızlık, reflü, ishal, kabızlık, gaz ve şişkinlik gibi rahatsızlıklar yaşanır.
Kalp krizi veya felç riskini artırabilir
yoğun stres altında olan kişi kalp krizi veya felç geçirme riski ile karşı karşıyadır. Stres kortizol ve adrenalin salgılamasını uyarır. Kalp atış hızınız ve kan basıncını artırır. Devam eden stres ile kalbin kanı vücuda pompalamak ve dolaştırmak ve artan kan basıncına karşı koymak için daha fazla çalışması gerekir. Kan basıncındaki dalgalanmalar ve yükselmelerle, kalp krizi veya felç geçirme riski artar.
Kronik stres depresyon, anksiyete, demans ve Alzheimer hastalığı ile ilişkilidir
Stres hormonlarına ve sürekli iltihaplanmaya devamlı olarak maruz kalmanın neden olabileceği yapısı bozulmuş hipokampus, depresyonla mücadele eden hastalarda sağlıklı insanlardan daha sık görülmektedir. Strese bağlı tetiklenen beyindeki iltihaplanma, nörolojik ve psikiyatrik bozuklukların en önemli kaynağıdır. Kronik yüksek kortizol seviyeleri, sinir yapıda değişiklikler yapar ve yeni sinir bağlantıları kurma yeteneğini zayıflatır. Stres vücudun Alzheimer hastalığının nedeni olan beyinde amiloid-beta proteinini temizleme yeteneğini bozar. Stres, serotonin ve dopamin gibi ruh halini etkileyen önemli maddeleri etkileyerek depresyon ve anksiyete gelişme riskini yüzde 80 artırır.
STRESLE BAŞ ETMEK İÇİN NELER YAPILMALI?
Stresin bağışıklık sistemi üzerindeki olumsuz etkilerini azaltmak ve ortaya çıkabilecek sağlık sorunlarına karşı önlem alabilmek için stresle baş etmeyi öğrenmek gerekir. Stres ile başa çıkmak için dikkat edilmesi gerekenler ise şu şekilde sıralanabilir:
Sağlıklı ve düzenli beslenmek
Uyku düzeni oluşturmak
Düzenli spor ve egzersizler yapmak
Gevşeme teknikleri rutini oluşturmak
Stresi oluşturan faktörleri fark etmek, anlamak ve ortadan kaldırmaya ya da uyum sağlamaya yönelik farkındalık geliştirmek,
Sosyal desteği artırmak,
Kontrol edebileceklerimiz ve edemeyeceklerimizin farkına varmak
Kendinize zaman ayırarak hobiler geliştirmek ve sosyal aktivitelerde aktifleşmek
Bunların yanı sıra stres günlüğü tutarak, yaşanılan stresi, başa çıkma şekillerini, stres oluşturan yaşantılarla alakalı düşünceleri, duyguları ve davranışları not alarak stres farkındalığı artırılarak kişinin bu faktörlerdeki payı azaltılabilir. Alınan tüm önlemlere rağmen stres ile baş etmede istenilen etki yaratılamıyorsa, psikolojik destek almak en etkili yoldur.